10 yıl önce filan bilim insanı olma fikrine hayret ederdim ve günümüzde bile bu tip temaları içeren oyunlara bayılıyorum. Özellikle de görsel romanlar ayrıca ilgimi çekiyor eğer işin içine bilim ve aşk giriyorsa. Bilimsel temaları öne çıkaran görsel romanlara ilgi duymadan edemiyorum. Bu motivasyonla kendimi Chemically Bonded adlı bağımsız ve batılı görsel romanını deneyimlerken buldum. Bu görsel roman İlgimi çeken temalara sahip olsa da ne yazık ki bu temaları uygulama tarafında bir tık yetersiz kaldı. Ben öyle hissettim.

Chemically Bonded, daha önce Sounds of Her Love ve Lost Impressions gibi diğer oyunlarda da çalışmış olan İngiliz yaratıcı ds-sans tarafından geliştirilmiş bir romantik görsel roman. Kickstarter üzerinden başarılı bir şekilde finanse edilen bu oyunun başrolünde isimsiz bir okula transfer olan ve henüz kimseyle tanışmamış bir öğrenci olan ben, hatta siz varsınız.

Bir öğleden sonra okuldan sonra, seni rahatsız ettiği için sınıfı temizlemeyi kendine görev ediniyorsun. Görüyorsun k, temizlik görevini üstlenen kişi işi savsaklıyor. Malzeme ararken, laboratuvar ekipmanlarını kullanan bir kıza rastlıyorsunuz. Bu bizim yıldızımız olan Kiyoko Ishikawa ve şu anda sadece kendisinden oluşan bilim kulübüne katılacak yeni üyeler arıyor. Sen de ona katılıyorsun. Bu hikayenin diğer kahramanı, Kiyoko’nun eski bir arkadaşı olan ve ona yakın olmanızdan hoşlanmayan Naomi Sato… Bu hikaye pek de yabancı gelmiyor, değil mi?

Karakter gelişiminin bu anlarında kopan bağlar ve kaçırılan fırsatlar dikkatimi özellikle çekti. Bence iki başrol ve öne çıkmayan bir avuç küçük karakterden oluşan oyuncu kadrosu biraz sınırlı kaldı bu oyunun içerisinde. Bir diğer yandan da bu türdeki diğer görsel romanlardan çok daha fazlası mevcut ki bu da övgüye değer. Bu tür derken, meçhul bir kahramanı ve bol miktarda yumuşak ve kabarık hikaye sahnesi olan kısa, tatlı bir aşk hikayesini kastediyorum.

Chemically Bonded

Chemically Bonded, romantizm temalı görsel romanlara farklı bir açıdan yaklaşıyor

Chemically Bonded içerisindeki hikayenin başrol oyuncuları ister kendilerini diğer insanlardan soyutlayan, ister basit iletişim temelli görevleri fazla düşünen ve asla yardım istemeyen biri olsun, sürekli olarak sevimli ve tamamen pay çıkarılabilir yapılarda sunuluyor. Yani, eminim ki o karakterlerin birçok yönü ya sizde, ya da bir tanıdığınızda vardır. Buradaki temel çatışma bir iletişim kopukluğu ve amacınız bunu düzeltmek, yanında da küçük bir romantizm deneyimliyorsunuz.

Başlangıçta bu temaların nasıl yürütüleceği konusunda tereddütlüydüm; kurguda gördüğüm bu tür vakaların çoğu biraz pembe diziye dönüşüyor ama bu oyunun ne kadar gerçekçi olduğu beni çok şaşırttı. Bazen romantizm biraz hızlı ilerlesin diye gün sayıyorsunuz ama görmeye alışkın olduğum klişe şeylerden çok daha az saçma bir şekilde sunuluyor her şey. Bu oyundaki en çılgınca şey, “şaka” karakteri olan Ken ve onun gömlek giymeyi reddetmesi olan şaheser olaylar. Oyunun ana konusu ile hiçbir ilgisi yok; sadece rastgele ama harika anlar yaşatılıyor.

