Ne zaman bir video oyunu, birden fazla oyun türünü birleştirmeye kalksa, benim de ön yargılarım artar. Sonuçta, tek bir türde oyun geliştirmek bile çok zorken, özellikle bütçesi çok geniş olmayan bağımsız oyunlar nasıl birden fazla türü, birden fazla ve tamamen farklı mekaniklerle birleştirebilir ki? İşte bu sorunun en iyi cevabını aslında bir süredir erken erişim seviyesinde yer alan ama 28 Haziran 2023 tarihinde tam sürüme geçiş yapmış olan Dave the Diver veriyor. Steam platformundaki satış listelerinin zirvelerinde yer alan ve birkaç milyon adet satarak, AAA seviyesindeki oyunlara taş çıkartan bu yapıt, şimdi de benim ellerimde.

Dave the Diver, yapmaya çalıştığı her şeyin en iyisini bir araya getirmeye çalışan, garip bir şekilde tatmin edici ve dengeli bir oyun deneyimi sunuyor. Mükemmel bir uyum içinde bir arada çalışan farklı türlerin ve alakalı mekaniklerin karışımı için kendimi tekrar tekrar bu oyuna geri dönerken buldum. Öyle, bırakması zor olan oyunlar sık karşıma çıkmazdı… Geliştirici ekip öyle bir deneyim sunuyor ki oyuna ara verip, yine de geri dönüp, sanki kendisini yeniden keşfetmişim gibi keyif alabileceğim bir oyun bu. İşte böylesine bağımlılık yaratabilecek bir deneyim için de gerekli olan şeyler sadece benzersiz bir oyun döngüsü ve kaliteli sunum.

Dave the Diver aslında türler arası yapısıyla basitleştirilmiş bir oyun. Bu oyunun ilk yarısı basitçe denize dalmak ve eşya toplamaktır. Oyunun ikinci yarısı ise restoran yönetimi olarak geçiyor. Her ikisinin arasında bir yerde ve hepsini birbirine bağlayan bir rol yapma oyunu temeli var. Geliştirici ekibin bu tuhaf dalış oyununu daha fazlası için geri gelmenizi sağlayacak anlamlı bir deneyime dönüştürme çabaları sayesinde bu parçaların üçü de garip bir şekilde birlikte çalışıyor. Bu sayede denizde dalış yaparken de sıkılmıyorsunuz, restoranı yönetirken de sıkılmıyorsunuz, tüm bu iki farklı oyun deneyimi birbirine bağlayan rol yapma elementlerinde de sıkılmıyorsunuz.

Dave the Diver oyununu yönlendiren şey, aksiyon benzeri iki boyutlu bir dünyada yaptığınız dalıştır. Karakterimiz etrafta yüzüyor ve çeşitli türlerde balıkları öldürüp, gizli hazineleri topluyor ve yardım arayanlar tarafından deniz altında başarması için yan görevler kabul ediyor. Oyunun bu kısmı eğlenceli; ilginç balıkları avlar, zıpkınlar ve toplarsınız, tüm bunları yaparken de yan görevlerde ilerleme kaydedersiniz. Bu da onu bir balıkçılık simülasyonundan daha fazlası yapıyor. Bu dalış deneyiminin tüm bölümleri oyunun geri kalanını ilerletmeye yardımcı oluyor. Daha önce de belirtildiği gibi, bu dengeli oynanışın bir parçası olarak sunuluyor.

Dave the Diver

Dave the Diver ile öncelikle derinliklere dalıyoruz

Dave the Diver oyununun dalış kısmında ilginç bulduğum şey, haritaların ne kadar derin olduğu ve bu alanların sunduğu balık çeşitliliğiydi. Çok ama çok uzun bir zamandır, böylesine iki boyutlu bir dünyayı keşfetmeye kendimi bu kadar kaptırdığımı hatırlamıyorum. Oyundaki haritalar, keşfetmeye devam etmek için balık yakalamaya teşvik edildiğiniz uçurumun derinliklerine kadar gidiyor. Oyun, balıkların nadirliğini alanın derinliği ile bölüyor, bu nedenle derinliklere ne kadar inerseniz, yakalamak için o kadar ilginç ve farklı balıklar buluyorsunuz. Ayrıca, yol boyunca daha iyi silahlar ve gizemli malzemeler gibi bir dizi farklı öğe bulabilirsiniz,

Tüm bunlar, oyunun bir sonraki kısmına katkıda bulunuyor. Oyuncunun keşfetmeye devam etmesi için bir neden vermek harika bir tasarım şekli, özellikle de Dave the Diver içerisinde olduğu gibi akıllıca yapıldığında… Farklı balıklar kesinlikle bir sonraki en iyi balığı bulması gereken meraklı bir ateşi körüklüyor. Yalnız, oyunun bir sonraki kısmına geçmeden önce, genel oyunun bu bölümünün oynanış mekaniğini, oynaması eğlenceli olduğu için anlamanın kolay olduğunu söylemek istiyorum. Balıkçılık şu şekilde çalışıyor: Nişan alır, ateş eder ve balık çekersiniz. Kulağa ne kadar basit gelse de, hangi balığı çekmeye çalıştığınıza bağlı olarak süreçte bazı farklılıklar olabilir.

