Son zamanlarda her türlü simülasyon oyunu piyasaya sürülür oldu. İnternet sitemizde incelemeler ile yer verdiğimiz bu tip farklı oyunların belki iki veya üç katı kadar da es geçtiğimiz farklı simülasyon oyunları var aslında. Brewpub Simulator da az kalsın onlardan biri olacaktı fakat Brewmaster: Beer Brewing Simulator gibi benzer yapıtları oynadıktan sonra, bu yeni oyunu atlamak istemedim. Adından da tahmin edebileceğiniz üzere bugün inceleyeceğim Brewpub Simulator içerisinde büyükbabamızdan kalma bir birahaneyi devralıyoruz ve onun hayalini, kendimiz gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Yalnız, bunu yapmak tahmin ettiğiniz kadar kolay olmayacak.
Brewpub Simulator içerisinde hem büyükbabamızı kaybediyoruz, hem de üniversiteyi bırakıyoruz. İşsiz biri olarak da en azından bence son çare olarak birahaneyi devralıyoruz ve orayı adam etmeye çalışıyoruz. Bu noktada oyun, iki farklı oyun modu sunuyor: Hikaye ve kum havuzu. Tahmin edebileceğiniz üzere hikaye modunda, anlattığım bu olayları yaşıyorsunuz ve sıfırdan başlayıp, eyaletin en iyi birahanesi olmaya çalışıyorsunuz. Kum havuzu modunda ise oyunun sunduğu içerikleri biraz daha az sınırlandırma ile deneyimliyorsunuz. Bu oyun modunda, oyunun iş/ekonomi kısmı ile pek ilgilenmemize gerek kalmıyor, sadece biralara odaklanabiliyoruz.
Brewpub Simulator içerisindeki hikaye moduna adım attığımız zaman birahanenin temellerini nasıl oluyorsa avukatımız bize öğretiyor. Avukatımız sayesinde nasıl çöp toplayacağımızı, nasıl müşterilere servis yapabileceğimizi ve tabii ki nasıl kendi biramızı yapabileceğimizi öğreniyoruz. Kendisi oldukça çok yönlü bir avukat. Yalnız, bundan önce bir de strateji seçmemiz gerekiyor. Stratejiler aslında basit bir dille oyun zorluğu. Dive Bar olduğumuzda, oyunu kolay modda oynuyoruz. Casual olduğu zaman dengeli bir deneyim sunuluyor ve Fancy stratejisinde ise en zorlu deneyimi yaşıyoruz; müşteriler bu birahanenin, en iyisi olması gerektiğini düşünüyor.
Brewpub Simulator oyunundaki stratejilerin temelinde iki element yatıyor: Bira kalitesi ve temizlik. Oyunda ayrıca birahanemizi özelleştirebiliyoruz. Logolar, isimler, dekoratif eşyalar ve daha fazlasını seçebiliyoruz ama bunlar müşterileri hiçbir şekilde etkilemiyor; strateji ile bir işi bulunmuyor kozmetik ögelerin. Bu da açıkçası bana biraz garip geliyor. Bir müşterinin, bir birahanenin dekoratif ögelerinden etkilenip, etkilenmemesi gayet temel bir oyun mekaniği gibi hissettiriyor ama oyunda böyle bir şey bulunmuyor ne yazık ki. Oyun sadece bira kalitesi ve temizliğe dayandığı için zaman zaman kendisini fazla tekrar edebiliyor ve kolay olabiliyor.
Brewpub Simulator ile biraları yapmaya başlayalım
Brewpub Simulator içerisinde iki farklı şekilde bira satabiliyorsunuz. Bunlardan ilki, hazır yapılmış biraları stoklamak ve onları satmak. Yalnız, burada muhtemelen bira severlerin daha çok ilgileneceği ana bir özellik var: Hazır bira alıp, satmak yerine neden kendi biranızı yapmayasınız? Oyunda kısa bir süre ilerledikten sonra ilk biranız için tarifi öğreniyorsunuz ve yapmaya başlıyorsunuz. Bira yapımı sürecinde genel olarak her zaman su kaynatmanız ve bunun üzerine malzemeleri eklemeniz gerekecek. Daha sonra birayı soğumaya bırakıyorsunuz ve ardından mayalanması için bekliyorsunuz. Biralar hemen hazır olmayacağı için bunları önceden planlamanız gerekiyor.
Brewpub Simulator içerisinde tabii ki zamanla kilidini açabileceğiniz daha gelişmiş tarifler bulunuyor. Bu tariflerde yazan şeyleri yapabilmek için de daha yeni malzemelerin ve daha gelişmiş ekipmanların kilidini açmanız gerekiyor. Hikaye modunda bunların her biri adım adım yaşanıyor ve hatta bu modun içerisinde gerçek bir final bile bulunuyor. Bu final, sinematik bir video ile veriliyor. Açıkçası böyle bir video oyununun içerisinde gerçek bir final ekleyeceğini hiç düşünmemiştim ve şaşırdım. Bu arada, oyunda illa resmi tarifleri takip etmeniz gerekmiyor; istediğiniz malzemeleri birleştirerek, kendi tariflerinizi de oluşturabilmeniz mümkün.
İsterseniz hazır bira alın, isterseniz resmi tarifleri takip edin, isterseniz de kendi biranızı oluşturup, adını Mavi Kol koyun, sonuçta bu biraları içecek olan insanların oturmaya ihtiyacı olacak. Bu noktada da birahanenizi dekore etmeniz gerekecek. Brewpub Simulator içerisinde dekoratif eşyalar hiçbir şey ifade etmiyor ama yine de masa ve sandalye gerekiyor. Daha önce de söylediğim gibi bu çok eksik bir sistem gibi hissettiriyor. Dekoratif ögeler oyunda bolca var ve farklı temalar oluşturabiliyorsunuz ama bunların hiçbiri ne müşteri memnuniyetini, ne de ekonomiyi etkiliyor. Çok göz ardı edilmiş veya yanlış düşünülmüş bir özellik bence kendisi.
Brewpub Simulator içerisinde çalışma alanınız da sürekli gelişiyor. Dekoratif ögeler haricinde barınız ve mekanınız için yükseltmeler satın alabiliyorsunuz. Yeni ekipmanlar, yemek servis etme imkanı, çalışanları işe alabilme sistemi ve hatta bahçeye bir yemek aracı çekmek bile mümkün bu video oyununda. Yükseltme aldıkça daha fazla müşteriye hizmet vermeye çalışıyorsunuz ve temel bir oynanış ögesinin kilidini açmış oluyorsunuz. Bu sırada, gelen müşterilerin de sürekli olarak farklı beklentileri oluyor. Bazı müşteriler ucuz ürün arıyor, bazıları kalite istiyor… Hatta bazı insanlar sizin daimi müşterileriniz bile olabiliyor. Onları hoşnut tutmayı da unutmayın.
Mini oyunlarla bira yapmayı öğreniyoruz
İçkilere karşı sıfır merakı olan ve alkol tüketmeyen bir insan olarak son birkaç yıl içinde simülasyon oyunları sayesinde biralar ile alakalı öğrenmediğim şey kalmadı gerçekten. Brewmaster: Beer Brewing Simulator ardından Brewpub Simulator da öğretici elementleri ile öne çıkabiliyor. Tabii ki kendinizi gerçekten bira yapar gibi hissetmiyorsunuz; video oyunu elementleri kendisini belli ediyor ama aynı zamanda oyun, bira yaptırmak için saçmalamıyor da. El verdiğince gerçekçi kalmaya çalışıyor ve ayakları kesinlikle yere basıyor. Bu yüzden biraya karşı alakalı olan oyuncuların bu oyunu bir tık daha anlamlı ve eğlenceli bulabileceğini düşünüyorum.
İnceleme yazımın bu noktasına kadar Brewpub Simulator hakkında kötü bir şey pek söylemedim. Bunun sebebi, oyunun mekaniklerine odaklanıyor olmamdı. Gerçek hayattaki oynanış ise tamamen hatalarla dolu. Oynanış hataları, görsel hatalar, ses hataları ve çok daha fazlası bu oyunun iyi olan her noktasını yerle bir ediyor. Oyun sürekli çöküyor, ilerlemelerinizi kaybediyorsunuz. Elinizdeki eşyalar kayboluyor veya onlarla bir anda etkileşime geçememeye başlıyorsunuz… Bu yüzden de sürekli bir önceki kayda dönüp, aynı hatanın tekrar yaşanmaması için oyun geliştiricilerine dua etmeye başlıyorsunuz. Oyun, bu yönüyle kendi topuğuna sıkıyor resmen.
Belki de geliştirici ekip, bu oyunu yaparken alkollüydü… Bilemiyorum ama oynanış hataları ve çökmeler ile birlikte, görsel ve ses elementleri üzerinden yaşanan hatalar da oldukça rahatsız edici. Oyun zaten sunum elementlerine öyle çok önem veren bir yapıt değil ve bunların üstü ışıklandırma hatalarıyla veya anında kesilen garip seslerle filan kaplandığı zaman yaşatılan deneyim kendisini iyice aşağıya çekiyor. Açıkçası ben bu oyunun erken erişim seviyesinde değil de tam oyun olarak piyasaya sürülmesine oldukça şaşırdım. Oyunun çok fazla hata iyileştirme ve genel deneyimi düzeltme güncellemesine ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.
Brewpub Simulator, kesinlikle güzel düşünülmüş bir video oyunu ama ne yazık ki kendisi, hatalarının altında eziliyor. Sürekli yaşanan çökme problemleri ve ilerlemeyi engelleyen hatalar olmasa belki yaşatılan deneyime bir süre boyunca katlanabilirsiniz ama oyunun şu anki hali ile 1-2 saatlik oynanışa anca sabır gösterebiliyorsunuz. Bu yüzden de bira aşığı birisi olsanız bile bu video oyununu birkaç büyük güncellemeden sonra, mümkünse indirim döneminde filan satın almanızı öneriyorum. Oyunun şu anki fiyatı fena değil; %15 indirim ile 148 TL ama yine de bu oyunu 100 TL civarına bulabilirseniz, tam değerini karşılamış olursunuz.