Death Stranding, 2019 senesinde PlayStation 4 için, 2020 senesinde de PC için çıkmıştı. 2021 senesinde ise bu oyunun tamamen geliştirilmiş ve yenilenmiş olan PlayStation 5 versiyonunu gördük. Hideo Kojima, bu isme karşı çıkmış olsa bile bahsi geçen yapıt, Death Stranding: Director’s Cut adı altında bizlere sunuldu. Aslında bu oyun, ilk çıkışını gerçekleştirdiği zaman bayağı bir eleştirilmişti. Bazı oyuncular, bu oyunun basit bir kargo simülasyonundan farksız olduğunu düşünmüştü. Bazı oyuncular ise Hideo Kojima tarafından sunulan deneyime bayılmıştı; kargo ve yürüme simülasyonundan daha fazlasını görmüştü.
Death Stranding oyununu ben de kesinlikle çok sevmiştim. Anlatılmaya çalışılan hikaye bayağı bir karışık ve zaman zaman ekstrem seviyelerde çılgın olsa bile en azından benim adıma mükemmeldi. Oynanış da tam bana hitap ediyordu. Doğada yürümek, zorluklarla başa çıkmak, zaman zaman korku ögelerinin işin içine girmesi ve çok daha fazlası beni oldukça memnun etmişti. Bu oyunu, PlayStation 4 Pro konsolumda 50-60 saat kadar oynadıktan sonra bırakmıştım ve daha sonra da hiç geri dönmemiştim. Kendi adıma konuşayım, benim için oyunlara geri dönmek çok zor oluyor. Kendimi bir anda deneyimin içinde kaybolmuş gibi hissediyorum.
Her şeyden önce Death Stranding: Director’s Cut hakkında olumsuz bir yorum yapmam gerekiyor. Ghost of Tsushima: Director’s Cut oyunu çıktığı zaman, PlayStation 4 konsoluna ait kayıt dosyalarını, hızlı ve kolay bir şekilde oyunun PlayStation 5 versiyonu kendisine uygun bir şekilde çevirebiliyordu. Yani, oyunun eski nesil sürümünü indirip, oradan kayıt dosyasını buluta yükleyip, sonra yeni nesil versiyonu açıp, dosyayı çevirme yoktu. Direkt olarak eski nesle ait kayıt dosyasını alıyorsunuz, oyunun PlayStation 5 versiyonunun içine koyuyorsunuz, oyun hızlı bir çevirme işlemi yapıyor ve kaldığınız yerden devam ediyorsunuz.
Death Stranding: Director’s Cut ise böyle değil. Bu oyundaki kayıt dosyasını aktarmak için öncelikle oyunun PlayStation 4 versiyonunun tamamını indirmeniz gerekiyor. Ondan sonra oyunun içerisinde bir terminale ulaşıp, kayıt dosyanızı sunuculara aktarıyorsunuz. Ondan sonra oyunun PlayStation 5 versiyonunu açıp, sunuculardan kayıt dosyasını çekiyorsunuz. Burada beni rahatsız eden ekstra adım, kayıt dosyasını yükleyebilmek için oyun içinden terminale ulaşmak. Yani, oyunu eğer bölümün bir ortasında bıraktıysanız, teslimat terminaline geri dönmeniz gerekiyor. Böyle bir şeye gerçekten gerek var mı? Ana menüden aktarım yapsak, olmuyor muydu?
Death Stranding: Director’s Cut, yeni olarak neler sunuyor?
Death Stranding: Director’s Cut oyununun PlayStation 5 versiyonunun içerisinde aslında bolca yeni içerik bulunuyor. Ben, oyuna kaldığım yerden devam etmeyi tercih ettim ama yapılan yenilikler ve iyileştirmeler, sadece yeni içeriklerden ibaret olmadığı için siz oyuna tamamen sıfırdan başlayabilirsiniz ve eminim ki daha zevkli bir deneyim elde edebilirsiniz. Malum, bu oyunu eski nesil konsollarda 30 FPS olarak oynamıştık. PlayStation 5 konsolunda ise sunulan deneyim 4K/60 FPS oluyor. Çözünürlüğü geçtim, oyunun 30 FPS yerine 60 FPS olarak çalışması bile inanılmaz büyük bir fark yaratıyor; deneyiminizi olumlu etkiliyor.