Dave the Diver oyununun ilk aşamalarında, balıkları çekmekte zorlanabilir veya onları yakalayacak yeteneklere sahip olmayabilirsiniz. Bu, karakterimizin ekipmanını daha fazlasını yapacak şekilde yükseltmek için yan görevleri tamamlayarak ilerlediğiniz rol yapma oyunu omurgasına geri dönüyor. Oyunda ne kadar çok şey yaparsanız, daha karmaşık ve güçlü balıklar elde etmek o kadar kolay olur. Bu, karakterimizi sürekli ilerleten ve oyuncuyu daha fazlasını yapmaya iten bir tür teşviktir. Aynı zamanda mekanikler ile balığı çekemeyeceğiniz, ancak yine de birden fazla yakalama denemesinden sonra onları yakalayabileceğiniz bir ara durum var.

Bazen bir balığı kancaya takıyorsunuz, balık kaçıyor, sonra tekrar kancaya takıyorsunuz ve oyun, balığı yakalayıp, yakalayamayacağınızı belirleyen basit bir QTE anı sunuyor. Bu, oyuna iki şey yapıyor: Oyuncuya, sadece QTE çabalarıyla yakalayabileceğiniz bazı balıklar olduğunu söylerken, aynı zamanda onlara hangi balıkların bu kategoriye girdiğini belirlemek için keşfetmeye devam etmeleri gerektiğini fısıldıyor. Bu, oynanışı taze tutuyor ki bu da keşif üzerine kurulu bir oyun için harika bir şey. Geliştirici ekip, balık yakalamanın bu belirsiz ara aşamasını koyarak, oyuncunun suları keşfetmeye devam etme ihtiyacına oynuyor. Böyle bir oyun için bunu oldukça beğendim.

Dave the Diver

Daha sonra restoranımızda vakit geçiyoruz

Dave the Diver oyununda balıkları yakaladıktan sonra, onlarla yapılacak tek bir şey vardır: Doğramak ve müşterilere servis etmek! Merak etmeyin, karakterimiz bir şef değil, sadece baş garson. Gerçek şef, Bancho Sushi restoranının ambiyansına katkıda bulunan tamamen aşırı dramatik animasyon sahnelere sahip bir karakterdir. Bu oyunun özü karakterimizin müşterilere hizmet etmesi ve kısa sürelerde onların taleplerini karşılamasıdır. Karakterimiz, gündüzleri balığa çıkıyor ve geceleri ise dağıtım için malları teslim ediyor. Bu iki yarıdan oluşan bir oyun hikayesi, dengeli ve memnun edici bir şekilde sunuluyor.

Dave the Diver içerisinde, müşterileri doğru siparişle memnun etmeye ve bunu yeterli sürede yapmaya çalışıyorsunuz. Oynanış karakterimizin bir müşteri için mükemmel bir şekilde yeşil çay dökmesini, suşi tabaklarını teslim etmek için ileri-geri koşmasını ve/veya misafirlerin ardından temizlik yapmasını içerebiliyor. Zaman zaman oyunun bu kısmı karakterimizden balık avlama seferlerinden düzenli olarak menüde olmayan özel bir yemek çıkarmasını isteyecek ve bu da oyunun dalış kısmına mükemmel bir şekilde geri dönecek. Örneğin, size verilen ilk büyük görev köpekbalığı kafası çorbası yapmak. Elbette bunun için iki malzeme gerekiyor: Köpekbalığı kafası ve zeytinyağı.

Dave the Diver oyunundaki bu iki malzeme de okyanusta bir yerlerde kolayca bulunabiliyor, bu da oyunun dalış ve keşif kısmına geri dönüyor. Daha sonra malzemeleri teslim ediyorsunuz ve restoran için başka bir göreve geçiyorsunuz. Oyundaki deneyimin restoran kısmı, karakterimizin keşfettiği okyanus kadar derin. Müşterileri memnun etmek, onlara zamanında ve istek sırasına göre iyi yemek götürmek ve restoranın gelirini artıran iyi tarifler oluşturmak arasında denge kurmalısınız. Oyun aynı zamanda yeni yiyecekler araştırmanıza, sunulan mevcut yiyecekleri geliştirmenize ve mekan daha popüler hale geldikçe karakterimize yardımcı olacak işçiler tutmanıza izin veriyor.

