Birçoğumuz, Amerikan filmlerinde gençlerin yalnız başlarına bir evde toplandıkları ve masaüstü rol yapma oyunu oynadıkları sahneleri görmüşüzdür. İşte bu masaüstü oyunların en popüler olanlarından biri ise Zindanlar ve Ejderhalardır (Dungeons & Dragons). Peki, bunun Dark Quest 3 ile olan ilişkisi nedir? Zindanlar ve Ejderhaların içeriğini biraz azaltıp, bilgisayar oyunu haline getirdiğiniz zaman size harika bir Dark Quest 3 ortaya çıkıyor. Zindan ve Ejderhalar ile Dark Quest 3 arasındaki ilişki tam olarak budur.
Özünde sıra tabanlı strateji oyunu olan Dark Quest 3, içinde Rouge-like kırıntılarını da taşıyor. Oyundaki amacımız basit, büyücüyü bozguna uğrat, zulüm altındaki diyara huzur getir. Hikayemizde çok basit ve net; bir adet kafayı yemiş kaos büyücümüz var. Kendisi epeyi güçlü bir büyücü olmasına rağmen daha çok güç daha çok güç diyerek bütün diyara eziyet eder ve daha güçlü hale gelmeye çalışır. Bizde bu güç güç diye delirmiş olan kaos büyücüsünü durdurmak için bir araya getirilmiş seçilmiş kişileriz (Yüzüklerin Efendisi’ndeki yüzük kardeşliği gibi). Daha ne olsun, yoldaki düşmanları öldür; büyücüye ulaş; onu de bozguna uğrat ve diyarı kurtar.
Hikâye çok basit olsa da her seferinde hikâyenin akışı, oyun dinamikleri yüzünden değişiyor. Yani, her seferinde oyun tarafından size farklı bir hikâye akışı ve içeriği sunuluyor ama hikâyenin farklı bir akışta ilerlemesi, hikâyenin başlangıcını, sonucunu ve amacını hiçbir şekilde değiştirmiyor. Hikâye açısında bakıldığında çok zayıf olan Dark Quest 3 oyununun asıl amacının bir hikâye anlatmak olmadığını söylemem gerekiyor. Zaten masaüstü oyunlarının genel olarak hikâyesi, kötü olan karakter yenmek üzerine oluyor. Dark Quest 3 içinde farklı bir durum söz konusu değil.
Masaüstü oyunlarının hiçbir zaman ben hikâyemle ön plana çıkacağım gibi bir iddiasının olmadığı herkes tarafından bilinen bir gerçek. Bunun yerine masaüstü oyunları, oynarken strateji kurmanızı ve seçimler yaparken zorlanmanızı amaçlıyor. Dark Quest 3 oyununun masaüstü oyunlarından tek farkı ise oyunu size bilgisayar ortamında sunması oluyor. Bu durum hatırı sayılır bir avantajda sağlamıyor değil. Oyunun bilgisayar ortamında olmasından kaynaklı olarak hikâyenin geçtiği ortam görsel olarak oyunculara sunulurken, müzikler ve efektlerle de destekleniyor.
Kaos büyücüsüne giden yollar hiç tekin değil
Her şeyden önce Dark Quest 3 oyununun bir masaüstü oyunun bilgisayar ortamına aktarılmış hali olduğunu unutmamız gerekiyor; Dark Quest 3, oyun boyunca bu gerçeği size her fırsatta hatırlatıyor. Oyundaki hikâye anlatımı, ilerleyişiniz, tercihleriniz, kısaca savaş kısımları hariç her şey tamamı ile masaüstü oyunlarının kurallarına göre işliyor. Bunun dışında Dark Quest 3 oyununun masaüstü oyunlarından diğer bir farkı da sadece tek kişilik oyun seçeneğinin olması. Evet, Dark Quest 3 sadece tek oyuncu ile oynanabilir yapılmış.
