Gerçek zamanlı strateji oyunları eskiden büyük ve önemli yapıtlardı. Günümüzde ise bu tür uzun zamandır cepheden çekilip, ana üssünde ürkek bir şekilde saklanıyor ve geleneklerine sıkı sıkıya bağlı yeniden yapımlar veya devam oyunları üretiyor. Bunların en büyük örnekleri Company of Heroes 3, Homeworld 3 ve Sins of a Solar Empire II. Son birkaç yıl, bu tür için bir Rönesans’tan ziyade bir cenaze töreni gibi hissettirdi. Age of Mythology: Retold, bunu değiştirebilecek mi?
Age of Empires serisi, Microsoft şirketinin her bir oyunu modern donanımlarla uyumlu, daha yeni ve daha parlak bir pakette yeniden diriltme misyonuyla bu nostalji dolu remaster partisinin merkezinde yer alıyor. Bu muameleyi en son gören Age of Mythology, ana tarihi serinin bir yan ürünü olsa da aynı oyun yapısını paylaşıyor. Bu aslında 2014 senesindeki Extended Edition versiyonunun ardından Age of Mythology yağıtının üçüncü iterasyonu.
Bu şekilde ifade edildiğinde, Age of Mythology: Retold kulağa gereksiz bir para kapma oyunu gibi gelebilir ama bu oyunla mutlu saatler geçirdikten, köylülere tıkladıktan ve kahramanlar, hoplitler ve minotorlardan oluşan ordularla saldırıp, hareket ettikten sonra, sahip olabileceğim her türlü sinizm kısa sürede buharlaştı. Oyun, açıkçası çok iyi vakit geçirmemi sağladı. Ne yazık ki mükemmel değil – üzerine inşa edildiği Age of Empires temeli bugünlerde biraz gıcırdıyor – ama zaten mükemmel olan bir oyunu geliştiren zorlayıcı bir paket olarak kendisini gösteriyor.
Eğer herhangi bir Age of serisi oyunu oynadıysanız, köylüleri kaynak toplamak için görevlendirmenin ve teknoloji ağacını tamamen açmak için dört çağ boyunca çalışırken üssünüzü inşa etmenin temellerine hemen aşina olacaksınız. Bu oyunun mitoloji teması ise, himaye etmeyi seçtiğiniz tanrılara bağlı olan mit birimleri ve tanrı güçleri aracılığıyla devreye giriyor. Oyunun başında seçtiğiniz büyük tanrılar ve bir sonraki çağı araştırdığınızda seçeceğiniz küçük tanrılar var.
![](https://shared.fastly.steamstatic.com/store_item_assets/steam/apps/1934680/extras/1Gif.gif?t=1732647825)
Age of Mythology: Retold içerisindeki her küçük tanrı, bir dizi benzersiz yükseltme, efsane birimleri ve doğrudan savaş alanına atabileceğiniz yeni bir tanrı gücü getiriyor. Rakiplerinizi bir şimşek fırtınası veya çekirge salgını ile vurmanızı sağlayan en gösterişli güçleri tercih etmek her zaman caziptir ama ekonominizi artırmanıza izin veren çok sayıda yararlı güç de vardır. Tüm tanrılar oyunun dört fraksiyonundan biriyle ilişkilendirilmiş, bu nedenle farklı panteonlardan tanrıları karıştırıp, eşleştiremezsiniz ama yine de çok fazla esneklik var.
Bu sistemi, genellikle çoğunlukla aynı uygarlıklardan oluşan uzun bir listeden bir fraksiyon seçtiğiniz daha olağan Age of Empires kurulumuna kıyasla gerçekten sevdim. Age of Mythology: Retold, bunun yerine her biri oldukça farklı olan dört fraksiyon sunuyor. İskandinavlar, inşaat için piyadelerini ve kaynakları bırakmak için öküz arabalarını kullanırlar. Atlantisliler, kaynakların bırakılmasına hiç ihtiyaç duymazlar ve sıradan askerleri güçlü kahramanlara dönüştürebilirken, Mısırlılar da firavunlarını binaları daha verimli hale getirmek için güçlendirmek için kullanırlar.
Bu fraksiyonların dramatik bir şekilde asenkron olduğunu söyleyecek kadar ileri gitmezdim ama her biri gerçekten farklı hissettirmek için yeterince yeni mekanik getiriyor. Üstüne eklenen büyük ve küçük tanrıları seçme sistemi ile bolca çeşitlilik var; aynı fraksiyonu kullanan iki oyuncu, tanrı seçimlerine bağlı olarak çok farklı ordulara ve yükseltmelere sahip olabilir. Bu, fraksiyonları farklı tutmak arasında güzel bir denge kuran ve aynı zamanda yaklaşımınızı özelleştirmek için size birçok yol sunan bir kurulum. Bir maç sırasında küçük tanrıları seçebilmeniz, rakiplerinizin size atabileceği her şeye anında uyum sağlayabileceğiniz anlamına geliyor.
Tanrı güçleri ve mit birimleri Age of Mythology oyununun neden bu kadar eğlenceli olduğunun büyük bir parçası ve bu yüzden yeni gelenlerin çoğuna daha düz tarihsel oyunlara göre tavsiye ederim. Age of Mythology: Retold da kendi güçlü yönlerinin farkında gibi görünüyor. En keyifli değişikliklerinden biri, tanrı güçlerinin artık tek seferlik bir anlaşma olmaması ama belirli bir gücü her kullandığınızda iyilik maliyetleri artıyor. Mit birimleri de oyunun grafiksel revizyonundan büyük ölçüde yararlanıyor. Artık aksiyona eskisinden çok daha fazla yakınlaşabiliyorsunuz.
![](https://shared.fastly.steamstatic.com/store_item_assets/steam/apps/1934680/extras/2Gif.gif?t=1732647825)
Görsel yükseltme, 2002 senesindeki orijinal oyuna veya daha sonra çıkan sürüme kıyasla kolayca en belirgin fark ama kaputun altında geri dönen oyuncuların fark edeceği birkaç oynanış ince ayar da var. Gözcülerin otomatik keşif yapabilmesi gibi saldırı hareketi yeteneği de özellikle memnuniyet verici. Ayrıca, Microsoft şirketinin diğer modern sürümlerindekileri yansıtan metin anlatıcı ve renk körü ayarları gibi kapsamlı erişilebilirlik seçenekleri de memnuniyetle karşılanıyor. Ayrıca, serinin önceki iyileştirilmiş sürümlerinde görülene benzer yeni bir köylü öncelik sistemi de var.
Artık köylüleri farklı görevlere manuel olarak atamak yerine, belirli kaynaklarla ilgilenmeleri için otomatik olarak görevlendirmek üzere önceden tanımlanmış oranlar arasından seçim yapabilirsiniz. Bu, yeni oyuncuların yanı sıra, köylüleri mikro yönetmenin daha fazla baş ağrısı olabileceği konsollarda oynayanlara yardımcı olmak için tasarlanmış. Bu sistem iyi ama kusursuz değil. Arada sırada sistem kafayı yiyebiliyor. Age of Mythology: Retold içerisindeki değişiklikler genellikle olumlu olsa da oyunun temel akışını temelden değiştirmiyorlar ve bu çoğunlukla iyi bir şey. Age of Mythology, hiçbir zaman bozulmadı ve düzeltilmeye ihtiyacı yok.
Bununla birlikte; kaynak toplama, üssümü inşa etme ve düşmanı ezmek için bir ordu oluşturma gibi tanıdık rutini sevsem de bu oyun tarzı zaman zaman antika gelebilir. Ordu birimleri arasında tipik bir taş-kağıt-makas ilişkisi var ama pratikte bu, daha yüksek zorluk seviyelerinde bile kaybolabilir. Birkaç kuşatma birimiyle birlikte büyük bir ordu kurana kadar üssünüzde kapana kısılmak genellikle muhalefeti bastırmak için yeterli oluyor. Oynadığım çok oyunculu maçlarda da benzer bir durum vardı ama yüksek seviyeli oyuncuların sunulan birimleri daha incelikli bir şekilde kullanılacağından eminim. Yol bulma da zaman zaman zayıf kalıyor.
Geri dönen bazı oyuncular şüphesiz en çok çatışma ve çok oyunculu maçlara atlamak için heyecanlanacaktır ama sunulan kapsamlı tek oyunculu seferlere dikkat çekmeye değer. Bunlardan ilki olan Fall of the Trident, 2002 senesindeki orijinal sürümün ana senaryosudur ve deniz tanrısı Poseidon’u yatıştırmaya çalışan Atlantisli amiral Arkantos’un hikayesini anlatır. İlk başta Yunanlılar olarak oynayacaksınız ama daha sonra orijinal ana oyundaki üç grup olan Mısırlıların ve İskandinavların kontrolünü ele alacaksınız. Tek başına ele alındığında bu, tamamlanması yaklaşık 15-20 saat sürecek 32 görevden oluşan etli bir içerik.
![](https://shared.fastly.steamstatic.com/store_item_assets/steam/apps/1934680/extras/3Gif.gif?t=1732647825)
Truva kuşatmasından, Hades’teki Styx nehrine ve donmuş kuzeydeki Midgard’a kadar antik mitolojide ıslık çalarak bir tura çıkmak için bir bahane olarak hizmet eden hikaye oldukça eğlenceli. Seslendirme biraz isabetsiz. Oyuncu kadrosunun bir kısmı çoğunlukla Yunan/Mısır/Nors aksanlarını deniyor ve bunda başarılı da oluyor ama gerçekten de bir RTS seferinin hikaye anlatımı için yüksek bir ölçüt belirlemesini beklemek mantıksız olurdu ve bu sefer, tamamlamak için harcanan zamana fazlasıyla değiyor. Bu içeriklerde kesinlikle hoş bir görev çeşitliliği var.
Üç orijinal fraksiyonu çoğunlukla tutarlı bir karakter kadrosuyla tek bir seferde birleştirmek, oyunun başından sonuna kadar ilgi çekici olmasına yardımcı oluyor. Ayrıca, The Golden Gift adında bonus bir İskandinav seferi ve 2003 yılında piyasaya sürülen The Titans isimli genişleme paketiyle birlikte gelen Atlantis seferi de mevcut. Her ne kadar Fall of the Trident seferinden daha kısa olsalar da her ikisi de oldukça önemli seferler. Oyunda tek oyunculu içerik sıkıntısı yok. Extended Edition için Çin mitolojisi genişleme paketinin bir parçası olan Tale of the Dragon, ana oyuna dahil değil ama yakında bir ek paket olarak gelecek gibi görünüyor kendisi.
Age of Mythology: Retold içerisinde daha fazla saat geçirdikçe aklıma gelen tek düşünce her şeyin ne kadar eğlenceli olduğu. Tanrı güçleri ve mit birimleri, savaşları hem daha kaotik, hem de daha eğlenceli hale getiren özel soslar olarak görev alıyor. Standart sürüm Steam üzerinde 22 USD civarından satılıyor ve benim için sadece grafiksel revizyon bile bu fiyatı haklı çıkarıyor. Efsane birimler, tanrı güçleri ve hasarlı binaların artık parça parça dağılma şekli dikkat dağıtıcı derecede güzel. Buna bir de küçük ama iyi düşünülmüş oynanış değişikliklerini eklediğinizde ki bunlardan bazıları, köylü öncelik sistemi gibi ihtiyaç duyulmadığında ya da istenmediğinde göz ardı edilebiliyor, oyun elinizde cazip bir paket olarak kalıyor.
Zeus, Osiris veya Thor, türü ileriye götüren ve nostaljiyi geçmişte bırakan gerçekten yeni, yenilikçi bir gerçek zamanlı strateji oyunu ile bizi kutsamayı uygun görecek mi? Bunu sadece zaman gösterecek ama şimdilik Age of Mythology: Retold, geçmişteki zaferlerin tadını çıkarmanıza yardımcı olmak için burada. Eğer türü veya seriyi seviyorsanız, biraz da nostalji yaşamak istiyorsanız, bu video oyununa bir şans vermenizi tavsiye ediyorum. Pişman kalmanız mümkün değil.