Günümüzde bizi uzaya çıkartıp, o sonsuzluğu keşfetmemize olanak sunan çok da fazla video oyunu bulunmuyor. Özellikle aktif olan yapıtlara baktığımız zaman Elite Dangerous ve No Man’s Sky gibi video oyunlarından başka herhangi bir yapıt gelmiyor aklımıza. 2020 senesinin başında piyasaya sürülmüş olan Journey to the Savage Planet de aslında adından anlayabileceğiniz üzere bizi uzaya çıkartan, uzaydaki o gezegeni keşfetmemizi isteyen ve bu sırada da macera yaşamamızı isteyen bir video oyunu gibi görünüyor.
Aynı Hello Games ekibinin No Man’s Sky oyununda olduğu gibi bu oyunda da kendimizi tam bir bilinmezliğin içerisinde buluyoruz. Bu bilinmezlik, tabii ki sağı solu tarayarak çözülüyor. Taramaktan kastım da silahla mermi sıkmak değil tabii ki; elimizdeki bir cihaz ile çevreyi tarayıp, yeni bilgilerin sahibi olabiliyoruz. Bu video oyununu, No Man’s Sky yapıtından ayıran en önemli özellikler ise oyundaki espriler ve daha net bir şekilde karşımıza çıkan macera teması. Tabii bu iki özellik herkesin hoşuna net olarak gitmeyebilir bence.
Bizi uzaya gönderen şirket Kindred Aerospace ve kendileri hiçbir zaman en iyi şirket olduklarını kabul etmiyor. Zaten böyle bir şey de söyleyemezler; başımıza ne bela geliyorsa, ya direkt olarak onlardan kaynaklanıyor ya da onların eksikliğinden ötürü oluyor. Kindred Aerospace, bizi uzaya hiçbir ekipman ve mazot olmadan bırakıyor. Geriye kalan her şeyi ise bir oyuncu olarak bizim yapmamız gerekiyor. Uzayda, hayata adeta sıfırdan başlıyoruz ama bu başlangıç gayet güzel hissettiriyor. Oyunda ilerleme kaydetmek, anlamlı geliyor.
Journey to the Savage Planet oyununda sürekli olarak çevreden bilgi toplamanız gerekiyor. Sağı solu karıştırarak mineral elde etmemiz gerekiyor. Ayrıca uzaylı yaşamı ile de tanışıyorsunuz ve onlardan yeni şeyler öğrenmeye çalışıyorsunuz. Ayrıca tüm bunları yaparak yeni ekipmanların kilidini açabiliyorsunuz ve bu ekipmanlar sayesinde de oyunun dünyasını daha farklı şekillerde keşfedebiliyorsunuz. Ayrıca yeni ekipmanlar sayesinde daha önce gidemediğiniz bölgelere de erişim sağlayabiliyorsunuz, gayet klasik bir taktik bence.
Journey to the Savage Planet ile benzersiz bir macera yaşıyoruz
Journey to the Savage Planet oyununda hiçbir zaman yapacak bir şeyiniz bitmiyor ama bu demek değil ki sürekli olarak eğlenceli ve benzersiz şeyler yapıyorsunuz. Elite Dangerous ve No Man’s Sky oyunlarında olduğu gibi bu yapıtta da yaptığınız şeyler kısa bir süre sonra kendisini tekrar etmeye başlıyor. Eğer uzay temasını seviyorsanız ve bilinmezliği öğrenmek için sürekli olarak keşif yapmak sizin için eğlenceli ise açıkçası bu oyundan hemen sıkılacağınızı düşünmüyorum. Türe yabancı olanlar için aynı şey geçerli değil.
Bu video oyununda keşif yaptığınız çevre de değişiklik gösteriyor; farklı farklı biyomlar bulunuyor. Uçan adalar, adeta bir fantezi filminden çıkmış gibi görünen sahneler ve çok dahası bu oyundaki gezegende keşfedilmeyi bekliyor. Ayrıca bu yapıtta canlı yaşamı da bulunuyor. Oyundaki bazı uzaylılar dost olarak karşımıza çıkıyor ve size herhangi bir zarar vermiyorlar ama tabii ki saldırgan uzaylı varlıklar da bulunuyor ve onlarla başa çıkabilmek için silah kullanmanız gerekiyor. FPP olarak oynanan bu oyunda silah da var yani.
Silah kullanımı kesinlikle eğlenceli değil ve oyun içerisinde de çok sık kullanmamız gerekmiyor. Oyun hakkındaki bir sürprizi bozmak gibi olmasın ama bir de bölüm sonu canavarı bulunuyor. Bu bölüm sonu canavarı birkaç kez karşımıza çıkıyor ve oldukça klasik bir karşılaşma yaşanıyor. Bu canavarın parlayan yerleri bulunuyor ve oralara ateş attığınız zaman da karşılaşmada ilerleme kaydediyorsunuz. Yani, konu silah kullanımı olduğu zaman pek de eğlenceli, ilgi çekici ve yenilikçi bir oynanış karşımıza çıkmıyor.
Journey to the Savage Planet oyununda ilgi çekici platform anları da bulunuyor ve bu anlarda da açıkçası Destiny serisindeki özel görevlerdeki platform kısımları aklıma geliyor. Tabii o özel görevler herkese açık olmayan, özel adımlarla aktif edilen görevlerdi ve platform anları da bu yüzden biraz zordu ama Journey to the Savage Planet oyunundaki platform bölümleri o kadar da zor değil. Yine de o oynanış anlarında heyecanlanabiliyorsunuz ve birkaç dakika da olsa eğlenceli anlar yaşayabiliyorsunuz.
Komik olmaya çalışan ama zaman zaman bunu yapamayan bir oyun
Journey to the Savage Planet oyununu diğer uzay ve keşif temalı oyunlardan ayıran en büyük özelliklerden bir tanesi, komedi temelli olması. Yalnız bu komedi ne yazık ki her zaman güldürmüyor. Hatta bazen, “Bak, bu kaka. Çok komik, değil mi? Haha.” seviyesinde esprilere şahitlik etmemiz gerekiyor. Bilmiyorum bu tip ucuz esprileri seven var mı ama ben sevmiyorum ve %50 oranla bu oyunun komedisinden nefret ettiğimi gönül rahatlığı ile birlikte söyleyebilirim. Fakat komedi anlamında canlı aksiyon sahneleri gibi eğlenceli anlar da var.
Bu komedi, uzay gemimiz içerisinde yer alan yapay zeka tarafından da devam ettiriliyor ve bu noktada da Destiny 2 oyunundan Failsafe aklıma geliyor. Birçok oyuncu bu karakter sevmemişti ama Cayde-6 ardından bence en eğlenceli karakterlerden biri idi Failsafe ve çok zekice yazılmış cümleleri vardı. Tabii Journey to the Savage Planet oyunundaki yapay zeka ile Failsafe, aynı şekilde işlemiyor ama yine de canım karşılaştırma yapmak istedi, ne diyebilirim ki şimdi? Yine de bu yapay zekayı da zaman zaman eğlenceli buldum efendim.
Bu video oyununun hikayesi de genelde yapay zeka üzerinden ilerliyor. Yani, gelişmeleri ondan öğreniyoruz ama açıkçası ben bu hikayeyi sevdiğimi söyleyemeyeceğim. Özellikle hikayenin sonlarına yaklaştığınız zaman oyun, kendisini tamamen bırakıyor. Sanki 6-7 saat boyunca oynadığınız bu maceranın finali yaklaştıkça, hikaye tüm ilgiyi kaybediyor geliştirici ekip tarafından ve öylesine bir final veriliyor. Hikaye benim için önemli olduğu için de bu oyunda böylesine başarısız bir hikaye sunulunca açıkçası keyfim kaçıyor benim.
Durumu özetlemek gerekirse Journey to the Savage Planet, başarılı bir uzay keşfi oyunu. İnceleme yazım boyunca Destiny 2 ve Elite Dangerous oyunlarının adını geçirdim ama bu oyun, kesinlikle temel yapı olarak onlara benzemiyor. Hello Games ekibinin No Man’s Sky oyunu hem sunum açısından, hem de oynanış açısından bu oyuna daha benzer ve türü seven oyuncuların bu yapıtta çok büyük problemler yaşayacağını sanmıyorum. Yine de bu demek değil ki Journey to the Savage Planet, kusursuz bir oyun değil.