Death Stranding: Director’s Cut, 4K/60 FPS olarak çalışırken, performans modunu aktif ediyor. Bu sayede, 60 FPS olarak performans veriliyor ama çözünürlük her zaman 4K olmuyor. Eğer gerçek bir 4K çözünürlük deneyimi isterseniz, çözünürlük modunu aktif edip, 4K/30 FPS şeklinde bir deneyim yaşayabiliyorsunuz. Geniş ekran tipinde monitörlere sahipseniz de oyun 21:9 oranına kadar destek veriyor. Tabii bu sırada PlayStation 5 konsolunun SSD parçası da etkili bir şekilde kullanılıyor ve oyun oldukça hızlı bir şekilde yükleniyor. Anlık yüklemeler henüz yok, yine birkaç saniye bekliyorsunuz ama eski nesil versiyona göre ciddi anlamda büyük bir iyileştirme bu.
Tüm bunların haricinde, PlayStation 5 konsolunun diğer özelliklerine de destek veriliyor. Mesela, destekli kulaklık veya televizyon hoparlörüne sahipseniz, üç boyutlu ses teknolojisini aktif edebiliyorsunuz. Bunun yanında, DualSense üzerinden de uyarlanabilir tetik direnci ve dokunsal geri bildirim sunuluyor. Belki artık elimin böyle özel desteklere alışmasından mıdır, bilemiyorum ama Death Stranding: Director’s Cut oyununun DualSense üzerinden çok da özel bir şeyler yaptığını hatırlamıyorum. Yani, oyun tabii ki DualShock 4 ile karşılaştırıldığı zaman çok daha gerçekçi bir his veriyor ama aynı zamanda çok özel bir destek de verilmiyor.
İçerik tarafında ise Death Stranding: Director’s Cut; yakın dövüş için daha fazla animasyon, taşıma görevleri için rekabetçi sıralama sistemi, hikayeyi uzatan yeni ana görevler, yeni silahlar, yeni araçlar, yeni düşman tipleri, poligon özelliği, yarış pisti ve çok daha fazlası ekleniyor. Bu içeriklerin tamamı, oyunun içine iyice entegre ediliyor ve ana oyunun bir parçası gibi hissettiriyor. Hikaye görevlerinin zamanla açılması, yarış pistleri için malzeme toplama gereksinimleri, yeni araçlar ve çok daha fazlası sanki ilk günden beri bu video oyununda yer alıyormuş gibi bir his uyandırıyor bende. Bu da aslında içeriklerin başarılı entegre edildiğini gösteriyor bana.
Kargo taşıma stratejilerinizi değiştirmeye hazır mısınız?
Death Stranding: Director’s Cut ile sunulan yeni yardımcı ögeler sayesinde deneyiminizi bir tık daha iyileştirebiliyorsunuz. Mesela, Maser Gun isimli yeni bir silah, elektrik şoku sıkıyor ve düşmanlarınızı sersemletmek için kullanabiliyorsunuz. Eğer oynanış sırasında insanları öldürmek yerine bayıltmayı seçiyorsanız, Maser Gun inanılmaz bir silah. Ayrıca bu silahı elde ettiğiniz zaman poligon da açılıyor ki kendisi de yeni bir içerik. Poligonda hem oyundaki tüm silahları serbest bir şekilde deneyebiliyorsunuz, hem de sayıca oldukça fazla olan antrenman görevlerine girip, sıralama tablolarında diğer oyuncularla yarışabiliyorsunuz.
Maser Gun ile birlikte Destek İskeleti de oyuna ekleniyor. Death Stranding: Director’s Cut içerisinde en sevdiğim oynanış ögeleri olan iskeletler, bu Destek İskeleti ile tekrar canlanıyor. Destek İskeleti, taşıdığınız yükü hafifletiyor ve daha rahat hareket etmenizi sağlıyor. Bu da özellikle uzun mesafe yollarda ve hızlı gitmeniz gerektiği zaman çok işinize yarıyor. Yarış pisti ise ayrı bir güzellik. Bu pist, tarlanın yakınlarında bulunuyor ve diğer tüm açık dünya yapıları gibi malzemeler kullanılarak oluşturulması gerekiyor. Yapıyı tamamladığınız zaman ise farklı arabalar kullanarak, pistlerde yarışıp, yine sıralama tablolarında diğer oyunculara meydan okuyabiliyorsunuz.
Bahsetmiş olduğum tüm bu içerikler, oyunun üçüncü bölümüne kadar filan açılmış olacak. Ondan daha sonra da kargo mancınığı yapabileceksiniz. Evet, yeni bir açık dünya yapısı olan kargo mancınığı ile taşıdığınız kargoları uzun mesafelere fırlatıp, paraşüt ile iniş yapmalarını sağlayabiliyorsunuz. Bu sayede de yağmur bölgelerinden veya düşmanlarınızdan filan kargoları korumuş oluyorsunuz. Açıkçası, bana güncellemenin en gereksiz içeriği bu gibi göründü ama yine de kendisinin var olması hoş bir şey. Ben, kargodan ziyade kendimizi o mancınık ile fırlatmayı daha çok isterdim. Bu oyuna da yakışırdı açıkçası.
