Ubisoft, 2019 senesinde oyuncuların karşısına Anno 1800 ile çıktı. Gerçek zamanlı bir strateji oyunu olan bu yapıt, aynı zamanda içerisinde şehir kurma elementlerini filan da bulunduruyor. Ben de şu anda Cities: Skylines – Remastered oyununa sarmış bir insan olarak, konsollar için yeni çıkan Anno 1800: Console Edition ile deneyimimi zenginleştirmek istedim. Aslında bu oyunu PC için piyasaya sürüldüğü dönemde incelemiştim ve kısmen sevmiştim de ama hem aradan geçen zaman, hem oyuna gelen güncellemeler, hem de artık bu oyunu konsolda oynayabilme imkanı, her şeyi daha da iyi kıldı. Sanki aradığım oyunu buldum gibi hissettim.
Anno 1800, 19. yüzyıl içerisinde geçiyor ve oyunda hem bir hikaye modu, hem bir “sandbox” modu, hem de bir çok oyunculu mod bulunuyor. Hangi modu seçerseniz seçin, The Old World içerisinde bir adada kendinizi buluyorsunuz ve kendi koloninizi kurmanız gerekiyor. Bunun için öncelikle ufak bir yaşam alanı oluşturuyorsunuz ve tarımcılık ile uğraşan insanları kendinize çekiyorsunuz. Daha sonra onların isteklerini giderip, ağır iş yapabilecek şekilde geliştiriyorsunuz. Ondan da sonra insanları daha da geliştiriyorsunuz ve zanaatkar yapıyorsunuz. Şehrinizin temeli bu üç grup insandan oluşuyor. Onların isteklerini karşılamanız, en iyi şekilde çalışan şehre sahip olmanızı sağlıyor.
Anno 1800 içerisinde bulunduğunuz adada birçok farklı kaynak oluyor ve o kaynakları kullanarak ürünler oluşturuyorsunuz. Mesela, buğday ekebiliyorsunuz ama iş burada bitmiyor; daha sonra ektiğiniz o buğdayları ekmek yapabiliyorsunuz, ondan sonra da o ekmekleri fırınlarda satabiliyorsunuz. Yani, birçok farklı ürün için üretim zinciri kuruyorsunuz ve bunlar hem halkınızın isteklerini karşılıyor, hem de diğer adalardaki rakipleriniz ile ticaret yapıp, para kazanıyorsunuz. Oyunda ayrıca henüz başka birisi tarafından kontrol altına alınmamış adaları bulup, oraları da ele geçirebiliyorsunuz ki farklı adalarda, farklı kaynaklar yer alabiliyor.
Anno 1800 oyununda düzeninizi kurduktan sonra artık halkınızı sakin tutmak, cüzdanınızın dolu olduğunu sağlamak ve The Old World içerisindeki diğer rakipleriniz ile aranızı iyi tutmanız gerekiyor. Bu karakterlerden görevler alabiliyorsunuz, onlarla ticaret yapabiliyorsunuz ve hatta savaşa bile girebiliyorsunuz. Oyundaki haritalar sürekli olarak rastgele geliştirildiği için her yeni oyun açışınızda farklı bir deneyim elde edebilmeniz mümkün oluyor. Ayrıca oyunun zorluğunu da detaylı bir şekilde ayarlayıp, tam istediğiniz gibi bir deneyim elde edebiliyorsunuz. Daha sonra da işin içine The New World giriyor.
Anno 1800: Console Edition, eğlencesini hiç bozmuyor
Anno 1800 oyununda The Old World içerisinde bahsettiğim oynanış döngüsünü kurarken, bir süre sonra da The New World ile tanışıyorsunuz. Bu kısım da aslında paralel bir şekilde işliyor ve karşımıza özel olarak, elle oluşturulmuş adalar çıkıyor. Oyunun bu kısmının amacı, The Old World içerisinde ihtiyacınız olan ürünleri, The New World içerisinde üretip, gönderebilmek. Yani, The New World biraz The Old World için destek görevi alıyor. Bu arada, daha önce bahsetmiş olduğum savaşlar da tamamen deniz-gemi savaşlarına odaklanıyor. Yani, aklınıza Sid Meier’s Civilization serisinde olduğu gibi derin bir savaş sistemi filan gelmesin.
Anno 1800 içerisinde adanızı en iyi şekilde tasarlamak çok büyük bir önem taşıyor. Turistler, bir süre sonra adanıza gelmeye başlıyor ve kendileri için önemli olan bazı şeyler var. Tahmin edersiniz ki turistler, adanıza gelip, fabrikalardan çıkan dumanları solumak istemiyor. Yaşam alanlarını temiz ve hatta doğal tutmanız gerekiyor. Adanızın turistler tarafından ziyaret edilen bölgeleri, temiz ve güvenli kalmalı. Bunu başarabilmek için de zaten oyunda bolca yapı var. Bu nokta da aslında akıllara Cities: Skylines içerisindeki sistemler gelebilir; belli bir benzerlik var. İşte bu adanızı en iyi şekilde tasarlayabilmeniz için de bir Blueprint sistemi sunuluyor.
