Sizlere şu son birkaç haftada Destiny, Bungie ve Activision hakkında bolca haber sunduk. Eğer bu haberlerimizi görmediyseniz hemen söyleyelim: Activision ve Bungie arasındaki anlaşma sonlandırıldı ve Bungie, Destiny markasının tüm haklarına sahip oldu. Bu sayede hem Bungie bağımsız bir video oyunu geliştiricisi oldu, hem de bahsettiğimiz oyun serisi bağımsızlığını ilan etti. Tüm bu önemli değişikliklerden sonra ise aklımızda tek bir soru kaldı: Destiny serisi yoluna nasıl devam etmeli?

Destiny 2: Forsaken

Öncelikle Destiny 2 üzerinde yoğunlaşalım

Activision ile Bungie, her ne kadar ayrılmış olsa da şu an ortada aktif bir video oyunu bulunuyor ve bu oyuna 2019 senesinin ikinci yarısına kadar gelecek olan içerikler belli: Black Armory, Joker’s Wild ve Penumbra. Black Armory halihazırda oyunda aktif ve bu içerik güncellemesinin gayet güzel olduğunu söyleyebilirim. Joker’s Wild henüz gelmedi ama bu güncelleme ile de The Drifter ve Gambit üzerinde önemli gelişmelerin olacağını biliyoruz. Penumbra ise gizemini koruyor ama bu içerik güncellemesi ile de oyuna benzersiz bir 6 kişilik aktivitenin geleceğini biliyoruz.

Bungie, Black Armory, Joker’s Wild ve Penumbra güncellemelerini sezonlara ayırdı. Bu sezonlarda ayda 1 kez mola haftası etkinleşiyor. Bu haftada oyunda herhangi bir etkinlik filan olmuyor. Oyuncular, bu sayede rahat bir nefes alabiliyor fakat mola haftası haricinde Destiny 2 içerisinde sürekli yapılacak bir şey var. Bu formül, gayet güzel görünüyor ama bana soracak olursanız, bu video oyununun düzenli içerikten daha fazlasına ihtiyacı var. Ayrıca bu düzenli içeriklerin hepsinin yeni olmasına da gerek yok. Birkaç eski içeriğin yenilenmiş hali hiç de fena olmazdı.

Destiny 2, öncelikle daha sık güncellemeler ile karşımıza çıkmalı. Tabii ki hata düzelten ve oyun iyileştiren güncellemelerden bahsediyorum. Ayrıca, Black Armory geçti sayılır artık ama Joker’s Wild veya Penumbra aracılığıyla serinin ilk oyunundan bazı aktiviteler, kesinlikle bu oyuna taşınmalı. Bungie, Activision ile bağlarını kestiği için şu an muhtemelen maddi açıdan çok güçlü olmayabilir. Bu yüzden, içerik güncellemelerinin arasına, ilk oyundan bazı içerikler tekrar eklenerek, en azından biraz da olsa rahatlanabilir. Bu noktada hem geliştirici ekibin iyiliğini düşünüyorum, hem de nostalji seven oyuncuları.

Üçüncü sene ile büyük şeyler yapılmalı

Penumbra ile Season of the Shadow başlayacak ve bu sezon sonlandığı zaman, Destiny 2 oyununun ikinci senesi de sonlanacak. Eğer işin içinde Activision olsaydı, Bungie ekibinin bu sezondan sonra The Taken King, Rise of Iron veya Forsaken seviyesinde bir genişletme paketi sunması gerekirdi. Bana soracak olursanız, Activision bu konuda güzel bir sistem sağlamıştı ve Bungie de bunu kesinlikle korumalı. Ortada bazı söylentiler var ve bu söylentilere göre Bungie, Annual Pass ile sunulan içerikler bittikten sonra oyuna yeniden bir Annual Pass ekleneceğini söylüyor. Bu, olumlu bir durum olmayabilir.

