Dota 2 için eskiden geliştirilmiş olan bir mod, şimdi bağımsız bir video oyunu oldu ve PlayStation 4 için çıktı. Bahsettiğim modun adı Dota Auto Chess idi ve oyun sektörüne yepyeni bir tür kazandırmıştı. Bu tür oldukça yeni olduğu için herhangi bir Türkçe karşılığı yok ama İngilizce olarak Auto Chess ve Auto Battler olarak biliniyor. Bu tür oyunlarında oyuncular, satranç tahtasına benzer bir alanda, rastgele gelen karakterleri alarak ve onları güçlendirerek, bir kadro oluşturuyor ve o kadro, karşı oyuncunun kadrosu ile otomatik olarak savaşıyor. Yani, oynanış tarafına siz hiçbir şekilde müdahale etmiyorsunuz.

Dota Auto Chess, her ne kadar bu türün yaratıcısı olsa da türe ait ilk video oyunu, geçtiğimiz birkaç gün içerisinde PlayStation 4 için tamamen ücretsiz bir şekilde piyasaya sürülmüş olan Auto Chess. Bu oyun daha önce bilgisayarlar ve mobil cihazlar için de çıkmıştı ama açıkçası o zamanlarda kendisini incelemek için herhangi bir istek yoktu içimde. Şimdi ise PlayStation 5 konsolumda hazır oynayacak pek bir şey yokken Drodo Studio tarafından geliştirilen bu yapıta bir göz atmak istedim. Zaten türe yabancı da değilim; daha önce Valve tarafından geliştirilen Dota Underlords oyununu da uzunca bir süre oynamıştım.

Şimdi, Auto Chess oyununa aslında saygı göstermek istiyorum ama Dota Underlords oyunundan sonra da böyle bir yapıtı deneyimlemek, attan inip eşeğe binmeye benziyor. Bu oyunun mobil cihazlar için geliştirildiği çok açık ve oyunun içerisindeki her şey de mobil oyun sektörünün ortalama kalitesinde. Bu kalite seviyesi, bilgisayar ve konsol oyunları ile karşılaştırıldığı zaman rezalet bir seviyede görünüyor. Yani, konsolun ana menüsünden oyunu başlattığınız andan itibaren bu yapıtın net bir mobil oyun olduğunu anlıyorsunuz. Oyun, hiçbir şekilde kaliteli olduğunu sizlere gösteremiyor ki zaten kaliteli de değil.

Auto Chess oyununu açtığım an beni rahatsız eden ilk şey, kullanıcı arayüzü oldu. Herhangi bir mobil oyun gibi hazırlanmış olan bu arayüz, o yapısı ile aslında beni halihazırda rahatsız edebilirdi ama onun da üzerine tasarımda genel anlamda çok düşük bir kalite olunca, işler daha da kötüleşti. Tasarım haricinde kullanışlı olma açısında da pek bir şey yok. Yani, arayüz çok sıkıntı çıkartmadan temel işlevselliğini koruyabiliyor ama yine de akıcı bir deneyim elde edemiyorsunuz. Oyuna adım attığınız andan itibaren ucuz bir mobil oyunu oynadığınız hissini alabiliyorsunuz. Bu hissi 8300 TL’ye alınan bir PlayStation 5 konsolunda da hissetmek hiç güzel olmuyor.

Auto Chess

Auto Chess, bir mobil oyunda aradığınız tüm ek özellikleri sunuyor

Arayüzden sonra beni rahatsız eden bir sonraki şey ise mobil oyunlarda gördüğümüz sistemler oldu. Genel olarak mobil oyunlar dedim; Auto Chess, bugüne kadar piyasaya sürülen tüm mobil oyunların ucuz sistemlerini almış gibi görünüyor. Yani; mikro ödemeyle alınan savaş biletleri olsun, bitmek bilmeyen mikro ödeme temelli alışveriş etkinlikleri olsun, öne çıkan eşyaların mikro ödeme ile satıldığı mağazalar olsun, 4-5 sayfalık ne olduğunu bile sonradan anlayabileceğiniz yeni oyuncu etkinlikleri filan olsun, bu oyunda bitmek bilmiyor. Bunların da arasında sadece yeni oyuncu etkinlikleri olumlu; geri kalan her şey mikro ödeme.