Anno 1800 oyununun içerisindeki en yeni ve ilgi çekici yeniliklerden bir tanesi Blueprint sistemi. Bu sistem sayesinde herhangi bir kaynak harcamadan şehir düzenini kurabiliyorsunuz ve daha sonra materyaliniz oldukça, binaları inşa edebiliyorsunuz. İnceleme yazımda şu ana kadar bahsetmiş olduğum her içerik, oyunun her modunda muhteşem bir şekilde oynanabiliyor. Hikaye modu, kesinlikle göz önünde bulundurup, kendinizi içine atabileceğiniz, kolayca takip edilebilir bir hikaye sunuyor; aynı zamanda oyunu da güzelce öğretiyor. Daha sonra, “Sandbox” modu da hikayeden sıkılanlar için hoş bir alternatif oluyor. Çok oyunculu mod ise gerçek oyuncularla rekabet sunuyor.
Daha sonra da işin içine Anno 1800 oyununun ek paketleri giriyor. Ben bu oyunun konsol sürümünü incelerken, herhangi bir ek paket mevcut değildi ne yazık ki ama oyunun PC sürümü için dört sezon çıktı ve bu sezonlardaki ek paketler oyuna bolca yeni hikaye içeriği, yeni oyun mekaniği ve daha fazlasını getirdi. İşte bu ek paketler ne yazık ki konsollara gelmeyecek. Land of Lions, The Passage ve New World Rising gibi ek paketler ne yazık ki PC platformuna özel kalacak. Ayrıca bu ek paketler de büyük içerik sunan son ek paketler idi; 2022 senesinde dördüncü sezonun bu oyun için final olacağı, beşinci sezonun gelmeyeceği açıklanmıştı.
Aynı eğlence konsollarda da mevcut mu?
Anno 1800 oyununun temeli bir yana, şimdi özel olarak Anno 1800: Console Edition sürümünden bahsetmek istiyorum. Öncelikle ben bu oyunun konsollarda bu kadar rahat oynanabileceğini kesinlikle tahmin etmiyordum. İhtiyacınız olan tüm menüler en fazla iki buton uzaklığında ve her şey, özellikle de kullanıcı ara yüzü çok kolay bir şekilde anlaşılabiliyor. Kamera kontrollerinden tutun da şehir planlamaya kadar her şey, konsollarda, kontrolcülerle kusursuz bir şekilde yaşanabiliyor. Ayrıca, eğer konsol sürümüne ait can sıkıcı bir şey fark ederseniz, sunulan bolca farklı ayar sayesinde muhtemelen o sıkıntıyı da rahatlıkla çözebilirsiniz.
Anno 1800: Console Edition, kontrolcünüz ve oynanış için bolca ayar sunuyor ama ne yazık ki görsellik ve performans için bir opsiyon sunulmuyor. Ben bu oyunu PlayStation 5 konsolumda deneyimledim ve kendisinin yeni nesil sürümü de mevcuttu. Buna rağmen oyun, sadece 30 FPS olarak oynanabiliyor. Evet, bu tip oyunlarda belki 60 FPS gibi bir performans olmak zorunda değil ama artık yeni nesildeyiz. 60 FPS olan diğer tüm oyunlardan çıkıp, bu oyuna girince ne yazık ki pek de güzel bir deneyim elde edilmiyor. Ubisoft keşke bir performans-grafik modu sunabilseydi. Açıkçası bu performans problemini gölgede bırakabilecek tek bir şey var oyunda.
Biraz önce de dediğim gibi Anno 1800: Console Edition gibi oyunlarda 60 FPS çok gerekli olmayabilir; 30 FPS gayet kabul edilebilir olabilir. Ubisoft, en azından daha akıcı bir performans sunmuyor ama görsellik ile etkilemeyi başarıyor. Bu oyun, kendi türündeki yapıtlara kıyasla gerçekten şahane duran detaylı bir görsellik sunuyor. Bu noktadaki tek problem, dokuların biraz geç yükleniyor olması. Özellikle de adanıza uzaktan bakarken, yakınlaşınca yolların yüksek detaylı kaplamalarının yüklenmesi 1-2 saniye alıyor ve bu da çok belli oluyor. Bunun haricinde görsellik güzel olduğu için, en azından ben sadece bu oyun özelinde 30 FPS değerinden rahatsız olmadım.
Anno 1800: Console Edition ile sunulan deneyime tek kelimeyle bayıldım. Koskoca oyunda beni kısmen rahatsız eden iki problem de zaten oynanıştan ziyade sunum ile alakalıydı. Bunlar da zaten görsellik ve performans. Bunun haricinde oyunda herhangi bir kusur yok, belki sesler ve müzikler bir tık yetersiz gelebilir ama daha önemli olan kısım, oynanış elementleri ve sunulan eğlence kesinlikle benzeri olmayan bir deneyim vaat ediyor. Eğer konsollarda strateji ve şehir kurma tarzında bir oyun arıyorsanız, bütçeniz dahilindeyse, hiç indirim beklemeden Anno 1800: Console Edition oyununu hemen satın almanızı öneriyorum.