Riot Games, bir süre önce Riot Forge isimli yeni bir isim altında oyun dağıtımına daha da fazla önem vermeye başladı. Bu isim altında şirketin en değerli markası olan League of Legends, üçüncü parti oyun geliştiricilerine verildi ve bu lisans ile geliştirilen oyunlar da Riot Forge tarafından piyasaya sürüldü. İşte bu oyunlardan bir tanesi de Choice Provisions tarafından geliştirilmiş olan Hextech Mayhem: A League of Legends Story. Daha önceden Gaijin Games olarak da bilinen bu stüdyo, 2007 senesinden beri hayatta ve Bit.Trip isimli oyun serisi ile tanınabilir. Kendileri ayrıca Bubsy: Paws on Fire! ve Drive!Drive!Drive! gibi oyunları da geliştirdi.
Hextech Mayhem: A League of Legends Story, sadece PC ve Nintendo Switch için piyasaya sürülmüş olan bir ritim oyunu. Bu oyunun en büyük özelliği, hikayesinde ve oynanışında League of Legends evreninden karakterleri ve diğer ögeleri kullanıyor olması. Bunlara gelmeden önce ritim oyunları aslında adı üstünde hep belli bir ritimde hareket eder. Yalnız, Choice Provisions bu konuda yaratıcı adımlar atmayı başarmış ve ritmi, başarılı bir şekilde zenginleştirebilmiş. Yani, şunu demeye çalışıyorum, diğer ritim oyunları gibi bu oyun da oldukça basit görünüyor ama bu basitliğin altında yatan az bile olsa bir derinlik bulunuyor.
Hextech Mayhem: A League of Legends Story içerisinde bitirmeniz gereken toplamda 30 adet bölüm var. Bu bölümlerden 3 tanesi de bölüm sonu canavarı karşılaşması olarak geçiyor. Oyunun tamamında bir patlayıcı ustası olan Ziggs karakterini kontrol ediyoruz. Karakterimiz otomatik olarak koşuyor ve oynanış da aslında yanlara kaydırmalı şekilde sunuluyor. Genelde bu tip oyunlarda platform temelli oynanış sunulur ama bu yapıt, bir ritim oyunu olduğu için kendimizi müziklerin ritminde kaybediyoruz ve platformlara zıplamak yerine ekranda gördüğümüz tuşlara basarak, ritimlere ayak uydurmaya çalışıyoruz.
Hextech Mayhem: A League of Legends Story oyununun her bölümünde basmanız gereken tuşlar açık bir şekilde gösteriliyor. Oyuncunun bu tuşlara ritme uygun bir şekilde basması gerekiyor. Eğer yeşil renkli bir tuş görüyorsanız, karakterinizin zıplamasını zamanlamanız gerekiyor. Eğer beyaz renkli bir tuş görüyorsanız, karakterinizin yere düşüşünü zamanlamanız gerekiyor. Eğer bomba şeklinde bir tuş görüyorsanız da atacağınız bombayı zamanlamanız gerekiyor. Yani, temel oynanış oldukça basit ve 30 bölüm boyunca da bu basitlik, eğlenceli bir şekilde korunabiliyor. İşin derinliği daha sonra karşınıza çıkıyor.
Hextech Mayhem: A League of Legends Story, nerede ilginçleşiyor?
Ritim oyunlarının en güzel yanı, tuşlara doğru zamanlarda başladığınız zaman ses ve görsel efektler ile tüm oyunun bir bütün olarak hareket etmesidir. Hextech Mayhem: A League of Legends Story oyununda da bunu kesinlikle hissedebiliyorsunuz. Tuşlara doğru anlarda bastığınız zaman çıkan ses efektleri, arkada çalan müziğe tam bir uyum gösteriyor. Hatta arka arkaya başarılı tuşlara basarsanız, yani kombo yapmaya başlarsanız, ses efektleri daha da çeşitli hale geliyor. Ses tarafında bir uyum yakalanırken, aynı şeyi görsel tasarımda da hissedebiliyorsunuz. Sadece sesler ve müzikler değil, görsellik de ritme uyum gösteriyor.
Hextech Mayhem: A League of Legends Story oyununu diğer birçok ritim oyunundan farklı kılan noktası ise aslında her zaman ritme bağlı kalma zorunluluğunuzun olmaması. Oyundaki her bölümde, kendi kafanıza göre bir ritim uydurabileceğiniz kısımlar bulunuyor. Kendi yaratıcılığınız ile oyunun size sunduğu özel butona basma anlarını birleştirerek, harika sonuçlar elde edebiliyorsunuz ve yanlış yaptığınızı bildiğiniz halde o anlarda cezalandırılmıyor olmanız da ayrıca güzel hissettirebiliyor. Oyunda ayrıca gizli kombinasyonları yapabilirseniz, toplanabilir ögeler de bulunuyor. Bu da ek bir içerik olarak görünebilir.
Hextech Mayhem: A League of Legends Story oyunundaki toplanabilir ögelere ulaşabilmek için arka planda çalan müziğe dikkat etmeniz ve onun ritimlerini anlamanız gerekiyor. Daha sonra da ekranda gizli kombinasyonların var olduğunu gösteren bazı görsel ipuçlarına rastlıyorsunuz. İşte bu iki şeyi birleştirerek, aslında oyunun size göstermediği ama basmanız gereken tuşları keşfedebiliyorsunuz ve gizli rotalara sokabiliyorsunuz karakterinizi. Müziğe ekstra ilgi duyan kişiler belki bu özelliği sevecektir ama kulağı güçlü olmayan oyuncuların bu yapıtın içerisindeki toplanabilir koleksiyon ögeleri ile ayrıca uğraşması gerekecek gibi görünüyor.
Hextech Mayhem: A League of Legends Story oyununda aynı zamanda Mayhem isimli bir puan sistemi var. Bölümlerin içerisinde ne kadar şeyi parçaladığınıza ve tuşlara ne kadar doğru bastığınıza göre Mayhem de %100 olmaya yakınlaşabiliyor. Oyunda bir süre ilerledikten sonra, her bölümde nasıl bu puanı tamamen doldurabileceğinizi gösteren yollar da açılıyor. Bu da bir hileden ziyade eğitici olabilecek kapasiteye sahip benim gözümde. Peki, tüm bunlar güzel ama Riot Games şirketinin lisansı ne zaman devreye giriyor? Bu lisans dahilinde Ziggs, Heimerdinger ile birlikte Piltover şehrini patlatmaya çalışıyor. Lisans bu şekilde kullanılıyor.
Böyle bir oyuna zaman ayırmaya gerçekten değer mi?
Hextech Mayhem: A League of Legends Story, Riot Games şirketinin lisansını olabildiğince ufak bir şekilde kullanıyor. Ziggs, Heimerdinger ve Piltover, bu markanın arka plan hikayesini bilen oyunculara mutlaka tanıdık gelecektir. Oyunun içerisinde hikaye adına pek bir şey yaşanmıyor ama duyabileceğiniz birkaç farklı diyalog, en azından karakterleri böyle bir oyunun içinde zenginleştirmeye yetebilecek seviyede. Ben açıkçası bu oyun için bir League of Legends hikayesi demem ama markaya çok hayran olan insanlar, ilgi çekici noktaları mutlaka bulacaktır. Onun haricinde, hikaye tarafında herkese hitap eden bir yapıt değil kendisi.
Hextech Mayhem: A League of Legends Story, mobil bir oyun olabilecek kadar ufak ama eğlenceli bir deneyim sunuyor. Zaten müzik temelli ritim oyunlarından da ben daha fazlasını beklemiyorum. En azından League of Legends evreninden daha fazlası çıkabilecek gibi durmuyor. Oyun küçük olsa bile sunulan deneyim eğlenceli ve oynanış kısmında çok daha derinlere inebilmeniz mümkün. Ritimlere önem göstererek sadece sizi keşfedebileceğiniz görünmez butonlar, tahmin ettiğinizden çok daha derin, zorlu ve eğlenceli bir hale sokuyor bu oyunu. Daha önce de dediğim gibi müzikle alakası olmayan oyuncular da rotayı gösteren modu açabiliyor.
Tüm bunların üzerine gelen sunum da fena sayılmaz. Hextech Mayhem: A League of Legends Story, görsel olarak bir mobil oyunu andırıyor ama kalite kesinlikle düşük değil. Bu kalitenin temelini oluşturan sanat tasarımı da kesinlikle League of Legends evrenini andırıyor. Bir müzik ritmi oyununda yer alan müzikler sunumun en önemli parçasıdır ve bu oyun da o konuda kesinlikle yarı yolda bırakmıyor. Oyundaki her müzik ve ses efekti birbirinden kaliteli ve oyuna çok güzel bir şekilde uyum gösteriyor. Son olarak, oyunun performansı da gayet sorunsuzdu. Eğer sistem gereksinimlerini donanımınız karşılıyorsa, sıkıntı çıkacağını sanmıyorum.
Durumu özetlemek gerekirse, şaşırtıcı bir şekilde Hextech Mayhem: A League of Legends Story oyunundan memnun kaldığımı belirtebilirim. Yine de bu demek değil ki oyunun kusursuz bir yapısı var. Ekibin sunmuş olduğu deneyim biraz derinliğe sahip olsa bile en nihayetinde çok yüksek bir kalite sunmuyor ve bu yüzden de oyunun 9-10 gibi puanlara ulaşabilmesi en azından benim gözümde mümkün değil. Yine de kendisi, en azından Steam üzerinden 30 TL civarı bir fiyata satın alabileceğiniz eğlenceli ürünlerden bir tanesi. Özellikle de bu oyunu indirim döneminde yakalayabilirseniz, kesinlikle kaçırmayın derim.
