Aşık olduğum video oyunu markalarından bir tanesi, kesinlikle Destiny. Ben bu marka ile 2013 senesinde tanıştım ve o zamandan beri de hem severek oynuyorum, hem de oynamadığım zamanlarda severek takip ediyorum. Her oyuncu gibi benim de bu oyunu bıraktığım dönemler olmuştu ve internet sitemi takip ediyorsanız, 10. sezon ile oyuna geri dönmüş olduğumu da biliyorsunuz demektir. Şu anda Destiny 2 oyununu 10. sezondan beri aralıksız bir şekilde, birkaç ufak tatil ile oynuyorum ve şimdi de bu oyunun en heyecan verici anlarından bir tanesine tanıklık ediyorum: Beyond Light.

Destiny, bir marka olarak birçok oyuncuya göre basit bir nişancı oyunu gibi görünebilir. Hikayeye önem veren insanlar, bu oyunda hiçbir hikayenin olmadığını düşünebilir ama aslında durum hiç de öyle değil. Bence bu marka, bugüne kadar hazırlanmış en ilgi çekici ve en derin evrenlerden birine sahip. Hikaye tarafındaki tek problem, en ilgi çekici olayların arka planda, sadece yazı duvarları ile anlatılıyor olması; daha basit seviyedeki olayların ise oyunun içerisinde işleniyor olması. Destiny 2 oyununu aktif olarak oynuyorsanız, bu oyunun ne kadar zengin bir hikayeye sahip olduğunu biliyorsunuz demektir.

İşte bu zengin hikayede, The Light tarafı ile The Darkness tarafının savaşı her geçen gün yaklaşıyordu. Beyond Light isimli, Destiny 2 oyununun üçüncü genişletme paketi ile de bu savaşta çok önemli bir adım atılıyor. Aslında, bir önceki genişletme paketi olan Shadowkeep, piramitleri bizlere tanıştırmıştı. Sezonlar boyunca da bu piramitlerden gelen hediyeleri kabul etmiştik. Şimdi ise The Darkness, Beyond Light aracılığı ile en büyük hediyelerden bir tanesini veriyor: Statis. Destiny serisine 2013 senesinden beri ilk defa bir hasar elementi, Statis adı altında bu genişletme paketi ile ekleniyor.

Bahsetmiş olduğum Statis, çok büyük önem taşıyor; kendisi The Darkness tarafının güçlerinden bir tanesi. Yani, The Light nasıl Solar, Arc ve Void güçlerine sahipse, The Darkness da Statis gücüne sahip. Mutlaka karanlığın iki farklı gücü daha var ama onlar The Witch Queen ve Lightfall ile tanıtılacaktır diye düşünüyorum. Şimdilik, elimizde Statis, Cosmodrome ve Europa bulunuyor ki tüm bunlar bile Beyond Light isimli genişletme paketini, Shadowkeep isimli içeriğin önüne atıyor, Forsaken ile de neredeyse eşdeğer seviyeye çekiyor benim gözümde. Peki, bu nasıl bir genişletme paketi?

Destiny 2

Destiny 2, öncelikle temelini iyileştiriyor

Destiny 2: Beyond Light için hazırladığım bu inceleme yazımı, birçok farklı bölüm altında sizlere okutmayı planlıyorum. Bu bölümlerde öncelikle genişletme paketinin temel oyuna olan etkisinden bahsedeceğim. Ondan sonra da iki farklı bölümde, oyuna eklenen iki farklı oynanabilir alana değineceğim. Tabii bunları yaparken, bölümlere ait içeriklerden ve hikayelerden de bahsedeceğim. Yalnız, genişletme paketi ile başlamış olan sezon, inceleme yazıma dahil olmayacak; Season of the Hunt isimli 12. sezonu, bundan birkaç ay sonra, sezon tam da bitmek üzereyken inceleyeceğim.

Öncelikle, Beyond Light ile oyuna gelmiş olan iyileştirmelere filan değinmek istiyorum. İnceleme yazımı tam bir güncelleme notuna çevirmeden, şunu söyleyebilirim ki Destiny 2 oyununa bu genişletme paketi ile onlarca, belki de yüzlerce iyileştirme ve değişiklik geliyor. Bu sayede de genel oyun deneyimi, Shadowkeep dönemine göre ciddi anlamda iyileşiyor. Bu noktada aslında çok fazla şey öne çıkıyor ama benim en çok dikkatimi çekenler, Ghost için gelen mod desteği, her Sparrow için gelen hızlı ortaya çıkartma özelliği ve istediğin içeriği yapıp, sezonluk silahı alma gerçekten çok iyi.

Ghost için gelen mod desteği sayesinde artık o çok sevdiğimiz ışığımız, Masterwork seviyesine çıkıyor ve farklı kategorilerde modlar alabiliyor. Bu mod desteğinin gelmesi sayesinde kozmetik açıdan istediğiniz tasarımı seçip, istediğiniz modları ekleyebiliyorsunuz. Bu da Ghost tarafında nihai seviyede özgürlük sunuyor benim gözümde. Sparrow dediğimiz araçlar da artık anında ortaya çıkma özelliğine sahip. Yani, onlar için de Sparrow veya Ghost üzerinde mod aramamıza gerek kalmıyor. Sezonluk silahlar da Strike, Gambit ve Crucible içeriklerinden birinde yapılıyor; ödül değişmiyor.

Tüm bunların haricinde, oyunun yenilenen ve koyu bir renk alan ara yüzü de benim çok hoşuma gitti. Ayrıca bu özelliğin, Beyond Light gibi bir genişletme paketi ile gelmesi de manidar oldu. Sonuçta, bu genişletme paketi ile artık karanlık tarafın güçlerini kullanıyoruz. Ayrıca, artık günlük standart içerikleri oynarken, rastgele de olsa kendi ortalama gücümüzden daha yüksek eşya elde etme şansımız bulunuyor. Eskiden, sadece haftada belli sayıda bunları elde edebiliyorduk ve Prime Engram da bir süre sonra işe yaramaz oluyordu. Şimdi ise rastgele bir şansla, gücünüzü yükseltebiliyorsunuz.

Destiny 2

Bu oyunu hiç daha hızlı çalışırken görmemiştiniz

Destiny 2 oyununa Beyond Light ile sayısız iyileştirme geldi ve bunların çoğu, ben de dahil olmak üzere birçok oyuncu tarafından merakla bekleniyordu. Hatta, bu genişletme paketinin önde kalacağı 1 sene boyunca daha da fazla ve önemli iyileştirme oyuna gelecek. Durum böyle olunca da aslında genişletme paketinin içeriklerini bir kenara atıp, sadece iyileştirmelere bile ciddi anlamda heyecanlanabiliyorsunuz. Diyelim ki genişletme paketini almadınız, sezonluk içerikleri de satın almadınız; yine de tüm bu iyileştirmeler sayesinde çok daha sağlıklı bir oyun deneyimi yaşayacaksınız.

Destiny 2 oyununa Beyond Light ile gelen en büyük iyileştirme ise aslında içerik silme oldu. Bu genişletme paketi ile oyundan dört farklı gezegen, sayısız içerik, bolca çöp, maceralar ve daha fazlası silindi. Bunun sonuçlarından biraz sonra bahsedeceğim ama öncelikle şunu söylemek istiyorum: Destiny Content Vault dediğimiz bu özellik, bence kesinlikle Destiny 3 oyununda alacağımız yeniden başlatmaydı. Yani, Activision hala işin içinde olsaydı, Beyond Light aslında serinin üçüncü oyunu olacaktı. İlk oyundan ikinci oyuna geçtiğimiz zamanki sıfırlama gibi, üçüncü oyuna geçerken de bir sıfırlama yaşanacaktı.

İşte bu sıfırlama, bence Beyond Light ile gelen Destiny Content Vault oldu. Zaten, Bungie bile Beyond Light, The Witch Queen ve Lightfall isimli genişletme paketlerinin bir üçleme olacağını belirtti. Bunlar da aslında Activision şirketinin orijinal planına göre Destiny 3 oyununun hayatı olacaktı. Lightfall isimli genişletme paketi çıktıktan 1 sene sonra ise dördüncü oyun çıkacaktı veya anlaşma tamamen bitecekti. Tabii ki ben bunu bir problem olarak görmüyorum. Bence oyundan bu içeriklerin çıkartılması çok güzel oldu; oyun ciddi anlamda hızlandı. Ben sadece yapmış olduğum bir gözlemi sunmak istedim.

Bu arada, oyun hızlandı dedim ama gerçekten hızlandı. Ben açıkçası bu içeriklerin kaldırılmasının sonucunun bu kadar büyük olacağını hiç düşünmüyordum ama eskiden 5 dakikada açılan bu oyun, şimdi 3 dakika civarında açılıyor; gezegenler çok daha hızlı yükleniyor, envantere hemen ulaşabiliyoruz ve genel anlamda oyun daha stabil duruyor. Bu arada, ben henüz yeni nesle de geçmedim; oyunu PlayStation 4 Pro konsolundan oynuyorum ve hız konusunda kendimi bir anda yeni nesilde zannettim. Oyun bu kadar hızlanmıştı içerikler silindikten sonra. Bu da muhteşem bir şey.

Destiny 2

Destiny 2, bizleri biraz geçmişe götürüyor

Destiny 2: Beyond Light ile yapılmış iyileştirmelerden bahsettim ve bu konu altında gerçekten memnun olduğumu belirttim. Şimdi ise sırada, genişletme paketi ile oyuna eklenen ilk bölge olan Cosmodrome var. Cosmodrome, serinin ilk oyununun ana bölgelerinden biriydi ve birçok insanın da daha alfa ve beta dönemlerinden ilk tanıştığı alandı. Şimdi ise bu alan bizim karşımıza ikinci oyunda çıkıyor. Yalnız, bu alanın oyuna eklenme sebebi sadece New Light tarafındaki deneyimi arttırmak. Bu oyuna gelen yeni oyuncuların geçen seneki deneyimi ciddi anlamda kötüydü; Cosmodrome, bunu iyileştiriyor.

Destiny Content Vault ile oyunun ilk senesindeki neredeyse tüm içerikler silindi. Bu içerikler arasında oyunun orijinal hikayesi de vardı. İçerikler silinince, oyunculara yeni bir başlangıç gerekiyordu. Bungie de bunu bir fırsat bilip, Cosmodrome ile çok daha öğretici, çok daha sakin, çok daha düzenli bir yeni oyuncu deneyimi sunuyor. Ayrıca bu deneyim ile oyunun kadrosuna Han Shaw diye yeni bir karakter de ekleniyor. Bu arada, Cosmodrome tarafında şimdilik bahsedecek pek bir şey bulunmuyor. Sadece ilk oyunun birinci senesinden orijinal harita ve tek bir Strike bulunuyor.

Bungie, 2020 ve 2021 seneleri boyunca Cosmodrome için yeni içerikler ekleyeceğini resmi olarak açıklamıştı. Bu da demek oluyor ki bahsi geçen bölge, Destiny 2 oyununun temel alanlarından bir tanesi olacak. Bu da kesinlikle güzel bir şey ama en azından şimdilik, Cosmodrome için heyecanlanacak hiçbir şey bulunmuyor. Bu bölge sadece hoş bir nostalji yaşatıyor ve ondan sonra da oraya hiç uğramıyoruz. Ben açıkçası Season of the Hunt ile alakalı içeriklerin orada geçeceğini hayal ediyordum ama o içerikler de genel olarak 1’den fazla alana yayılmış olacak gibi duruyor.

Ben bu noktada çok ufak bir şey söylemek istiyorum. Cosmodrome alanını bu oyunda görmek çok güzel ama eğer burası sadece New Light için eklendiyse, bu alanı eklemeden de güzel bir deneyim oluşturmak mümkün değil mi? Yani, The Witch Queen karşımıza çıkana kadar bu alan, oyun sonu içeriklerde görünmeyecekse, her oyuncunun sürekli ziyaret etmek isteyeceği bir alan olmayacaksa, sadece birkaç sene içerisinde Cosmodrome da problem oluşturacaktır, fazlalık olacaktır Destiny 2 oyununun içinde. Yalnız, bu sadece benim aklımdan bir anda geçen, küçük bir yorumdu.

Destiny 2

Jüpiter’in ikinci uydusu da bizleri geleceğe götürüyor

Beyond Light isimli genişletme paketinin en büyük özelliklerinden bir tanesi, Europa. Jüpiter’in ikinci uydusu olan Europa, Destiny 2 oyununun yeni alanı olarak karşımıza çıkıyor. Buranın oyuna eklenmesi ile birlikte oyun sonu içerikler, Ay’dan kaldırılıyor ve Europa tarafına taşınıyor. Tabii bu çok da şaşırılacak bir şey değil; Bungie ekibinin her sene yaptığı bir şey oyun sonu içerikleri en güncel bölgeye taşımak. Buranın en büyük özelliği, EDZ kadar büyük ve içerik dolu olması. Yani, Cosmodrome kadar boş bir alan değil Europa ki zaten böyle olması da şaşırtıcı bir şey değil.

Europa, Beyond Light ile oyunculara anlatılan hikayenin tamamını içerisinde bulunduruyor ve oyuncular, The Darkness tarafının davetiyle gittiği bu uyduda Statis adı verilen gücü keşfediyor. Tabii bu gücü ilk keşfeden biz değiliz. Bu yüzden de gücü etkisiz hale getirmek için Eramis ile savaşıyoruz. Kendisi ve grubu, Statis isimli gücü bizden önce elde ettiği için The Light tarafından verilen güçleri kullanarak, onlarla savaşmamız zor oluyor. Bu yüzden de Statis ile savaşmak için Statis kullanmamız gerekiyor. Böylece de Destiny 2 oyunundaki karakterimiz, resmi olarak The Darkness ile de anlaşma yapıyor.

Destiny 2 oyununun Beyond Light ile sunulan hikayesini sizlere çok detaylı bir şekilde anlatmak istiyorum; sürprizler filan ilk defa oyun içerisinde yaşatılmalı, bir incelemeden okunmamalı ama gönül rahatlığı ile şunu söyleyebilirim ki Beyond Light, hikayesini Forsaken kadar etkili bir şekilde anlatmayı başarıyor. Yalnız, benim dikkatimi çeken şey hikayede Variks ve Exo Stranger karakterlerinin ön plana çıkması oldu. Daha önce yayımlanan videolarda sanki The Drifter ve Eris Morn da ön planda olacak gibi görünüyordu. Bu duruma heyecanlanmıştım ama ne yazık ki öyle olmadı.

Bu arada, hikayenin uzunluğu da bana gayet güzel geldi. Oyuncular, Forsaken ve Shadowkeep ile anlatılan hikayelerin çok kısa sürdüğünü söylemişti. Forsaken bence güzeldi ama Shadowkeep gerçekten çok kısa hissettiriyordu ve hikaye tam ilginç bir noktaya geldiği an bitiyordu. Beyond Light ise kesinlikle öyle değil. Hikaye, aslında ikiye ayrılıyor. İlk bölümde Eramis ile olan savaşımız, ikinci bölümde ise o savaşın sonrası hakkında hikaye görevleri oynuyoruz. Bazı oyuncular, ilk bölümü bitirip, hikayenin kısa olduğunu belirtiyor ama ikinci bölüm de ana hikayeye ait ve uzun bir deneyim sunuluyor.

Destiny 2

Destiny 2, bizleri The Darkness ile buluşturuyor

Destiny 2: Beyond Light, temel oyuna öncelikle dev gibi bir alan ekliyor. Bu alan ise tabii ki Europa. Ardından da yepyeni bir güç ve hasar elementi olan Statis ile tanışıyoruz. Statis; Solar, Arc ve Void gibi işlemiyor. Bunun sebebi ise kendisinin hazır bir yetenek ağacına sahip olmaması. Anlatılan hikaye boyunca Statis gücünü kontrol etmeye çalışıyoruz ve en sonunda da kontrolü ele geçirince, gücümüze güç ekleyebiliyoruz. Bu güçler, üç farklı özelleştirme kategorisinde geliyor ve her kategoriyi ayrıca düzenleyebiliyoruz. Yani, The Light ile alakalı olan güçlerdeki sistem gibi ilerlemiyor hiçbir şey.

Statis, böyle bir özgürlük sununca da açıkçası Solar, Arc ve Void gibi güçlere geri dönmenin çok zor olduğunu düşünebilirsiniz. Açıkçası ben de böyle düşünüyordum ama Destiny 2 oyunundaki tek karakterim Warlock ve bu sınıf için gelen temel Statis gücünü ben yeterli bulmadım. Mutlaka özelleştirmeler ile kendisi birkaç tık ileri gidebiliyordur ama yine de ben Statis elementini şu anda Warlock için Solar elementinin altında görüyorum. Bu güçsüzlüğün en temel sebebi ise direkt olarak nihai yetenek ve diğer ufak üç yeteneğimizin de çok uzun zaman sonra doluyor olması.