Eğer Bungie, bahsettiğimiz video oyununun üçüncü senesini Black Armory seviyesinde bir içerik güncellemesi ile başlatacak olursa, bu benim için kabul edilemez olur. Yani, Black Armory ile Forsaken paketlerini bir karşılaştırın lütfen. Şimdi bu noktada, “Annual Pass şekli devam edecek diye Bungie, küçük bir içerik güncellemesi ile üçüncü seneye başlamak zorunda değil ki.” diyebilirsiniz ama bu düşünceniz yanlış olabilir. Maddi açıdan, eğer Bungie, Forsaken seviyesinde bir genişletme paketi sunacaksa, yeni Annual Pass ögesinin fiyatı ciddi anlamda artacaktır. Bu da oyuncuları olumsuz etkileyecektir.

Annual Pass demek, oyuncuların hiç bilmediği birkaç adet ek paketi satın alması demek ve 50 Dolar civarındaki bir Annual Pass, oyuncuları soğutabilir. Bu yüzden Destiny 2, üçüncü senesine çok güzel ve büyük bir genişletme paketi ile başlamalı. Bu genişletme paketinden sonra da oyunculara yeni bir Annual Pass sunulmalı. Bu Annual Pass içerisinde yine 3 adet içerik güncellemesi bulunabilir. Bence bu noktada bir sorun yok. İkinci Annual Pass de bittiği zaman, Destiny 3 için vakit gelmiş demektir. Yalnız, Destiny 3 oyununa yazımın daha sonrasında ele alacağım. Şimdi üçüncü yılın genişletme paketine değinmek istiyorum.

Bu oyuna gelecek olan yeni genişletme paketi nasıl olmalı?

The Taken King, Rise of Iron ve Forsaken… Tüm bu genişletme paketleri, Destiny oyunlarını bir başka seviyeye çekmişti. İşte serinin ikinci oyununa gelecek olan ikinci genişletme paketi de kesinlikle bu seviyede, hatta daha da yüksek bir seviyede olmalı. Şu an bu video oyununun evreninde The Darkness isimli bir düşmanımız var. Yalnız bu düşman ve tabii ki tahmin edilebilir, The Light’a karşı The Darkness konsepti, kesinlikle serinin üçüncü oyununa saklanmalı. Peki, böyle olunca yeni genişletme paketi neler sunacak oyunculara?

Joker’s Wild ve Penumbra ile Destiny 2 oyununa yeni gezegenlerin eklenmeyeceğini biliyoruz. Bu yüzden ikinci genişletme paketi ile oyuna ortalama 2 veya 3 adet gezegen eklenmeli. Bu gezegenler, kesinlikle ilk oyundan gelen gezegenler olabilir. Hatta benim için o gezegenler Remake veya Remastered bile olabilir. Eğer Ay ve Venüs gibi gezegenler geri gelecekse, açıkçası ufak bir Remake benim canımı sıkmaz. Ayrıca eski gezegenlerin geri gelmesi ile birlikte ilk oyundan eski aktiviteler de bu oyuna gelebilir. Tüm bunlar, bahsettiğim genişletme paketi içerisinde bulunabilir.

Tabii ki bir genişletme paketini Remake veya Remastered içerikler ile donatmak, uzaktan bakınca çok da olumlu bir durum gibi görünmüyor ama unutmayın, işin içinde artık Activision yok. Bu sebepten ötürü Bungie, artık serinin sıkı oyuncularına yönelik içerikleri yoğun bir şekilde yapabilir. Bu yüzden de eğer ikinci genişletme paketi, bolca Remake veya Remastered içerik bulundurursa, serinin sıkı oyuncularının bunları bir problem olarak görebileceğini sanmıyorum. Tabii buna rağmen, bu genişletme paketi içerisinde mutlaka yepyeni içerikler de bulunmalı. Vur dediysek, Bungie kesinlikle öldürmemeli.

Destiny 2: Forsaken

Destiny 3 mi gelmeli?

Adı ne olursa olsun, Destiny 3 kesinlikle gelmeli; şimdiki nesil konsollar sonsuza kadar hayatımızda olmayacak. Bana soracak olursanız, bu serinin yeni oyunu kesinlikle PlayStation 5, Xbox Scarlett ve PC platformları için çıkmalı. Ayrıca bu oyun, yeni neslin ilk veya en geç ikinci senesinde oyunculara sunulmalı. Neden mi? Çünkü bu yeni oyun, aynı Tom Clancy’s Rainbow Six Siege veya Overwatch gibi oyunlar gibi bir konsol nesli boyunca desteklenmeli. Eğer Bungie, yeni neslin başlangıcında Destiny 3 oyununu piyasaya sürerse, ortalama 5-6 sene sürecek bir deneyim, oyuncuların karşısına sürülebilir.

Düşüncelerimden de anladığınız gibi bu serinin yeni oyunu, 1-2 seneden daha fazla hayatta durmalı. Aynı bir MMO oyunu gibi uzun yaşamalı Destiny 3 ama bu uzunluk, konsolların ömürlerini geçmemeli. Eğer Bungie, böyle bir planlama yaparsa ve içerik güncellemeleri güzel bir şekilde tasarlanırsa, birçok sıkı oyuncunun hoşuna gidecektir bu durum. Açıkçası, bu oyundan sonra da seri tamamen bitirilirse, benim için hiç problem olmayacaktır.

Peki, bu oyunun içerisinde neler olmalı? Tabii ki tüm Destiny evreni! Evet, serinin üçüncü oyununun içerisinde ilk ve ikinci oyunda bulunan tüm gezegenler, tüm Raid deneyimleri ve diğer üst seviye aktiviteler bulunmalı. Bungie, bunların üzerine yepyeni bir video oyunu inşa etmeli. Yani, eski içerikler ile yeni içerikler buluşturulmalı. Aynı serinin ikinci oyununun üçüncü yılı için planladığım gibi. Zaten bu planlamayı da tamamen Destiny 3 için yapmıştım. Eğer bu seri, üçüncü oyun ile dev bir evren haline gelebilirse, oyunculara yeni nesilde çok başarılı bir RYO/FPS deneyimi sunulabilir.

Tüm bunlar hangi para ile yapılacak?

Bungie, bundan önce Microsoft ile çalışıyordu ama bu çalışma, bir süre sonra bozulmuştu. Microsoft, bu işin sonucunda da Bungie ekibinin elindeki Halo oyununu almıştı. Microsoft ardından Activision ile çalışmaya başlayan bu stüdyo, yine hayır göremedi ama yine de bence bu ekibin yeni bir dağıtımcı bulması gerekiyor. Bu noktada da aklıma öncelikle Sony geliyor. Evet, bence Bungie ile Sony, tüm bu planlar doğrultusunda birlikte çalışabilmeli. Ayrıca bu çalışma, kesinlikle oyunun PlayStation 4 ve PlayStation 5 konsollarına özel olması ile sonlanmamalı.

Sony haricinde, eğer Microsoft tekrar Bungie ile çalışmak isterse ve tabii ki Bungie de böyle bir şey istiyorsa, Microsoft da kesinlikle kötü bir seçim olmaz. Microsoft, son birkaç sene içerisinde oyuncu dostu tavrını tekrar kazandı ve bu yüzden de böyle bir seçimin fena olacağını sanmıyoruz. Şu an aklıma başka bir dağıtımcı şirket gelmiyor ama Destiny gibi bir evreni, Bungie gibi bir ekibi de Sony veya Microsoft haricinde bir şirketin kaldırabileceğini sanmıyoruz.

Tüm yazımı özetlemem gerekirse, Bungie ekibinin Sony veya Microsoft ile anlaşıp, kendi istekleri doğrultusunda bu video oyunu serisi üzerinde çalışmaya devam etmesi gerekiyor. Bu çalışma öncelikle Destiny 2 oyununda başlamalı. Bu oyuna yeni içerikler gelirken, ilk oyundan bazı içerikler de oyuna eklenmeli. Bu sayede iki oyun arasında bir bağ kurulmalı. Yeni nesil konsolların hayatımıza girdiği sene içerisinde de karşımıza serinin üçüncü oyunu çıkmalı ve bu oyun, kesinlikle tüm Destiny evrenini içerisinde bulundurmalı, adeta dev bir çevrim içi oyun gibi.

Etiketler:

,