Oyuncuların olay örgüsü üzerinde bir etkisi var; sonuçta bu bir romantizm deneyimi. Bu, sizi takip etmek istemenize yol açan birkaç seçeneğin farkına varmanıza yol açabilir ve oyunda bu seçimler temiz bir şekilde dağıtılmış; seçimlerin etkileri tamamen yüzünüze vurulmuyor. Bu hoşuma gitti. Ne de olsa oyunun ana fikri bir başkasının ilişkisini düzeltmek, kendiniz bir ilişki peşinde koşmak değil.

Naomi ile onunla birlikte olabilmek için konuşmuyorsunuz; onunla Kiyoko ile aralarında neler geçtiğini öğrenmek için konuşuyorsunuz. Diyalogların yer değiştirmesi oldukça doğal hissettiriyor, böylece seçiminiz ne olursa olsun olay örgüsü her zaman sabit bir hızda ilerliyor. Ne yazık ki, oyun biraz kısa ve oyunun uzunluğunu uzatmanın tek gerçek yolu, yolunuza garip bir kötü son çıkarmak. Kiyoko ile yeterince etkileşime girmezseniz, esasen onun yolu olan şeyde, onun “İyi” sonunu elde edemeyeceğinizi biraz tuhaf buldum. Bu garip bir tasarım tercihi; gerekçe ise kahramanın duygularını anlayamaması. İyi son, pek de iyi hissettirmiyor.

Chemically Bonded

Ana kahramanın basit yapısı ve bazı seslendirmeler can sıkıcı olabiliyor

Chemically Bonded içerisinde bazı “wholesome” espriler dışında neredeyse hiçbir karakteri olmayan yüzsüz bir kahraman, beni bir tık bu oyundan soğuttu. Kendisi sayesinde görsel romanın hikayesi bence bir tık aşağıya çekiliyordu. Ayrıca, seslendirme performanslarının da sürükleyiciliğe yardımcı olacağını düşünmüştüm ama Kiyoko hikayenin başında çok fazla tizdi, sanki 3-5 yaşındaki bir çocuk tarafından seslendiriliyordu ve öğretmenin sesi de cansızdı.

Chemically Bonded oyunu ilerledikçe oyuncuların, seslendirme performansı yapan kişilerin aslında rollerinden keyif aldıklarını hissettim ve o his sayesinde biraz daha keyif almayı başardım bu deneyimden. En azından bu benim için böyleydi; sizin için daha farklı olabilir. Ayrıca, bu oyundaki sanat da son derece yumuşak ve buna bayıldım.

Chemically Bonded içerisindeki arka planlar kesinlikle muhteşem, her karakter farklı kıyafetler içinde çeşitli pozlar vererek her şeyi taze tutuyor. Şaşırtıcı bir şekilde, karakter tasarımları çok fazla pembeye veya daha stilize oranlara başvurmak zorunda kalmadan büyüleyici; onlarla ilgili tek şikayetim yeterli sayıda olmaması.

Chemically Bonded kesinlikle sevimli bir oyun ama biraz yapmacık geliyor. Harika başroller, sanat ve bazı çok eğlenceli piyano parçaları, hikaye ilerledikçe biraz kullanılmadan sona eren iyi bir enerji yaratıyor. Yine de, oyunun süresi bu karakterlerin ilişkilerini geliştirmeleri için çok az yer bırakıyor. Buna rağmen, bu karakterlerle geçirdiğim zamandan çok keyif aldım.

Chemically Bonded
Olumlu
Görsel tasarımlar ve müzik harika.
Anlatılan hikaye farklı ve eğlenceli.
Sunum çok kaliteli ve profesyonel duruyor.
Sunulan karakterlerin çoğu güzel yazılmış.
Olumsuz
Seslendirme performanslarının bazıları zayıf ve garip.
Ana karakter yok denecek kadar görünmez bir yapıda.
Diyaloglar bazen çok zorlama hissettirebiliyor.
Diyalogdan çok monolog var; bu da hemen sıkıyor.
8

Etiketler: