Capcom, resmen geri döndü. Monster Hunter: World ve Resident Evil 2: Remake derken şimdi de karşımıza, oyuncuların çok uzun zamandır merakla beklediği Devil May Cry 5 çıkartıldı. Ben ise bu video oyununu öyle deli gibi beklemiyordum ama kesinlikle içimde bir heyecan vardı. Şimdi ise bu oyuna Xbox One X üzerinde sahip olduk ve Capcom şirketinin geri döndüğüne, birinci elden şahitlik etmiş olduk.
Çılgın ve aynı zamanda havalı bir hikaye var
Devil May Cry 5, karşımıza hem çılgın, hem de havalı bir hikaye ile karşımıza çıkıyor. Zaten bu seriyi genel anlamda biliyorsanız, hikayenin neye benzediğini az-çok biliyorsunuzdur. Ben, inceleme yazımda hikayeden çok detaylı bahsetmek istemiyorum; benim pek geleneğim değildir bu. Yalnız, hikayenin çılgınlığından önce daha önemli bir şeye değinmem gerekiyor.
Günümüzde piyasaya sürülen devam oyunlarının büyük bir kısmı, seriye yeni adım atan oyunculara olabildiğince iyi davranmaya çalışıyor. Oyuncu, eğer bir serinin oyununu ilk defa oynuyorsa, olabildiğince kendisini kaybolmuş hissettirmemeye çalışıyor geliştiriciler. Bu video oyunu ile de durum kısmen aynı sayılır. Oyun, yine de serinin eski oyunlarını bilmenizi istiyor ama çok da yoğun değil bu durum.
Daha önce hiçbir Devil May Cry oyununu oynamadıysanız bile oyunun içerisinde serinin geçmişini tanıtan, kısa bir video bulunuyor. Oyuna başlamadan önce bu videoyu izleyip, bilgi sahibi olabilirsiniz hikaye hakkında. Bu sayede de ilk defa bir Devil May Cry oyunu oynuyorsanız, kendinizi çok da fazla kaybolmuş hissetmezsiniz.
Hikaye ise genel anlamda gayet güzel anlatılıyor. Devil May Cry 5, dördüncü oyunun direkt devamı ve bu oyunda da sürekli olarak zaman ileriye gitmiyor. Belli bir zaman aralığı içerisinde bazen günümüzden geriye gidiyoruz, bazen de ileriye. Bu, aslında hikaye anlatımını biraz karıştırsa da ve benim pek hoşlanmadığım bir yöntem olsa da çok fazla sorun etmeyeceğim; genel anlamda hikaye anlatımından gayet memnun kaldım.
Dante, Nero ve V, oyuncuların kontrolünde
Devil May Cry 5 oyununda üç farklı karakteri kontrol edebiliyoruz. Bu karakterlerden iki tanesi zaten serinin klasik karakterlerinden Dante ve Nero. Üçüncü karakter ise gizemli bir arkadaşımız olan V. Kendisinin hikayesini oyun boyunca zaten deneyimliyoruz. Oyun, dediğim gibi sürekli bir günümüze, bir geçmişe, bir geleceğe gidiyor ve bu durumda kullandığınız karakterler de değişiyor.
Mesela, oyunda bazı bölümlerde tek bir karakteri kullanmak zorunda oluyorsunuz ama bazı bölümlerde de 2 veya 3 karakterden birini seçebiliyorsunuz. Seçtiğiniz karaktere göre bölüm değişiyor. Yani, sadece karakter değişiyor, aynı bölümü oynuyorsunuz gibi bir durum yok. Bu da aslında oyuna tekrar oynanabilirlik ekliyor. Mesela, atıyorum 8. bölümü Nero ile bitirdiniz ama daha sonra dönüp, V ile de aynı zamanı, farklı bir bölüm üzerinden deneyimleyebiliyorsunuz. Oyun, üç karakteri de çok hoş bir şekilde sunuyor oynanışa ve hikayeye.
Devil May Cry 5, temelinde tekli oyunculu bir oyun yalnız sizden internet bağlantısı isteniyor. Bunun sebebi ise zaman zaman gerçek oyuncuları, bölümlerde görebiliyor olmanız. Şöyle ki, biraz önce dediğim gibi eğer bir bölümde karakter seçme şansı size veriliyorsa, diğer karakteri seçen oyuncuları gerçek zamanlı olarak, yer yer görebiliyorsunuz. Bu karakterler tabii ki her yanınızda olmuyor ama yan binada, üstünüzde, altınızda, sağınızda veya solunuzda görünüyorlar. Yani, “Ya ben Nero karakterini seçtim ama V ne yapıyor?” dediğiniz zaman, kamerayı sağa döndürmeniz yetiyor V karakterinin ne yaptığını görebilmek için.