Oyuna rastgele seçilen bir akış ile başlıyorsunuz. Bu akışı oyun sizin yerinize başlangıçta seçmiş oluyor. Oyunda bu noktandan sonra yapılması gereken bütün seçimleri siz yapıyorsunuz. İlk seçeneğiniz tabii oyunun zorluğunu seçmek oluyor. Kolay, normal, kıdemli ve efsanevi olmak üzere 4 zorluk derecesinden birisi ile oyuna başlıyorsunuz. İlk oynadığınızda sadece kolay ve normal zorluk derecelerini seçebiliyorsunuz. Oyunu bitirdikçe diğer zorluk seviyeleri de seçilebilir oluyor. Oyun zorluğundan sonra yapacağınız seçim ise 12 farklı kahramandan 4 tanesini seçmek oluyor. Zorluk seçiminde olduğu yine bütün karakterleri oyunu ilk açtığınızda seçemiyorsunuz ama oyunu tekrar tekrar oynadıkça, bütün karakterleri oyun içinde ödül olarak kazanıyorsunuz. Dark Quest 3 kahramanları ise büyücü, okçu, barbar, cüce, ateş büyücüsü, şövalye, cüce kral, prens, leydi, druid, süvari ve yabani karakterlerinden oluşuyor. Her karakterin, güç, zekâ, çeviklik ve sezi olmak üzere 4 özelliği bulunuyor. Kimi düşmanda zekâ avantaj sağlarken, kimi düşmanda güç size avantaj sağlayacaktır. Aynı özelliklerin size dezavantaj sağlaması da mümkün.
Takımınızı oluşturduktan sonra oyuna başlamış oluyorsunuz. Bu aşamadan sonra oyun size sürekli seçenekler sunuyor. Yapacağınız seçimlere göre savaşa girebiliyorsunuz, savaştan kaçabiliyorsunuz, başka yolları deneyebiliyorsunuz. Yaptığınız tercihlere göre rastgele olarak karşınıza yeni seçenekler çıkıyor. Seçenekler sadece bunlarla sınırlı kalmıyor; bazen kötü tercihler arasından birini seçmeniz gerekiyor. Bazı tercihler de hem iyi hem kötü seçenekler bulunuyor. Bu durumda da atılan zarın sayısına göre oyun üzerinde etki gerçekleşiyor. Oyun içindeki seçimlerin hepsi her oyun döngüsünde değiştiğinden dolayı karşınıza her oyunda farkı seçimler çıkıyor. Açıkçası, oyundaki karakter tercihiniz, geliştirdiğiniz ekipman tercihiniz, bulunduğunuz ortam, bir önceki seçeneğiniz kısaca her şey oyunun gidişatını etkiliyor. Bu da Dark Quest 3 oyununu her oynadığınızda farklı tecrübeler yaşamanızı sağlıyor. Benim için oyunun en çarpıcı yanı da kesinlikle bu uçsuz bucaksız olasılık içeren yapısı oldu. Kendi belirlemiş stratejinize göre yapacağınız seçimlerle oyunu çok farklı şekillerde oynayabiliyorsunuz.
Oyunda seçim yapmadığımız zamanlarda ise sıra tabanlı savaşlarımızı gerçekleştiriyoruz. Dark Quest 3 oyununu masaüstü oyunlarından ayıran en büyük özelliği ise kesinlikle sıra tabanlı dövüş sistemi oluyor. Savaş sistemi kesinlikle ortalamanın üstünde bir mekanik olmuş. Savaşların gidişatı, seçtiğiniz karaktere, özelliklerine, oyun boyunca yaptığınız gelişmelere, savaşa girdiğiniz yere göre değişkenlik gösteriyor. Bu yüzden hangi savaşın zor olacağı hangisinin kolay olacağı hiçbir zaman net bir şekilde beli olamıyor. Bundan dolayı oyun boyunca çok iyi bir planlama yapmanız gerekiyor. Ayrıca bazı savaşların sonunda karakterlerinizi geliştirmek için pasif özellikli taşlar alıyorsunuz. Bu taşlar genellikle zindan canavarları ile yaptığınız savaşlarda ortaya çıkıyor.
Dark Quest 3, bir masaüstü oyunundan fazlası
Oyunun genel olarak grafik tasarımı güzel olmuş. Bu tarz oyundan AAA seviyesinde bir oyun kalitesi beklemek çok mantıklı olmayacağı için mevcut grafikler gayet yeterli ve göze hoş geliyor. Grafiklerle birlikte çevre tasarımları da tasvir edilmek istenen yeri, net bir şekilde hayal ettirebiliyor. Bununla birlikte müziklerin ve seslerinde size oyunun atmosferine çekmesi çok güzel sağlanmış. Müzikler ve sesler konusunda kesinlikle ortalamanın üstünde bir başarı elde edilmiş. Ben Dark Quest 3 oyununu PC ortamında oynadım. Ekipmanım orta seviye denilebilecek nitelikte ve Dark Quest 3 oyununu sorunsuz bir şekilde çalıştırdı. Genel olarak, oyun akıcı bir oynanışa sahip diyebilirim.
Olumsuz olarak oyun süresince oyunum birkaç kez kilitlendi. Oyundaki diğer rahatsız edici nokta ise kontrollerin biraz dengesiz olması. Bu durumda oyun deneyiminize çok büyük bir etki kesinlikle yaratmıyor. Oyunun kolay seçeneğinde bile çok zor olduğunu söylemem gerekiyor. Zorluk konusunda benimle aynı kaderi paylaşan birçok kişi eminim ki olacaktır. Bunda utanılacak bir şey olduğunu düşünmüyorum. Oyunu ne kadar farklı şekilde oynayabilirim diye en az 10 farklı şekilde oynadım ama halen denemediğim bir çok kombinasyon kaldı.
Dark Quest 3 oyununu oynamaya başladığımda büyük bir önyargım vardı ama Dark Quest 3, bu yargıyı çok hızlı bir şekilde kırdı. Oyunu oynamaya devam ettikçe de şaşırmaya ve oyuna daha bir bağlanmaya başladım. Açık konuşmak gerekirse bir yerden sonra şunu da yapabilir miyim, bunu da yapabilir miyim merakı ile oyunu bir çok kez daha oynadım. Kendini çok fazla yenilemeyen bir içeriğe sahip olsa da bir noktadan sonra günümüzün nimetlerine geri dönmek istiyorsunuz. Sonuçta oynadığınız oyun eski zamanların mantığına ve dinamiklerine sahip bir bilgisayar oyunu. Açık konuşmak gerekirse bir süre sonra kendime gelmek için bir AAA oyunu oynadım.
Sonuç olarak, karşımızda özüne çok bağlı kalmış bir masaüstü oyunu var. Sunduğu devasa olasılık gerçekten oyunun en güçlü yanını oluşturuyor. Buna ek olarak savaşların sıra tabanlı olarak yapılması da oyuna kesinlikle bir heyecan katıyor. Savaşlar da zarla yapılsaymış, oyun biraz vasat kalabilirmiş. İyi ki yapmamışlar, böyle daha güzel olmuş ama kim ne derse desin Dark Quest 3, bir masaüstü oyunu ve özüne sadık kalma konusunda çok tutucu olmasından dolayı herkese hitap etmeyebilir. Masaüstü oyunu tutkunlarının bu oyunu sevme ihtimalleri çok yüksek. Hatta Dark Quest 3 oyununun farklı kitlelerden de oyuncu çekeceğini düşünüyorum ama bu oyunun herkese göre olmadığını da açıkça söylemem gerekiyor. Eğer bu tarz oyunlara kapalıysanız, uzak durun derim ama farklı şeyler denemeyi seviyorsanız, kesinlikle bir göz atın. Vaktinizin bir kısmını kesinlikle alacağına eminim.
