Bir karıncayla aynı boyutta olsaydık ve doğada bulunsaydık ne yapardık diye düşündünüz mü hiç? Aslında düşünmemize gerek kalmadı; Grounded bize bu tuhaf duyguyu yaşatmak için geliyor. Xbox Game Studios tarafından yayımlanacak olan bu yapımı Obsidian Entertainment geliştiriyor. Son olarak The Outer Worlds oyunuyla karşımıza çıkan bu geliştirici ekipten, daha önceki yapıtlarından farklı bir video oyunun geldiğini görüyoruz. Bakalım, böceklerle aynı boyda olan insanların hayatta kalma mücadelesinde bizlere neler sunuluyor?
Grounded ile kısıtlı bir deneyim yaşadık
Obsidian Entertainment tarafından geliştirilen Grounded için bir demo yayımlandı. Bu demonun en belirgin özellikleri ise tekli oyunculu olarak oynanabilmesi ve demonun yarım saatlik oynanış ile sınırlandırılması oldu. Şöyle ki, karıncalara denk büyüklükte bir insan olarak bu ilginç oyuna bir toprak öbeğinin içerisinden dahil oluyoruz. Oyuna girdiğimiz anda geri sayım sayacı karşımıza çıkıyor ve bize yalnızca 30 dakikalık bir deneyim şansı sunuyor.
Bu 30 dakika içerisinde Grounded oyununun detaylarında neler içerdiğini göremesek bile oyunun genel yapısını deneyimleme şansını elde ediyoruz. Her şeyden önce şunu söyleyebilirim ki bu yapım hayatta kalma temalı bir aksiyon oyunu. Birinci kişi veya dış kamera açısıyla oynanan oyunda eşya toplamak ve üretmek adına hamleler yapabiliyoruz. Bulduğumuz türlü ögeyi toplamamız sayesindeyse yine türlü eşyalar ve bazı unsurları ortaya çıkartabiliyoruz.
Grounded oyununun genel anlamda bir keşif ve hayatta kalma oyunu olduğunu söyleyebilirim. Oyun bize keskin çizgilerle şunu yapacaksın demiyor ve keşfetmemize olanak sağlıyor. Tabii ki bu oyuna başlanan noktadan itibaren belirli bazı ipuçları ile destekleniyoruz ama kendi çabalarımızla bazı unsurları keşfetmemiz de gerekiyor. Bahsi geçen yapımın ilginç dünyasına girdiğimizde ilk karşılaştığımız noktaysa bir istasyon oluyor.
Bu istasyonda bulduğumuz ögeleri analiz edebiliyoruz ve bu analizler sonucunda eşyaların değerlendirildikleri kısımlar ortaya çıkıyor. Sonrasındaysa bir dizi basit görevler karşımıza çıkıyor ve hayatta kalmak adına bulmamız gereken bazı ögeler bizden isteniyor. Oyuna ilk adımımızı attığımızda yalnızca en küçük olan parçaları toplayabiliyoruz. Bir çimen bile bize dev bir ağaç gibi görünüyor ve bu türdeki unsurları parçalamak adına eşyalar üretmemiz gerekiyor.
Unutmadan söyleyeyim ki oyuna henüz giriş yapmadan önce bir karakter seçme ekranı bizi karşılıyor. Buradaki karakterler tuhaf tipler değil neyse ki, yalnızca 4 tane sevimli çocuk. Masal gibi bir atmosfer sunan bir oyunun karakterlerinin çocuklar olmasından daha doğal ne olabilir, değil mi? İsteğimize göre; Max, Willow, Pete ve Hoops isimli çocuklardan bir tanesini tercih edebiliyoruz. Gördüğüm kadarıyla da karakter seçiminin oyuna bir etkisi olmuyor.
Üretmek, başarmanın yarısıdır
Hayatta kalma teması barındıran pek çok video oyunu gibi üretmek kavramı, Grounded oyununda da önemli bir yer tutuyor. Karakterimiz, doğru parçaları toplayabilmesi halinde üretim işlemine başlayabiliyor. Eşya yapma masası gibi bazı ek araçlarla birlikte üretim kademeleri kendi içinde gelişim gösterebiliyor. Üst kısımda bahsettiğim analiz işlemini gerçekleştirdiğimizde, toplanan malzemelerin kullanım alanları ortaya çıkmış oluyor.
Grounded oyununu oynarken Tab tuşuna bastığımız oyunun menüsünü karşımızda buluyoruz. Bu menüde temel bölümler yer alıyor ve üretim de bunlardan bir tanesi oluyor. Üretimle ilgili detaylara geçmeden önce bahsettiğim menüde; eşyalar, üretim, harita, görevler, veriler ve oyuna dair temel bilgiler halinde bölümlerin bulunduğunu söyleyeyim. Bu bölümlerden bir tanesi olan üretim de kendi içerisinde bölümlere ayrılıyor.