Tüm bunların haricinde, oyundaki üç ana karakterin de inanılmaz kaliteli ve havalı göründüğünü söyleyebilirim. Özellikle seriye yeni gelen V, benim oyundaki favori karakterim olmayı daha ilk sahnelerde başardı. Tabii bunun sebeplerinden bir tanesi de seslendirmeler. Oyundaki karakterlerin çoğunun seslendirmesi ortalama üstü. Özellikle Nero ve Dante, zaman zaman seslendirmeleri ile çok sırıtıyorlar ama V, oyun boyunca bence bu konuda kusursuz idi.
Devil May Cry 5, farklı karakterler ile farklı oynanışlar da sunuyor
Devil May Cry 5 içerisinde 3 farklı karakteri kontrol ediyoruz ve bu 3 karakterin de kendilerine has oynanış mekanikleri bulunuyor. Mesela V, şeytanlarla savaşabilecek güce sahip olmadığı için savaş sırasında geride kalıyor ve hayvanları ona yardımcı ediyor. V, bitirici hareketleri yapıyor. Bu noktada tabii ki yardımcı hayvanları biz kontrol ediyoruz.
Nero ise kollarından birini kaybettiği için takma kol kullanıyor ama bu kol tabii ki karakterimize birbirinden farklı güç sunuyor. Öncelikle şunu söyleyeyim, Nero karakterinin kullanabileceği çok fazla çeşitte Devil Breaker, yani o koldan bulunuyor. Her Devil Breaker, kendisine has özelliklere sahip. Bu yüzden de Nero ile oyunu deneyimlerken, bence en benzersiz ikinci oynanışı deneyimliyorsunuz. Bence en benzersiz oynanışı V sunuyor.
Tüm bunlar ardından Dante karakterine bir şey kalmadığını düşünebilirsiniz ama Dante de şeytan formları ile farklı kılıçları veya silahları ile oyunculara farklı deneyimler sunmayı başarıyor. Yine de Dante, Devil May Cry serisinin en klasik deneyimini sunuyor. Dante, seri için çok önemli bir karakter. Kendisini de çok seviyorum ama V ve Nero yanında ne yazık ki kendisi ile oynarken pek eğlenemedim.
Devil May Cry 5 içerisindeki üç karakterimizi de tahmin edebileceğinizden çok daha derin bir şekilde güçlendirebiliyorsunuz. Bu güçlendirmeler de tabii ki yeni yetenekler ve kombolar açılarak yapılıyor. Her karakterimize ait hem yetenekler, hem de tüm silahlara ait özel yetenekler bulunuyor. Bu şekilde de aslında sürekli kendinizi geliştirip, oyunu bir de yeni yetenekleriniz ile oynamak isteyebiliyorsunuz. Tekrar oynanabilirlik, bu noktada da karşımıza çıkıyor.
Kombo yapmak zor mu geliyor?
Devil May Cry 5, oyuncuları zorluk seviyesinde pek sıkıştırmıyor. Öncelikle oyun içerisinde Human ve Devil Hunter diye iki zorluk seviyesi oyunculara sunuluyor. Tahmin edebileceğiniz gibi Human, kolay olan seviye ama Devil Hunter da pek zorlu sayılmaz. Bu yüzden, Devil Hunter seviyesinde oyunu deneyim etmenizi öneririz.
Tabii bu oyunu zorlaştıran şey oyunun zorluğu değil, komboları. Oyunda her karakterin kendisine has komboları ve stratejileri bulunuyor. Eğer tüm bunlar size zor geliyorsa, oyunda tek bir tuş ile otomatik modu açabiliyorsunuz. Otomatik mod sayesinde oldukça basit tuş kombinasyonları ile zorlu kombolar yapabiliyorsunuz.