Bu arada, yine diğer üç elemente göre Statis, bambaşka bir oynanış mantığına hitap ediyor. Destiny 2, bu genişletme paketi ile alan kontrolüne bir anda önem vermeye başladı. Yani, normalde karşınıza bir bölgede 5-10 düşman çıkıyorsa, şimdi hemen öldürülebilen 15-20 düşman çıkıyor. Burada da alan kontrolü yapabilmek gerekiyor ve onu da en iyi Statis yapıyor. Ayrıca, yine bu elementin mantığı önce dondurup, sonra parçalamak. Yani, diğer üç element gibi anında hasar verilmiyor çoğu zaman. Bu da aslında Statis elementini bambaşka bir deneyim sunan hale getiriyor.

Statis, zaman zaman bana güçsüz geliyor ama senelerdir neredeyse birbirinin kopyası olan Solar, Arc ve Void ile bu oyunu oynadığım için şimdi yepyeni bir mantıkla hazırlanan Statis, benzersiz görünüyor. Tahmin ediyorum ki The Witch Queen ve Lightfall da bu oyuna 1’er tane daha The Darkness ile alakalı element ekleyecek ve Lightfall, yine tahmin ediyorum ki The Light ile alakalı elementlerin oyundan kaldırıldığı genişletme paketi olacak. Bungie, yenilenen mantıkla üç farklı element sunarken, arka planda Void, Arc ve Solar da onlar gibi iyileştirilip, daha sonra geri dönecektir.

Destiny 2

Warlock, uzay evsizi gibi görünmeye devam ediyor

Destiny 2 gibi bir video oyununda tabii ki en önemli olan şey, ganimettir. Beyond Light ile de oyuna aslında yeni ganimetler ekleniyor. Yalnız, oyundan çıkartılan ve işe yaramaz hale getirilen ganimetlere baktığımız zaman, yeni gelen silahlar ve zırhlar ne yazık ki ihtiyacı karşılamıyor. Yani, hem genişletme paketine ait olan setler, hem de sezonluk setler bana pek yeterli gelmedi. Özellikle genişletme paketinin kendisine ait olan silahları filan çok sevdim. Hepsi güzel görünüyor, kaliteli hissettiriyor ve hoş sesler çıkartıyor ama zırh setleri yine Warlock tarafı için çok berbat.

Destiny oyununda Warlock için hazırlanan zırh setlerine bakıyorum, bir de Destiny 2 oyununun setlerine bakıyorum ve hayretler içinde kalıyorum. Silahlar ne kadar güzelse, Warlock için gelen zırh setleri de bir o kadar kötü. Tabii yeni eklenen ganimetler hakkında söylenebilecek olumlu şeyler de var. Mesela, yeni egzotik silahlar ve zırhlar, artık rastgele olarak elde edilemiyor. Bazılarını belli görevlerle alıyoruz, bazıları da belli içeriklerden düşüyor. Yani, artık ganimet havuzundan yeni egzotik parça düşürmek diye bir olay kalmıyor. Tabii bu durum, benim o parçalara ulaşmamı da zorlaştırıyor.

Destiny 2 oyununun 11. sezonunda gerçekten egzotik denebilecek, benzersiz deneyimler yaşatan egzotik silahlar eklenmişti oyuna. Ben de dahil olmak üzere birçok oyuncu bu silahlara bayılmıştı. Aynı gelenek, Beyond Light ve Season of the Hunt ile de devam ediyor. İki içerik setinde de oyuna eklenen egzotik ganimetler, gerçekten egzotik gibi hissettiriyor ve oyun deneyimini ciddi anlamda değiştiriyor. Dediğim gibi ganimet konusunda beni rahatsız eden tek şey, Warlock sınıfı için zırh tasarımı konusunda köklü bir değişime gidilmemiş olmasıydı ki böyle bir şey kesinlikle gerekiyordu.

Tüm bunların haricinde, Beyond Light ile oyuna eklenen genel içerikler de gayet zevkli geldi. Mesela, en basitinden Lost Sector tipi içerikler bile önem kazanıyor. Yanlış hatırlamıyorsam 10. sezonda bu konuda bazı adımlar atılmıştı. Şimdi, daha kalıcı ve etkili bir şekilde aynı adımlar atılıyor ve Lost Sector tipi içerikler bir tık daha anlamlı oluyor. Hatta, artık çok zorlaşan bu içerikler, daha önce bahsetmiş olduğum bazı egzotik zırhları elde etme noktaları olarak geçiyor. Empire Hunt ve Sobotage gibi diğer içerikler de oyuncuları çok uzun bir zaman boyunca mutlaka oyalayacaktır.

Destiny 2

Destiny 2, sunum konusundaki çizgisini hiç bozmuyor

Destiny 2 oyununu ve Bungie ekibini kötüleyebileceğiniz birçok nokta var ama sunum konusunda olumsuz herhangi bir yorum yapmanız imkansızdır. Daha ilk Destiny oyunundan tutun da Beyond Light isimli genişletme paketine kadar Bungie içerisindeki tasarımcılar, çizgilerini hiç bozmadan, kaliteli bir sunum yapmaya devam etti. Zaten cümlemden de anlayabileceğiniz üzere Beyond Light, bu çizgiyi bozmamaya devam ediyor. Europa, tamamen karla kaplı bir uydu olmasına rağmen görsel şölen sunabiliyor. Burada da sanat tasarımının müthiş olduğunu söylemeden geçmek istemiyorum.

Başarının sağlandığı bir başka alan ise tabii ki sesler ve müzikler. Görsel sunum gibi müzik/ses sunumu da bu zamana kadar inanılmaz başarılıydı. Hatta, bana soracak olursanız, video oyunu dünyasının en kaliteli müziklerinden bazıları bu oyunda yer alıyor. Beyond Light, yine ses ve müzik üzerindeki çizgiyi bozmuyor ve kulağıma çok güzel hitap ediyor. Müzik tarafında özellikle The Darkness temalı parçalar beni hayran bırakıyor. Sesler ise silahlardan tutun da karakter seslendirmelerine kadar yine başarılı duyuluyor. Yani, benim bu konularda, Destiny 2 oyununa söyleyebilecek en ufak bir olumsuz yorumum bile yok.

Görsellik, ses ve müzik gibi performans da başarılı. Ben bu genişletme paketini PlayStation 4 Pro konsolumda deneyimledim. Bu yüzden de oyun 30 FPS olarak çalışıyordu ama yine de performans tarafında herhangi bir sıkıntı yaşamadım. Hatta oyundan kaldırılan içerikler sayesinde ne kadar olumlu etkilerin bırakıldığından bahsetmiştim bile. Ayrıca, oyunun yeni nesil konsollarda 4K/60 FPS, Crucible modunun ise 120 FPS olacağını söylemeden geçmek istemiyorum. Bu genişletme paketini yeni nesilde oynamak muhtemelen çok ama çok daha kaliteli hissettirecektir.

Yüzlerce saatini Destiny 2 oyununa vermiş birisi olarak söyleyebilirim ki Beyond Light, Forsaken kadar olmasa da çok başarılı bir genişletme paketi. Hikaye, içerik, görsellik, müzikler, performans, ganimetler, yeni oynanabilir alanlar, karakterler ve çok daha fazlası… Aklınıza hangisi gelirse gelsin, Beyond Light o konular üzerinde olumlu bir sonuç veriyor. Bu sebepten ötürü de bahsi geçen video oyununu aktif olarak oynayan herkese, bu genişletme paketini öneriyorum. Hatta, bu paketin tam potansiyelini görebilmek için de 1 sene boyunca oyunda kalmanız gerektiğini kibarca söylüyorum.

Destiny 2
Destiny 2: Beyond Light
Beyond Light, Destiny 2 için piyasaya sürülen üçüncü genişletme paketi. Bu paket ile oyuna çok güzel bir oyun alanı, yepyeni bir element, bolca ganimet ve içerik ekleniyor. Tabii sadece yeni içerikler değil, genişletme paketinin güncellemesiyle gelen oyun iyileştirmeleri de Destiny 2 yapıtını ciddi anlamda yüksek bir pozisyona taşıyor. Beyond Light, bence Forsaken kadar başarılı değil ama onunla yarışabilecek kapasiteye sahip. Bu sebepten ötürü de bu oyunu aktif olarak oynayan herkes, Beyond Light isimli genişletme paketine ve hatta mümkünse yeni sezona sahip olmalı.
Olumlu
Europa tahmin ettiğimden bile çok güzel görünüyor.
Statis o kadar kaliteli ki diğer elementleri hatırlamıyorsunuz bile.
Bolca kaliteli içerik ve bunların alan kontrolüne odaklanıyor olması.
Sunum konusunda tamamen kusursuz bir genişletme paketi.
Olumsuz
Warlock, uzay evsizi gibi görünmeye devam ediyor.
Cosmodrome çok daha etkili bir şekilde geri dönebilirdi.
Yeni eklenen ganimetler kaliteli ama sayısı yetersiz.
Hikayenin net bir finali olmaması; her şeyin açık bırakılması.
8.8

Etiketler:

, ,