Yalnız, üretim kısmındaki bölümler biz eşyaları buldukça ve çeşitli üretim yöntemleri keşfettikçe artıyorlar. Oyunun ilk dakikalarında birkaç seçenek varken, bu seçenekler gittikçe artış gösteriyor. Bu seçeneklerin arasında; malzeme araştırmaları, araçlar, üretim masasında yapılabilen zırhlar, temel yapı birimleri, yemek hazırlama birimleri, doğal araştırmalar gibi seçenekler yer alıyor.
Her bir seçeneğin alt kısmında üretim için gerekli malzemeler bir şema halinde çıkıyor ve bu şema yardımıyla hangi malzemeden ne kadar kullanılacağını görüyoruz. Her ne kadar Grounded oyununun demosu kısıtlı bir süreyle oynansa da en azından üretim aşamasında nasıl bir yapıyla karşılaşacağımızı aşağı yukarı anlayabiliyoruz. Gördüklerimiz de bize yemek yemekten, kendimize bir sığınak üretmeye kadar pek çok unsuru dikkate almamız gerektiğini gösteriyor.
Özetlemek gerekirse, üretim kısmında geniş bir havuzun içerisine dalıyoruz. Bulunan küçük malzemelerden daha kesici olanları yapılabiliyor ve büyük bitkiler kesilebiliyor. Bu arada bitkilerden, böceklerden ve çevreden topladıklarımızla bu üretimin her alanına katkıda bulunabiliyoruz. Örneğin, karıncalardan gelen parçaların zırh yapımında kullanıldığını gördüm. Benzer şekilde çimenlerin parçalarıyla evimiz için duvar, kapı gibi temel unsurları oluşturabiliyoruz.
Grounded bir çocuk oyunu mu?
Üretim aşamasından ve Grounded oyununun bizlere neler sunduğundan kısaca üst kısımda bahsettim. Biraz da bu oyunun mekaniklerine değinmek istiyorum. Karakter seçimini yaptığımız andan itibaren çocuklarla karşılaşmamız, bize bu oyunun bir çocuk oyunu olduğunu mu gösteriyor acaba, diye merak edenleriniz olabilir. Aslına bakarsanız karşımızda yalnızca bir çocuk oyunu olarak nitelendirilecek bir yapıt bulunmuyor.
Grounded için geniş bir yaş aralığına hitap ediyor, diyebilirim. Günümüzdeki hayatta kalma oyunlarındaki kanlı sahneler bu yapımda yer almıyor. En fazla böcekler öldürülüyor ki bu kısımda da fazla korkutucu bir durum ortaya çıkmıyor. Bu arada, oyuna henüz başlarken bize örümcek fobisine sahip olup olmadığımız soruluyor. Eğer örümceklerden rahatsız oluyorsak, oyundaki örümcekler farklı bir biçimde bize görünüyorlar.
Öte yandan, bu yapımda gördüğümüz her böceği de öldürmek zorunda değiliz. Bazı türler bizi gördüklerinde saldırıya geçiyorken, bazıları biz saldırmazsak hayatlarına devam ediyorlar. Bazı karınca türlerinin eşyalar getirerek bize yer yer yardımcı olduklarını bile gördüm. Bazı karınca türleri ise aynı hoş görüyle yaklaşmıyorlar tabii. Örümcekler ise bu oyunda uzak durulması gereken böcek türlerinin başında geliyor.
Çevredeki varlıklarla savaşmamız gerektiğinde ise pek çok ekipman kullanabiliyoruz. En basitinden taş parçaları atabiliyor, mızrak yapabiliyor, baltamızla saldırabiliyor ve bu örnekleri hızlıca çoğaltabiliyoruz. Yalnız, deneyimlediğim kadarıyla savaş mekanikleri için başarılı olmuşlar diyemiyorum. Küçük yaşlardaki oyuncular düşünülerek bilerek mi sade halleriyle bırakılmışlar bilemiyorum ama saldırı yaptığımız anlar biraz tabiri yerindeyse basit kalıyor.
Karakterimizin diğer animasyonlarının da çok iyi olduğunu söyleyemeyeceğim. Tabii bu oyunun en son hali değil ama bazı noktalarda biraz daha çalışılması gerektiğini gördüm. İlgi çekici bir fikir ve göze hoş gelen grafiklerin arasında bizim hareketlerimizin bir tuhaf olması oyunun masalsı ortamına etki ediyor. Bu arada grafikler demişken, Grounded oyununun demosunda sunulan grafiklerden ve bu grafiklerin PC üzerindeki performansından da biraz bahsedeyim.
Bir masalın grafikleri nasıl olmalıdır?
Görsel açıdan bakıldığında da Grounded oyununun masalsı bir sunum ortaya koyduğunu söyleyebiliyorum. Bunu yaparken grafiksel anlamda ne fazla bir abartıyla karşılaştım, ne de pikseller halindeki özensiz grafiklerin oyunculara verildiğini gördüm. Bahsettiğim demoya girdiğim anda bitkilerin arasından süzülen güneş ışınlarının etkileyici bir görüntüsüyle karşılaştım.
Devamında da bu masalsı dünyadaki görsel kalitenin tam da olması gerektiği gibi olduğuna kanaat getirdim. Şöyle ki, bu oyunun geliştirici ekibi daha detaylı grafikler kullanabilir; bitkileri daha detaylı yapabilir, yüzeyleri daha fazla makyajlar ve bundan da önemlisi böcekleri biraz daha gerçekçi bir biçimde bizlerle buluşturabilirlerdi. Oysaki bu yapıttaki grafikler ne görenleri korkutacak kadar detaylı, ne de ciddiye alınmayacak kadar sade.
Özellikle, böcek türlerinin çizimlerinin tam da masalsı bir oyunda olması gerektiği gibi çizgi film tadında olmasından memnun kaldım. Aslında bu oyunda genel anlamda bir masal dünyası yansıtılmaya çalışılmış ve şahsıma göre bu durum başarılmış. Çaresizliğin ve umudun iç içe geçtiği bu ilgi çekici dünyaya yakışan ve iyi işleyen bir görsel sistem bulunuyor.
Bununla birlikte oyunun müziklerinin de benzer şekilde çaresizlik, korku gibi duyguları harekete geçirecek tarzda oluşturulduğunu söyleyebilirim. Oyun içi sesler ise yeterli seviyede olarak nitelendirilebilirler. Animasyonlar çok iyi olmasa bile oyunun sesleriyle birlikte oynanabilir bir hal alıyor ve bir süre sonra, özellikle seslerin etkisiyle rahatsızlık verici olmuyorlar.
Bu demo sürümünü PC platformunda deneyimledim. Genel anlamda iyi bir performans almama karşın bazı noktalarda FPS düşüşlerine şahit oldum. Küçüldüğümüz için etrafımızda devasa cisimler ve bitkiler bulunuyorken bunları ışık oyunlarıyla yapabilmek pek kolay olmasa gerek. Tabii, oyunun demo sürümünden sonra çeşitli ayarlamalarla yaşanan bazı performans aksaklıklarının önüne geçileceğini tahmin ediyorum.
Grounded, yeni nesil bir Minecraft olabilir mi?
Okumakta olduğunuz ön inceleme yazısının içerisinde de belirttiğim gibi Grounded için yayımlanan demo yalnızca 30 dakikalık bir deneyime izin veriyor. Ayrıca bu demoda tekli oyunculu olarak oynanabiliyor ve eşli oyunculu yapıya izin verilmiyor. Tabii, bu deneyimi defalarca kez yaşayabildim fakat ürettiklerimin 30 dakikanın sonunda sıfırlanmasından ötürü bazı noktalarda sınırlı kalmak durumunda kaldım.
Yine de Grounded ile bizlere nelerin sunulmak istediğinin bu demoyla genel anlamda anlaşıldığını söyleyebilirim. İtiraf etmek gerekirse ön inceleme yazısını kaleme aldığım bu yapıt ilk duyurulduğunda fazla ilgimi çekmemişti. Yüzlerce hayatta kalma oyunundan bir yenisi, biraz daha farklı bir fikirle karşımıza çıkacaktı, şahsi düşüncelerime göre. Grounded oyununun demosunun deneyimledikten sonra ise bu oyunun daha farklı bir etki oluşturabileceği görüşüne sahip oldum.
Yine şahsi fikirlerime göre eğer doğru adımlar atılabilirse bu oyun yeni nesil bir Minecraft tadında bile olabilir. Tabii ki Minecraft oyununun sunduğu özgürlüğü Grounded ile göremeyeceğiz ama hikayesiyle olsun, görsel kalitesiyle olsun, üretim çeşitliliğiyle olsun, karşımızda göz ardı edilmemesi gereken bir video oyunu duruyor. Açıkçası, 30 dakikalık sınırlamanın olmamasını ve doyasıya bu oyunu deneyimleyebilmeyi isterdim.
Tüm bunlarla birlikte bu oyunun genç oyuncuların da ilgisini çekebilecek bir düzeyde olması da bir başka önemli nokta olacaktır. Hayatta kalmak adına vahşi ortamlarda mücadele etmektense, doğayı ve böcek türlerini yakından görerek çocukların ve gençler için öğretici unsurların da ortaya çıkabileceğini tahmin ediyorum.
Toparlamak gerekirse, Xbox Game Studios ve Obsidian Entertainment tarafları ilgi çekici bir yapımı bizlerle buluşturacaklar. Ne kadar uzun ömürlü olur ve ne kadar sürükleyici bir yapıya sahip olur, henüz bilemiyoruz ama ortada kötü bir işin olmadığı da açık bir biçimde görülebiliyor. Elimizde değerlendirebileceğimiz kısıtsız bir sürüm olduğunda daha kesin sonuçlar ortaya çıkacaktır.