Bu komboları seve seve üzerinde deneyimleyebileceğiniz şeytanlar ise oldukça güzel bir şekilde tasarlanmış, öldürmesi oldukça zevkli düşmanlar olarak karşımıza çıkıyor. Oyundaki her şeytan, birbirinden benzersiz tasarımlara sahip ve bu sayede hepsini, birbirinden büyük rahatlıkla ayırt edebiliyorsunuz. Ayrıca birçok şeytanın kendisine has bazı mekanikleri de bulunuyor. Bölüm sonu canavarları için de aynısı geçerli.
Tabii şeytanlar hakkında söylediğimiz şeyleri ne yazık ki bölüm tasarımı için söyleyemeyeceğiz. Oyunda, görünüm olarak bazı bölümler, birbirinden benzersiz olsa da çoğu bölüm, temadan ötürü birbirine benziyor. Ayrıca bölümlerin geneli de gayet birbirinin kopyası şeklinde ilerliyor. Yani, bu oyuna benzer olarak verebileceğimiz en güncel ve en iyi örnek herhalde God of War olacaktır. God of War, bölüm konusunda kusursuz idi. Keşke bölüm tasarımında Devil May Cry 5 da biraz başarılı olabilseydi.
Devil May Cry 5, bolca yükleme ekranı da bulunduruyor
Eğer Devil May Cry 5 oyununun pek de yenilikçi olmayan ve hatta yer yer sıkıcı olan bölüm tasarımlarını dert etmezseniz, muhtemelen yükleme ekranlarını ve kesintilerini dert edebilirsiniz. Oyun, sürekli olarak oynanış anlarını ve ara sahnelerini siyah ekranlarla ve yükleme ekranları ile kesiyor. Bu sebepten ötürü oyuna bir türlü yerleşemiyorsunuz, sürekli kendinizi kopuk hissediyorsunuz.
Tabii bu video oyunundaki yükleme ekranları pek uzun değil. Yine de bana soracak olursanız, oyunda katlanılabilir yükleme ekranı sayısından çok daha fazla ve sık yükleme ekranı bulunuyor. Bu ekranlar kısa sürse de yoğunluk beni genel anlamda rahatsız ediyor. Oyunun hem oynanışı, hem de ara sahneleri bu kadar kaliteli iken bence o kalite, daha az ara sahne ile birleştirilmeli idi.
Yükleme ekranları olmadığı zaman ise oyuncuları oldukça güzel bir dünya bekliyor. Devil May Cry 5 ile çizgisel bir ilerleme sunuluyor ama yine de bu çizgisellik sırasında bulmacalar ve keşif, önem taşıyor. Oyunda karakterinizi farlı şekillerde geliştirebiliyorsunuz. Bu geliştirmelerden bir tanesi de farklı renklerdeki Orb ögelerini toplayarak yapılıyor. İşte bu geliştirmeler genelde basit bulmacaların veya gizli bölümlerin içerisine saklanmış oluyor. Ayrıca zaman zaman gizli görevler de keşfedebiliyorsunuz.
Oyunda çok fazla gizli görev bulunmuyor ama yine de her birinin tekrar oynanabilirliği bulunuyor rekor seven oyuncular için. Bu gizli görevlerde, oyun size bir meydan okuma veriyor ve onu tamamlamanız gerekiyor. Mesela, bir görevde yere hiç değmeden final noktasına ulaşmanız isteniyor. Bir başka gizli görevde ise 20 saniyede bölgedeki tüm Orb ögelerini toplamanız isteniyor. Ana oyunun ilerleyişine güzel bir farklılık katıyor bu gizli görevler bence.
Devil May Cry 5, başarılı bir sunuma da sahip
Oynanış açısından oldukça başarılı ve eğlenceli olan Devil May Cry 5, bu başarıyı ve eğlenceyi, sunumu ile de sürdürüyor. Sizlere daha önce oyundaki tüm karakterlerin yeterince havalı göründüğünü söylemiştim. Seslendirmeler bence yer yer problem olsa da kaliteli sinematik anlar ile bence oyun, kendisini affettiriyor. Bu sinematikler, hem başarılı bir şekilde hikayeyi anlatırken, hem de TV başında beni eğlendirmeyi, zaman zaman da ağzımı açık bırakmayı başarıyor.
Eğer ben kör değilsem sanırım oyunda sinematik anları durdurma bulunmuyor. Bu benim için büyük bir eksiklik oldu; sinematik anlarında oyunu durdurup, incelemem için not almam gerekebiliyor veya kalkıp, bir yere gitmem gerekebiliyor. Açıkçası, oyunda böyle kaliteli sinematikler varken de onları tamamen geçmeyi istemem. Bu sinematik anlarındaki ve az da olsa oynanış anlarındaki diyalogların da kaliteli ve eğlenceli olduğunu sizlere söyleyebilirim. Bu diyalogları geriye çeken tek şey bence yine zaman zaman çok sırıtan seslendirmeler.
Oyunun sinematikleri kadar grafikleri de gayet güzel. Devil May Cry 5 oyununu Xbox One X ile deneyimledim ve hem oynanış anlarındaki grafiklerden, hem de sinematik anlarındaki grafiklerden gayet memnun kaldım. Ayrıca tüm oyun boyunca 60 FPS/4K performans aldığımı da söylemem gerekiyor. Komboların ve zamanlamaların önemli olduğu böyle bir oyunda kesintisiz 60 FPS, gayet güzel bir deneyim oluşturdu benim için. Ayrıca grafikler ve çözünürlüğü gösterebilmeniz için başarılı bir fotoğraf modu da oyunda bulunuyor.
Son olarak müziklerden bahsetmek istiyorum. Devil May Cry 5 oyununun müzikleri de gayet başarılı. Hatta oyunun delüks sürümüne sahipseniz, serinin önceki oyunundaki müzikleri bile kullanabiliyorsunuz bu oyunda. Eski oyunlardaki müzikler her ne kadar başarılı olsa da ben değişiklik yapmanızı önermiyorum; bu oyun da gayet güzel bestelenmiş müziklere sahip.
Devil May Cry 5, kesinlikle oynanması gereken bir video oyunu
Başarılı grafikleri, müzikleri ve performansının üzerine ortalama üstü seslendirmeler ve tabii ki neredeyse kusursuz ve eğlenceli bir oynanış, bana soracak olursanız bu video oyununu kesinlikle oynanması gereken bir yapıt yapıyor. Oyun, bana gayet epik anlar da yaşattı, eğlenceli, havalı anlara da tanıklık ettim. Bence bu seriye yakışan hava da tam olarak budur zaten.
Dante, Nero ve V, sayısız yeteneği, silahı ve kombosu ile oynanışı yeterince derin bir hale getiriyor. Bu oynanış, kırılabilir çevre ve güçlü bir fizik ile de birleşiyor. Tüm bu oynanış sırasında oyunun çevrim içi özellikleri de dikkat çekiyor. En azından ben, bu küçük dokunuşu gayet beğendim.
Oyundaki bölüm tasarımları bir süre sonra sıkıcı olsa da ve kendisini tekrar etmeye başlıyor ve bu durum, oyunun tekrar ve tekrar oynanabilir olmasını biraz zedeliyor. Yine de bana soracak olursanız, bu oyunu tekrar oynamak için birkaç farklı sebebiniz oluyor. Yani, oyunu 1 kere bitirmek muhtemelen size yetmeyecektir; bana bile yetmedi.
Yani efendim, Devil May Cry 5 bana soracak olursanız bu serinin en iyi oyunlarından bir tanesi ve bu sebepten ötürü, zaten serinin severi iseniz kesinlikle oynamanız gerekiyor. Eğer bu seriyi merak ediyorsanız ama serideki tüm oyunları oynamak istemiyorsanız, direkt olarak bu oyuna zıplamanın çok da fazla dert olacağını sanmıyorum. Oyun, seriyi ilk defa oynayan oyuncuları yeterince destekliyor.
Güzel oyun aksiyon kan vs ama en iyi dmc oyunu kesinlikle değil. Dmc devil may cry ile aynı seviye de bir oyun. Klasik Dmc ile alakası olmayan bir oyundur kendisi. Acı ama gerçek. Serinin en iyisi diyen kişi Dcm yi anlamamış bir insandır. Kılıç aksiyonu ve Demon/şeytan öldürmeli bir oyun. Daha açılışta ilk 2 bölümde bunu anlıyorsunuz. Karşınıza çıkan oyun ben aksiyon oyunuyum diye bağırıyor. Dmc devil may cry ı Capcom yapsaydı ne olurdu çalışması gibi düşünün. Eğer bu oyun en iyi dmc oyunuysa önceki oyun da 2. oyundur..:D Ki Dmc devil may cry ın fanların gözünde ki değeri de bellidir. 5 e serinin en iyisi demek seriye hakaret.