Yıkık Fabrika ise tahmin ediyorum ki bu güncellemenin en önemli içeriği. Kendisi, oyunculara yeni bir oyun alanı, yeni düşmanlar ve yeni hikaye ögeleri sunuyor ama tüm bunlar, kesinlikle bir genişletme paketi veya ek paketi tadında değil. İçerik oldukça küçük, sadece birkaç görev var ve hikaye ögeleri de minimum seviyede. Bu durum beni biraz hayal kırıklığına uğrattı ama bunun da suçlusu benim; nedendir bilmiyorum ama sanki oyunun hikayesi ciddi anlamda genişleyecek şeklinde beklemeye başlamıştım. Yalnız bu yönde hiçbir açıklama yapılmamıştı. Zıplama rampaları, ince köprüler, robot yardımcı ve yeni kişiselleştirme ögeleri de sizi bekliyor.
Death Stranding: Director’s Cut ile daha kaliteli bir maceraya atılıyoruz
Death Stranding: Director’s Cut, bu oyunun gerçekten ihtiyacı olan bir sürüm gibi görünüyor. Çözünürlük ve iyileştirilen görsellikler bir yana, oyunun sadece 60 FPS olarak çalışması bile ciddi anlamda büyük bir fark yaratıyor. Sizler, böyle akıcı bir deneyimle, birbirinden zorlu bölgelerde teslimat yapmaya çalışırken, hem oynanış anındaki yenilenen görselliklerle, hem de kalitesi arttırılan sinematik sahnelerle hoş bir görsel sunum elde ediyorsunuz. 4K gibi bir çözünürlüğün hedefleniyor olması ise güzel bir netlik sunuyor. Tüm bu başarılı sunumu da kısalan yükleme süreleri, DualSense üzerindeki destekler ve çok daha fazlası, olumlu bir şekilde destekliyor.
Daha önce Death Stranding oyununu oynadıysanız ve şimdi de Death Stranding: Director’s Cut oyununa tekrar, sıfırdan başlayacaksanız, sizi gerçekten müthiş bir deneyim bekliyor olacak. Eğer bu oyunu uzun bir zamandır oynamadıysanız ve oyunun PlayStation 5 versiyonunda kaldığınız yerden devam etmek istiyorsanız, deneyime alışmanız biraz zaman alabilir. Hideo Kojima, çok kompleks bir oyun sunuyor ve seneler önce ne yaptığınızı hatırlamak biraz zor olabilir. Şahsen bu benim yaşadığım bir deneyimdi. Ben oyunları 1’den fazla kez oynamayı sevmiyorum ama sevsem, kesinlikle bu deneyime sıfırdan, tekrardan başlardım.
Death Stranding: Director’s Cut oyununa şöyle bir geri dönüp, baktığım zaman sadece iki tane kritik problem görüyorum. Bunlardan ilki, kayıt dosyası aktarma sırasında oyuncuların karşısına çıkartılan zorluk. Yalnız, oyuna sıfırdan başlamak istiyorsanız, bu zorluğu zaten es geçebiliyorsunuz. İkinci zorluk ise oyuna geri dönmenin çok zor olması; özellikle de bu oyunu çıkış döneminde oynadıysanız, neyin ne olduğunu hatırlamak en azından benim için inanılmaz zordu. Yine bu problemi de oyuna sıfırdan başlayarak es geçebilirsiniz. Onun haricinde; yeni içerikler, yeni sinematik sahneler ve daha fazlası ile kaliteli bir oyun deneyimi yaşatılıyor.
Daha birkaç ay önce karşımıza Ghost of Tsushima: Director’s Cut çıktı. Açıkçası, o yeni nesil versiyonunda sunulan deneyim neredeyse kusursuzdu; yepyeni bir genişletme paketi bile sunuluyordu oyunculara. Death Stranding: Director’s Cut ise ondan bir adım geriye atıyor kendisini ve yeni nesil güncellemelerinin yanında, daha ekstra ve boş görünen içerikler sunuyor; özellikle de oyuna sıfırdan başlamazsanız. Zaten oyunu bitirdikten sonra kargo mancınığını filan kullanmak için pek bir sebebiniz olmuyor. Yıkık Fabrika gibi yeni içerikler de benim beklentimin altında kaldı. Yine de bu yeni nesil versiyonunu herkese, gönül rahatlığı ile önerebilirim.