Tüm bunları bitmek bilmeyen bildirimler ile kontrol ettikten sonra, oyunun ana menüsü ile baş başa kalabiliyorsunuz. İlk olarak karşınıza oyuna başlama kısmı çıkıyor. Burada sıralama tablolarını, canlı yayınları, aktif etkinlikleri, savaş biletinin gerekli detaylarını ve oyuna başlama kısmını görebiliyorsunuz. Oyuna başlamak istediğiniz zaman 6 farklı oyun modu karşınıza çıkıyor. Bunlar; dereceli-tekli oyun, derecesiz-tekli oyun, hızlı oyun, etkinlik oyunu, atölye oyunu ve yeni başlayanlar için alıştırma modu olarak geçiyor. Atölyede fantastik senaryoları deneyimliyorsunuz, geriye kalan her şey de zaten yeteri kadar anlaşılıyor.

Bahsetmiş olduğum bu farklı oyun modlarının arasında ve oyunun ana menüsünde bir de şampiyona bulunuyor. Bu sanıyorum ki oyunun elektronik spor seviyesindeki içeriği ama kendisi sürekli olarak kapalıydı, hiç açıkken denk gelemedim. Bu yüzden de tam olarak nasıl çalıştığını bilemiyorum efendim. Neyse, oyun modlarından sonra envanterimizi kontrol edebiliyoruz. Burada öncelikle kendi kahramanımızı seçiyoruz. Bu kahraman, satranç tahtasının sağ köşesinde duruyor ve karşı takımın kahramanına, turları yendiğiniz zaman hasar veriyor. Tamamen kozmetik bir öge yani. Zaten çok da fazla kahraman seçim yok, bazıları da mikro ödeme temelli.

Kahramandan sonra bir de satranç tahtasını özelleştirebiliyorsunuz. Bunlar da tamamen kozmetik ve bazıları mikro ödeme temelli ama şöyle bir problem var: Kahraman değiştirdiğiniz zaman, sizin o farklı kahramanınızı karşınızdaki oyuncu görebiliyor. Satranç tahtasını değiştirdiğiniz zaman bunu sadece siz görebiliyorsunuz. İşte bu benim için önemli bir problem. Yani, çok zor meydan okumalardan sonra veya 100 TL ödedikten sonra aldığım satranç tahtasının ben açıkçası karşımdaki oyuncular tarafından da görülmesini isterdim. En azından bu durum, sıradaki envanter ögesinde biraz değişiyor.

Auto Chess

Özelleştirme konusunda işin içine bolca mikro ödeme giriyor

Kahraman ve satranç tahtasını özelleştirdikten sonra, oyundaki tüm savaşan karakterleri de özelleştirebiliyorsunuz. Aynı zamanda avatarınızı, bazı profil efektlerinizi, muhabbet kısmındaki konuşma baloncuklarınızı ve birkaç ufak şeyi daha özelleştirebiliyorsunuz. Tüm bu özelleştirme ögeleri aslında oyunu zenginleştiriyor gibi görünebilir ama oynanış sırasında ne yazık ki çoğu şeyin bir anlamı kalmıyor; fark edilmiyorlar bile. Sadece kahraman ve satranç tahtası en etkili özelleştirmeler olarak görünüyor bana ki onlar da yeterli değil. Tabii bu kadar şeyi sadece emek ile özelleştirmiyorsunuz, bir de mağaza var.

Auto Chess oyununun mağaza sekmesini açtığınız zaman mikro ödemeler ile satın alınabilecek bolca şey bulabiliyorsunuz. Tabii bazı şeyler oyun içerisinde elde ettiğiniz para birimi ile de alınıyor ama açıkçası onların neler olduğunu keşfedemedim bile. Oyunun kullanıcı arayüzü o kadar işe yaramaz ki üç farklı para birimi arasında neler, ne kullanılarak alınıyor, çözemiyorsunuz. Sanıyorum ki oyun içinde kazandığınız A birimini, B birimine çevirip, öyle satın alım gerçekleştiriyorsunuz ama neden böyle bir çevirme işlemi yaptığımızı anlamıyorum. A, madem B olacak, neden B var? A birimi neyimize yetmiyor?

Mağazadan sonra bir de etkinlik sekmesi bulunuyor. Bu sekmede, “Oyunumuzda şu kadar para harcarsan, bu kadar şey kazanırsın.” etkinliklerini ve yeni başlayan oyunculara sunulan 7 günlük bir etkinliği görüyoruz. Ardından şampiyona sekmesi karşımıza çıkıyor ki ondan zaten bahsetmiştim. En sonda da atölye bulunuyor. Burada, sürekli aynı şeyi yapmaktan sıkılan oyuncular için farklı senaryolar dahilinde düzenlenen içerikler bulunuyor. Mesela, bir atölye içeriğinde sadece en nadir karakterleri kullanarak oyunu oynuyorsunuz. Bir başka içerikte de herkesi öldüren değil, belli bir karakteri en son seviyeye getiren kişi oyunu kazanıyor.