Burada o kadar çok şey var ki, ayrı bir oyun ya da belki bir ek paket bile olabilirdi ama hepsi tek bir yerde, Dave the Diver içerisinde toplanmış. Bu oyunun oynanış departmanına getirdiği çeşitlilik inanılmaz. Bu iki oyun bölümünü birbirine bağlayan karmaşık omurga, yükseltme sisteminin nasıl çalıştığıdır. Karakterimize daha fazla ekipman yükseltmek için daha fazla para kazanmalısınız. Ekipmanı yükseltmek, karakterimize daha derin dalmak, daha büyük balıkları avlamak ve/veya su altında daha uzun süre kalmasını sağlamak gibi fırsatlar sunar. Tüm bunlar, kahramanımızın görev almasıı, insanlarla konuşmasını ve ekipmanı yükseltmesini sağlayan bir telefon üzerinden yapılıyor.

Dave the Diver

Dave the Diver, paniğe çok yükleniyor

Dave the Diver içerisindeki bu şeylerin herhangi birini yapmak için para kazanmanız gerekiyor; karakterimiz için sınırları zorlayan şey sadece tecrübe puanı değil. Para kazanmak için tuhaf yan görevler üstleniyorsunuz. Bu yan görevler arasında nadir bir deniz kabuğu seti bulmak, denizyıldızı toplamak, bölgeden kaçan balıkları kovmak veya dev bir mürekkep balığı tarafından tuzağa düşürülmüş bir su altı uygarlığını keşfetmek yer alabilir. Bunlar gayet eğlenceli. Bu yan görevleri ilerletmek veya tamamlamak, karakterimizin hayatında yeni fırsatlar ve yükseltmeler yaratıyor. Bu yükseltmeler restoranın işini doğrudan etkiliyor ve oyunun daha da uzamasına yardımcı oluyor.

Karakterimizin dalış maceralarının Dave the Diver içerisinde bu kadar büyük ve derin olması çılgınca. İlerledikçe her şeyin ne kadar karmaşık hale gelebileceğinden bahsetmiyorum bile. Bu oyunu oynamaya devam etmek için suyun üstünde ve altında pek çok nedeniniz var ve bunların hepsi çok iyi düşünülmüş bir RYO omurgası sayesinde. Tüm bu güzelliklerle birlikte, ne yazık ki oyun kusursuz değil. Mesela zıpkın filan ateşleme her zaman doğru çalışmıyordu. Karakterimiz, bir balığa mızrak fırlatmaya hazır olduğunda, gerekli düşmeye basılı tutmam, atış hizasını ayarlamam ve ardından kumandadaki bir diğer tuş ile ile mızrağı ateşlemem gerekiyordu.

Panik halindeyken bu üç adımı da yapmak neredeyse imkânsız. Neden panik yapayım ki? Bir testere balığı ya da köpek balığının harekete geçme zamanının geldiğine karar verip sizi su altında hırpalamaya başlaması hiç eğlenceli değil. Bu darbeler karakterimizin değerli oksijenini götürüyor ve çok derindeyse bilincini kaybetmesine neden olabiliyor. Bu olduğunda karakterimizin topladığı malzemelerin çoğu kayboluyor; sadece bir ögeyi tutabiliyoruz yanımızda. Oyunun bu şekilde sizi paniğe itmesi biraz rahatsız edici ve oyunda karakterimiz ile savunmak çok kolay değil. Oyuna harcadığım saatlerin büyük bir kısmını panik ile geçirdim.

Dalış sırasındaki panik, oyunun size verdiği bir meydan okuma. Restorana hazırlık olarak balıklarınızı ve mallarınızı teslim etmek için bir noktada güvenli bir şekilde yüzeye çıkmanız mı, yoksa keşfe devam edip, yeni ve harika şeyler aramaya devam etmeniz mi gerektiğini anlamaya çalışmak tam bir muamma. Bu bir oyuncunun kararı ve keşfin genel zorluğuna katkıda bulunuyor. Yine de panik yapmaktan nefret ediyorum. Dave the Diver, gerçekten görülmeye değer bir şey. Oyunda keşif, koleksiyon, yan görevler, bir RYO omurgası ve bir restoran simülasyonu bulunuyor ve bunların hepsi güzel bir şekilde dengelenmiş ve birbirine bağlanmış.

Dave the Diver
Olumlu
Keşif, yönetim ve rol yapma ögeleri kusursuz bir şekilde birleştiriliyor.
Su altında da, üstünde de tamamen eğlenceli ve ilgi çekici bir deneyim sunuluyor.
Keşif çok güzel bir şekilde ödüllendiriliyor; risk hiçbir zaman eksik olmuyor.
Anlatılan hikaye ilgi çekici ve gördüğünüz ara sahneler de iyi anlamda abartılı.
Görsel tasarımı, sesleri ve müzikleri tek kelime ile şahane.
Olumsuz
Her an sanki panik dolu geçiliyor; bu hisse çok yükleniyor oyun. An an rahat saniyeler yaşatılabilirdi.
10

Etiketler: