Mavi Kol, 11 Nisan 2018 tarihinde internet alemine ilk defa adım attığı zaman ben aktif bir şekilde Sea of Thieves içerisinde yaşıyordum. Malum, oyun daha yeni, 20 Mart 2018 tarihinde filan çıkmıştı ve ben de o dönemdeki arkadaşlarımda deli gibi oynuyordum. Ayrıca, çalıştığım bir önceki internet sitesinde yaptığım son işlerden biri, bu oyunun incelemesini yazmaktı. Buradaki haber haricindeki ilk işim ise oyunun nasıl daha iyi bir hale getirilebileceği hakkında bir fikir yazısı yazmak olmuştu. Tabii ki o yazıyı Rare veya Microsoft cephelerinden kimsenin okuduğunu düşünmüyorum ama bahsettiğim şeylerin çok büyük bir kısmı ya yapıldı, ya da önümüzdeki iki sezon için planlandı.
Sea of Thieves oyununu ben bir süre sonra bırakmıştım, daha sonra kuzenimle birlikte tekrar dönmüştüm ve zaman içerisinde yine bırakmıştım. Tüm bunlar daha oyuna sezon sistemi bile gelmediği dönemlerde yaşandı. Yani, çok uzun zamandır kendisini oynamıyordum ama asla takip etmeyi de bırakmadım. Bu oyun, bence sektördeki benzersiz ve kaliteli yapıtlardan bir tanesi ve gelecekte geri dönmek için bahane arıyordum. PlayStation 5 ise o bahanem oldu. Bu konsol için kapalı betanın başlayacağı gün, oyuna ön sipariş verdim ve kuzenimle birlikte, şimdilik sadece iki günlüğüne de olsa korsan olmanın tadını tekrardan çıkarttım.
Sea of Thieves içerisine tekrar adımımı attığımda açıkçası kendimi pek kaybolmuş hissetmedim. Korsanlara sunulan yeni hizmetlerden, yeni imkanlardan ve çok daha fazlasından haberdardım zaten. Daha önceden de dediğim gibi bayağıdır yelken açmamış olsam bile bu denizleri yakından takip ettim ben. Bu yüzden kendimi hemen evimde hissettim. Kuzenimle birlikte bir Sloop kiraladım ve kendimi tekrar bu çılgın denizlerde buldum. Çılgın kelimesi aslında ilk ganimet avıma tam da yakışır bir anlama sahip; daha elimizde henüz herhangi bir hazine yokken, hedefimizi bulmaya çalışıyorken, arka arkaya fırtına, Kraken ve Megalodon saldırılarına uğradık.
Açıkçası, yaşadığım şu iki günde, Sea of Thieves içerisindeki diğer korsanlardan ziyade derin okyanusun gizemli canlıları ve doğa ana bana daha fazla sıkıntı çıkarttı. Tabii ki peşime takılan birkaç inatçı korsan oldu, hatta iskelet orduları tarafından da denizin ortasında saldırıya uğradık ama en zorlu şey kesinlikle denizin ortasında hiçbir şekilde rahat bırakılmamam oldu. Balık bile tutamadım doğru düzgün. Diğer korsanların çok da rahatsız etmemesi açıkçası benim en çok ilgimi çekti ama onun sebebi de bu sularda şimdilik sadece mavi takımın korsanlarına yer veriliyor olması. Denizler, ay sonunda tüm korsanlara açık olduğunda durum değişebilir.
Sea of Thieves içerisindeki gelişmeleri bugüne kadar uzaktan takip etmiş olsam bile kendilerini birinci elden deneyimlemek ayrı bir keyifti. Mesela, oyundaki tüm görevleri artık kolayca gemimizden, istediğimiz gibi seçebiliyor olmamız, hatta o görev yerlerine ışınlanabiliyor olmamız muhteşem bir şey. Belki bu sayede, belki de başka bir faktörden ötürü sürekli nadir ganimetler buldum ve geçmişte bu denizlerde 1 ayda kazandığım altını, bu sefer 3-4 saatte filan kazandım. Belki de geçmişte ben bu oyunu yanlış oynuyordum, bilmiyorum ama iki günde, 10-15 saatlik bir deneyimle altınımı üçe katladım ki bu saatlerin yarısını Tall Tales ile geçirdim.
Sea of Thieves içerisinde ganimet avlamak süper eğlenceli ve kazançlı olsa bile ben hikaye seven bir şahsım ve bu yüzden Tall Tales isimli içeriklere de önem göstermek istedim. Eğer yanlış hatırlamıyorsam, ilk dört içeriği bitirdim ve açıkçası oynanış açısından güzel bir fark yaratsa bile kendilerini ödüllendirici bulmadım. Yani, ne güzelce para kazandım, ne de tecrübe puanı… Görevlerin sonunda verilen benzersiz ödüller de pek ilgimi çekmedi. Belki diğer görev serileri daha iyidir, bilemiyorum ama denizler benim için açıldığı zaman ben sanırım sezonluk içeriklere odaklanacağım. Onların arasında Tall Tales ile ilgili şeyler varsa, ne hoş…
Sezonluk içeriklere odaklanacak olma sebebim ise sezon biletinde bayağı hızlı ilerleyebiliyor olmam ve ben açıkçası ilerlemenin bu şekilde hızlı hissettirdiği oyunları seviyorum. Son zamanlarda Fortnite da bu yüzden oynamayı en çok sevdiğim oyunlar arasında yer alıyor; stres yapmadan savaş biletini kolaylıkla bitirebiliyorum. Mesela, şu anda 197. seviyedeyim ve benim için bu bilet, 200. seviyede bitecek. Sezonun bitmesine ise daha çok zaman var. Sea of Thieves de böyle hissettirdi. 100 seviyelik bilette, iki günde 30. seviyeye ulaştım. Bu beni ciddi anlamda şaşırttı. Saat başı 2 seviye atlıyordum yani ve Tall Tales ile ilgilenmesem muhtemelen daha da yükselirdim.
Yine de her şey kusursuz değil ne yazık ki. Sea of Thieves oyununun şu anda 11. sezonu yaşanıyor ve bu sezondaki sezon biletinin ödüllerini inanılmaz zayıf buldum. Eğer yanlış hatırlamıyorsam, koskoca bilette sadece 2-3 set var ve ödüllerin çok büyük bir kısmı sadece para birimi. Bu yüzden seviye atlamak pek değerli hissettirmiyor. Sezon biletini satın alarak elde edebileceğiniz ödüller ise sayıca az ama değerli gibi görünüyor. Ayrıca, sadece Pirate Legend olanların kullanabileceği ödüllerde var ki utanarak söylüyorum, ben bu oyunu Pirate Legend olacak kadar oynamadım. Kapalı beta bittiğinde üç ana şirkette de 31. seviyedeydim. Yol uzun yani.
Sea of Thieves içerisindeki kusursuzluğu bozan bir diğer element ise oyunda yapacak çok fazla şeyin olması ama açıklamaların yetersiz kalması. Yani, ben bu oyunda deneyimli olduğum için ve gelişmeleri takip ettiğim için karşıma çıkan şeylerin temelini hemen kurabiliyorum kafamda ama bu oyun ilk defa PlayStation konsollarına geliyor ve bu oyunu ilk defa oynayacak dolu oyuncu olacak. Kendilerinin bu oyundaki açıklanmayan veya çok zayıf açıklanan içeriklerden bunalmayacak olması bence çok zor. Evet, bu bulmanın ötesine geçerseniz aslında oyun döngüsü oldukça anlaması basit ama bunu herkes yapamayacaktır. Bunu biliyorum.
Az kalsın bahsetmeyi unutuyordum, artık Sea of Thieves içerisindeki denizler High Seas ve Safer Seas olarak ikiye adlandırılıyor. High Seas, klasik oyun deneyimini sunuyor. Safer Seas ise sadece sizin geminiz ve o gemide bulunabilecek arkadaşlarınız için bir sunucu açıyor. Yani, ikinci seçenekte tamamen güvendesiniz; sizden başka hiçbir gerçek oyuncu yok. Yalnız, Rare bu noktada oyuncuları daha çok cezalandırıyor. Eksik içerikler ve özellikle de altın ve tecrübe puanının sadece %30’unun veriliyor olması ciddi anlamda üzücü. Tamam, High Seas ile de aynı olmasın ama oran bence %60 ile %75 civarlarında olmalıydı. Bir ganimetin %30 kadarı bazen 10 altın bile yapabiliyor.
Safer Seas bence oyuncuları biraz fazla cezalandırıyor ve sunucular tamamen açıldığı zaman Xbox ve PC tarafından da gelen oyuncularla birlikte ben High Seas tarafının zorlaşacağını düşünüyorum. Benim için en azından. Ben, PvP tipi içerik seven bir insan değilim ama korsan olmak istiyorum. Suç mu? Sea of Thieves oyununun topluluğunun bir kısmı ne yazık ki bunu suç olarak görüyor. Sırf oyunun teması korsanlık diye, oyunu tek başımıza düzgün bir şekilde oynamayı istemek çocukluk, bebeklik oluyor. Gerçekten saçma insanlar var hayatta. Bırakın, opsiyon doğru düzgün bir şekilde sunulduğu sürece bırakın, insanlar istediği gibi zevk alsın oyundan.
Tüm bunların haricinde Sea of Thieves, bence gayet ilgi çekici bir geleceğe sahip. 2024 yılında bu oyun üç yeni sezon görecek ve bunlar geliştirici ekip tarafından halihazırda anlatıldı. Yeni silahlar, yeni ekipmanlar, adalarda daha hızlı hareket etme imkanı ve daha fazla konsept içerik ile 2024 yılında genellikle bu oyunun ekipman/silah kategorisine odaklanılacak gibi görünüyor. Daha da iyisi, bu içeriklerin büyük bir kısmı oyuncular tarafından talep edilen şeylerdi ve geliştirici ekip, senelerdir oyuncuları dinliyor ve oyun, en iyi yıllarından birini yaşamaya hazırlanıyor gibi görünüyor. Zaten oyunun PlayStation 5 için bu zamanda geliyor olması bir tesadüf olamaz.