Atölye ile kurulan mantık bence çok iyi. Hatta birçok oyunun böyle kuralsız içeriklere ihtiyacı var. Mesela, halihazırda oynadığım oyunlardan biriyle örnek vereyim: Destiny 2 oyununda her silahın ve zırh parçasının egzotik olduğu bir içeriği oynamayı çok isterdim ama yok. Auto Chess, bunu yapmayı kısmen başarıyor ama yine de kusursuz değil ne yazık ki. Standart oyun modları için oldukça iyi çalışan bir oyuncu eşleştirme sistemi bulunuyor ama atölye içeriklerinde ne yazık ki oyuncu bulamıyorsunuz. Mesela ben 10-15 dakika beklediğimi biliyorum tek bir atölye içeriğine 8 kişi doldurmak için.

Auto Chess

Tabii ki Auto Chess oyununun oynanışından bahsetmeyi unutmayacağım

Menüler, mikro ödemeler, etkinlikler, farklı içerikler filan iyi de oyunun kendisi nasıl? İnceleme yazımın başında da söylediğim gibi bu tip oyunlarında satranç tahtası üzerinde toplanıyoruz. Bir başlangıç paramız oluyor ve kendimize tek bir asker seçerek oyuna başlıyoruz. Birkaç tur yapay zekaya karşı savaştıktan sonra, gerçek oyunculara sıra geliyor. Bu sırada tabii ki kazandığımız paralarla yeni askerler alıyoruz. Eğer bir askerden belli bir sayıda alırsak, yıldız atlayabiliyor. Yıldız atlayan askerler çok daha güçlü oluyor. Oyunca oldukça fazla sayıda asker tipi bulunuyor ve aynı kategoriden/tipten askerler toplayarak, ek özellikler elde edebiliyorsunuz.

Auto Chess oyununda hangi askerleri seçtiğiniz, hangi askerleri güçlendirdiğiniz, askerleri tahtada nerelere yerleştirdiğiniz, askerlere hangi ek eşyaları ve güçleri verdiğiniz çok önemli. Yani, savaş alanında herkes otomatik savaşıyor olsa da savaştan önce verdiğiniz kararlar çok önemli. Çoğu zaman Auto Chess için bir strateji oyunu bile diyebilirsiniz. Bu arada, bahsettiğim bu oyun bir mobil ürün olduğu için otomatik oynama özelliği de bulunuyor. Bu özelliğe, oyun sırasında ayarlar menüsünden ulaşabiliyorsunuz ama ben kendisini çalıştırmayı ne yazık ki başaramadım. Belki de otomatik oyun özelliği sadece mobil cihazlar için geçerlidir.

İsterseniz 20-30 dakika boyunca savaş alanına gözlerinizi dikin, en iyi strateji yapmaya çalışın, isterseniz de işi otomatik oynama özelliğine bırakın; her zaman için Auto Chess oyununda meta yeniyor. Ben bu inceleme yazısına kadar oyunu birçok kez oynadım ve her zaman da son 3’e kalmayı başardım ama hiçbir zaman birinci olamadım. Birinci olan herkes ise hep aynı kahramanları kullanıyordu. Her oyunda meta olacaktır. Herkes en güçlü silahı kullanmayı sever ama birçok oyunda bu metaya karşı savaşabilirsiniz de. Auto Chess oyununda ise ben şimdiye kadar metanın kaybettiği bir anı görmedim ne yazık ki.

Oynanışa baktığınız zaman Auto Chess, fena değil ama ne yazık ki bağlayıcı içerik eksikliği var. Yani, ben bu inceleme yazımı bitirdikten hemen sonra, son bir kere daha oyunu oynayacağım ve ardından sileceğim. Bunun en büyük sebepleri ise öncelikle oyunun çok ucuz ve kalitesiz hissettirmedi. Bir diğer sebep ise oyunda beni tutan hiçbir şeyin olmaması. Yani, savaş biletini alsanız bile oyun, sizi ikinci karşılaşmayı oynamaya itecek hiçbir şey sunmuyor. Bu durum birçok oyuncu için farklı olacaktır ama benim video oyunları ile alakalı en büyük problemim bu. İlk deneyim ile ikincisi aynı olacaksa, neden ikincisini oynamalıyım?

Auto Chess

Dota Underlords varken, bunu gerçekten oynamaya gerek var mı?

İnceleme yazımı bitirmeden önce Auto Chess oyununun sunumuna da değinmek istiyorum. Öncelikle görsellikten bahsedeyim. Arayüz tasarımının kötü olduğunu söylemiştim. Buna karşılık oyundaki grafikler bence gayet güzeldi. Tabii ki çok yüksek kaliteli bir şey yok karşımızda ama yine de göze hitap etmeyi başarıyor oyun. Buna karşılık, Auto Chess oyununun ne yazık ki sanat tasarımı hiç ilgi çekici değil. Yani, oyunda türlü türlü yaratıklar ve kahramanlar var ama sanki hepsini onlarca senedir oyunlarda görmüşüm gibi hissettiriyor. Oyunun görsel anlamda bir benzersizliği yok yani. Bu da büyük bir problem.

Auto Chess, bir noktadan da aslında benzersiz. Yalnız bu benzersizlik, sanat tasarımından değil de grafik ayarlarından geliyor. Kendimi bildim bileli konsol sahibi bir insanım ve bugüne kadar belki 1 kere görmüşümdür bir konsol oyununda detaylı grafik ayarının yapılabildiğini. Auto Chess ise ikinci oyun oldu. Oyunun grafik ayarları sekmesinde 10-11 adet ayar bulunuyor. Bu ayarları değiştirerek, oyunun görselliğini değiştirebiliyorsunuz. Ben oyunu PlayStation 5 konsolumda, her şey maksimum ayarlarda deneyimledim ve görsellikten memnun kaldım, performans problemi de yaşamadım. Ayrıca, yanlış idrak etmiş olabilirim ama oyun sanırım 60 FPS idi.

Tabii bir de sesler ve müzikler var. Keşke olmasaymış dediğim bir kategori oldu kendileri. Oyunda sadece 1-2 müzik var ve sürekli olarak tekrar ediyorlar. Müziklerin kendileri zaten inanılmaz sinir bozucu, bir de sürekli tekrar ettikleri zaman iyice kafayı yiyorum. Seslendirmeler ise gayet normal geldi bana. Yani, bir mobil oyundan bahsediyoruz sonuçta; The Last of Us Part II oyunundaki gibi bir performans beklemiyordum. Ayrıca bu tip oyunlarda bazen hiç seslendirme bile olmuyordu. En azından bu ekibin uğraşıp, seslendirme eklemesi benim için ayrı bir ekstra gibi görünüyor. Yapılmayabilirdi de bence.

İnceleme yazım boyunca Auto Chess ile Dota Underlords oyununu yan yana koymak istemedim. Sonuçta oyunlardan birini ufak bir mod geliştirme ekibi yaptı. Diğerini ise koskoca Valve yaptı. Yalnız, bu türün örneğinin çok az olduğunu göz önünde bulundurursak, şu soruyu sormam gerekiyor: Dota Underlords varken, bunu gerçekten oynamaya gerek var mı? Auto Chess oyununun en büyük artısı, PlayStation 4 konsolunda olması ve PlayStation 5 ile de oynanabilmesi. Açıkçası, başka bir platformda olsak ben bu oyunun yüzüne bile bakmazdım; Dota Underlords oldukça kaliteli ve kendisini sürekli oynatabilen bir video oyunu.

Auto Chess
Auto Chess
Olumlu
Temel oynanış gayet eğlenceli ve stratejik olabiliyor.
Bolca farklı minyon sayesinde birbirinden değişik stratejiler kurulabiliyor.
DualSense gibi kontrolcülerle çok rahat bir şekilde oynanabiliyor.
Oyuncu bulması zor olsa da çok eğlenceli ve çeşitli içerikler var.
Auto Chess türünün yaratıcısı ve konsollardaki tek oyun olması.
Olumsuz
Meta olan minyonlarla savaşma şansınızın pek olmaması.
Kozmetik özelleştirmenin zayıf, mikro ödemelerin yoğun olması.
Mobil oyun mantığının birebir olarak konsollara taşınması.
Oyunun her şeyi ile çok ucuz ve kalitesiz hissettirmesi.
Sürekli kendisini tekrar eden, sinir bozucu müzikler.
6

Etiketler: