Video oyunu dünyasında Kickstarter üzerinden başlayıp, destek toplayan projeler bir ara çok popülerdi. Günümüzde bu popülerlik oldukça düşmüş olsa bile birçok geliştirici, hala Kickstarter platformunu kendi oyunları için kullanmaya devam ediyor ve büyük başarılara da ulaşabiliyor. Bu başarılardan bir tanesine de Natsume şirketi ulaştı. Bu şirket, ana projelerine o kadar çok para topladı ki o para ile hem ana oyun yapıldı, hem de o ana oyunun üzerine bir de yan oyun geliştirildi. Destek toplanan ana oyun, Eiyuden Chronicle: Hundred Heroes idi ve en son destek hedefinde de Eiyuden Chronicle: Rising yer alıyordu.
Natsume, bahsi geçen Kickstarter projesi eğer 4.5 milyon USD toplayabilirse, bir yan oyun geliştirebileceklerini belirtmişti ve bahsi geçen hedefe çok kısa bir süre içerisinde ulaşıldı ve o yan oyun da PC, PlayStation 4/5, Xbox One, Xbox Series X/S ve Nintendo Switch için 505 Games tarafından 10 Mayıs 2022 tarihinde piyasaya sürülen Eiyuden Chronicle: Rising oldu. Bu oyunda oyuncular; aksiyon, macera, rol yapma ve kasaba kurma mekanikleri ile karşı karşıya kalıyor ama ondan önce New Nevaeh isimli yeni bir kasaba ile tanışmamız gerekiyor. Oyun, bu kasabada geçiyor ve burası, aslında ana oyunun yer aldığı bölgenin ücra bir köşesi.
New Nevaeh, aslında bir madencilik kasabası ve halk da genellikle fakir. Eiyuden Chronicle: Rising oyununun hikayesi başlamadan iki ay önce bu kasabada büyük bir deprem oluyor ve böylece bazı kalıntılar keşfediliyor. Bu kalıntıları keşfetmek ve kendileri için toplayıp, zengin olmak isteyen insanlarla kasaba kısa bir süre içinde doluyor. Bizim bu oyunda kontrol edeceğimiz ana karakterlerimiz de o insanlar arasında ama kendileri, diğerleri kadar kötü niyetli değil. Evet, bizler de hazineyi istiyoruz ama aynı zamanda kasabaya yardım da etmeye çalışıyoruz. Aynı zamanda kahramanlarımız, birbiriyle de daha yakından tanışmaya başlıyor.
Eiyuden Chronicle: Rising, bir JRPG ve içerisinde de aslında birçok benzer oyunda bulabileceğiniz elementler var. Mesela, hikaye ele alındığı zaman, partimizin içindeki karakterlerin zamanla birbirini tanıması, hikayenin o şekilde ilerlemesi, bu elementlerden bir tanesi. Ayrıca, tahmin edebileceğiniz üzere bu hikaye, basit bir hazine avı teması ile de sınırlı kalmıyor. Kalıntılar, partimizdeki kahramanlardan bir tanesi için kritik bir önem taşıyor ve kendisinin kaderi de bu kalıntılara bağlı gibi görünüyor. Sadece kahramanımız ve kasaba değil, dünyanın kaderi bile zaman zaman söz konusu olabiliyor bu oyunda.
Eiyuden Chronicle: Rising, biraz kötü bir şekilde başlıyor
İki boyutlu ve yandan kaydırmalı bir oyun olarak deneyimlenebilen Eiyuden Chronicle: Rising; CJ, Garoo ve Isha karakterlerini öne çıkartıyor. Özellikle de oyunun ilk birkaç saatinde CJ karakterine ciddi anlamda odaklanılıyor ve bu da ne yazık ki rahatsız edici bir deneyim ile sonuçlanıyor. Yani, hikaye ve oynanış, bu saatlerde çok yüzeysel bir şekilde ilerliyor ve kısa bir şekilde oyundan sıkılabiliyorsunuz. CJ, bir karakter olarak çok vasat hissettiriyor ve oynadığınız içerik de yer doldurucu görevleri tamamlıyormuşsunuz gibi hissettiriyor. Yine de tüm bu hisler, oyun ilerledikçe biraz daha iyi bir noktaya ulaşabiliyor.
Eiyuden Chronicle: Rising oyununun kısmen uzun ve sıkıcı açılış bölümü bittikten sonra hikayeye çok daha dinamik ve ilgi çekici karakterler giriyor. Ayrıca belli aralıklarla yeni oynanış mekanikleri de tanıtıldığı için oyun, ilk birkaç saatini hiç aratmıyor; sürekli ilgi çekici bir şey karşınıza çıkabiliyor. Bu mekaniklerden bir tanesi de sonunda partimize giren ikinci karakter ile tanıtılıyor. Link Attack olarak geçen bu mekanik, saldırı yapan parti üyeleri arasında hızlı geçişler yapmanızı sağlıyor ve bu sayede oyunun çok yavaş ve sıkıcı hissettiren temel oynanışı bir anda iyileşiyor. Link Attack, gerçekten oyunun hayatını kurtarıyor.
Eiyuden Chronicle: Rising oyunundaki aktif partinizde yer alan her karakter, kontrolcüdeki bir butona yerleştiriliyor ve doğru zamanlarda o butonlara basarak oldukça etkileyici, bol görsel efektli ve tatmin edici saldırılar gerçekleştirebiliyorsunuz. Ayrıca, daha önce bahsetmiş olduğum kasaba geliştirme mekanikleri sayesinde de oyundaki imkanlarınızı hızlıca genişletebiliyorsunuz. Kasabadaki birçok karakter, sizden belli materyaller istiyor ve bu materyalleri topladığınız zaman da yeni dükkanlar açılıyor. Bu sayede de yeni silahlara ve diğer özelliklere erişim sağlayıp, temel oynanışı zenginleştirebiliyorsunuz.
Eiyuden Chronicle: Rising, bu noktada da tamamen kaynak toplamaya odaklanan bir JRPG oluyor. Bu, bazı oyuncular için sıkıcı gelebilir ama beni çok da fazla rahatsız etmedi. Kasabayı geliştirerek yeni silahların kilidini açmak, yeni kombolar öğrenmek, kılıçlarımın adını filan değiştirebilmek beni bayağı tatmin etti. Ayrıca, oyunda bir noktadan sonra sadece kaynak toplama temelli görevler veriliyor olsa bile bu görevler sırasında oldukça etkileyici bölüm sonu canavarları ile karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Hatta bazen, hikaye hakkında sizi gerçekten şaşırtabilecek yenilikler de bu görevler sırasında yaşanabiliyor.
Bunun bir yan oyun olduğunu unutmamak gerekiyor
İnceleme yazımın en başında da söylemiş olduğum gibi Eiyuden Chronicle: Rising, bir yan oyun. Yani, sırf JRPG türünde diye bu oyunu hemen türün en büyük ürünleriyle aynı keseye koymamanız gerekiyor. Bu oyun, sadece Eiyuden Chronicle: Hundred Heroes için bir destek ürünü ve bunu unutmamanız çok önemli. Özellikle de JRPG türündeki oyunlarla çok sık haşır neşir oluyorsanız ve benzer yüksek seviyede bir deneyim bekliyorsanız, bu oyun sizi çok büyük bir şekilde hayal kırıklığına uğratacaktır. Oyun, kendi türündeki büyük oyunlar kadar etkileyici olmasa bile kendi içinde ayrı güzelliği olan bir havaya sahip.
Mesela, Eiyuden Chronicle: Rising bir yan oyun olduğu için hikayede çok kısa süreliğine karşınıza çıkan ve önemsiz gibi görünen karakterler, Eiyuden Chronicle: Hundred Heroes içerisinde çok kritik rollere sahip olabilir. Bu karakterler, sizin partinizin belki vazgeçilmez kahramanlarından biri de olabilir. Yani, hikayeyi düşündüğünüz zaman bu yan oyunun sizi heyecanlandırabileceği birçok farklı nokta var. Oynanış, içerik ve hikaye tarafında oyunun çapı biraz küçük kalsa bile en azından sunum tarafında durum böyle değil. Bu oyuna baktıkça, ana oyun için heyecanlanmamak hiç elde değil.
Eiyuden Chronicle: Rising, aslında HD2D tarzında bir görsellik kullanıyor. Bu estetik seçim sayesinde oyundaki arka planlar ve çevre detayları gerçekten muhteşem görünüyor. Karakterler de elle çizildiği için kendilerinin benzersizliklerini hemen fark edebiliyorsunuz. Karakterlerden veya çevre detaylarından seken güneş ışınları, üç boyutlu detaylar ve daha fazlası derken oyun, görsel anlamda sizi kısa bir sürede memnun etmeyi başarıyor. Görselliğin yanında oyun, performans tarafında da çok bir sıkıntı bulundurmuyor. Yalnız, sesler ve müzikler, JRPG tipi bir deneyimden bekleyebileceğiniz kadar yüksek kaliteli değil, çok vasat kalıyorlar.
Eiyuden Chronicle: Rising oyununun en büyük problemi, çapının biraz küçük kalması. Bu küçüklük yüzünden çok sevilebilecek kasaba geliştirme elementleri yüzeysel kalıyor, animasyonlar biraz sıkıntılı görünüyor ve görev tasarımları da çok farklı yolları keşfedemiyor. Eğer karşımıza tam bir ana oyun olsaydı, bu problemlerin çoğu kabul edilemez seviyede olabilirdi ama bu yapıt, Eiyuden Chronicle: Hundred Heroes için bir destek ürünü ve ona göre değerlendirilmesi ve puanlandırılması gerekiyor. Özetle, JRPG tipi küçük bir oyun arıyorsanız veya bu serinin ana oyunu ile ilgileniyorsanız, bu oyunu sizlere önerebilirim.