Son birkaç senedir pikselleştirilmiş görselliğe sahip olan, aslında basit gibi görünen ama çok eğlenceli olan birçok video oyununa şahitlik ettik. Loop Hero da aslında onlardan bir tanesi. Bu oyunda, The Lich isimli bir kötü karakter, dünyayı sürekli tekrarlayan bir zaman döngüsünün içine atıyor. Bu yüzden de kaos, kaçınılmaz oluyor. Bizim amacımız ise bir Loop Hero olup, birbirinden farklı kartlardan desteler yaparak, benzersiz maceraların üstesinden gelmek oluyor. Oluşturduğumuz kart destesinde mistik kahramanlardan tutun da dünya üzerinde yerleştirilebilecek olan binalara kadar birçok çeşitli öge bulunuyor.
Loop Hero oyununda yaşanabilecek olan her macera, rastgele olarak oluşturuluyor. Kart destesi mantığı da işin içine girince, her deneyim başlı başına benzersiz bir hal alıyor. İşte bu maceralarda yeni kahraman sınıflarının ve kullanılabilecek olan kartların kilitlerini açabiliyoruz. Bu maceralar sırasında tabii kendi kampımız için ganimetler de toplamamız gerekiyor. Bunu en sağlıklı bir şekilde yapabilmek için de kart destemizden çevre detaylarını, binaları filan bir denge bularak yerleştirmemiz gerekiyor. Bu sayede, maceramızda kendi yolumuzu çizebiliyoruz ve istediğimiz kadar risk alabiliyoruz. Risk aldıkça, ganimet daha da değerleniyor.
Elde ettiğimiz bu ganimetler aracılığı ile kampımızı güçlendiriyoruz. Bu güçlendirmeler sonucunda da maceralarımızda kullanabileceğimiz yeni özellikler ve daha fazlasını elde edebiliyoruz. Bu sırada, tabii ki kendi kahramanımızın da elde edebileceği ganimetler bulunuyor. Mesela, karşılaştığımız canavarlardan birbirinden farklı silahlar elde edebiliyoruz. Ayrıca, zamanla yeni özelliklerin ve yeteneklerin kilidini açabilmemiz de mümkün oluyor. Bu sayede Loop Hero, tekrar ve tekrar oynanabilir bir deneyim oluşturmuş oluyor. Tabii bölüm sonu canavarlarını da unutmamamız gerekiyor. Kendileri ile zorlu savaşlar da veriyoruz.
Loop Hero oyunu boyunca birbirinden farklı bölüm sonu canavarı ile karşı karşıya geliyoruz. En sonda ise karşımıza The Lich çıkıyor. Daha önce de söylediğim gibi amacımız, dünyayı girmiş olduğu bu zaman döngüsünden kurtarmak. Bu sırada da The Lich ve ona yardım eden diğer kötü güçlerin sonunu getirmemiz gerekiyor. Her şeye rağmen bu oyun, aslında tam olarak tahmin ettiğiniz gibi bir yapıt da değil. Aslında bu oyunda, daha çok otomatik oynanış özelliği ön plana çıkıyor ve Loop Hero, bir anda arka planda kendi kendisine oynayabilen bir yapıta dönüyor. Yine de her şey bu kadar basit sayılmaz.
Loop Hero, kendi türüne bolca yenilik getiriyor
İngilizce olarak Idle da diyebileceğimiz bir oyun türü, Loop Hero yapıtının arkasında duruyor. Bu tip oyunlarda, oyun aslında kendi kendine oynuyor. Bizler de arkada oynanışı izleyip, mikro yönetim temelli kararlar veriyoruz. Bu tip oyunlar çoğu oyuncu için sıkıcı olabilir ama ben normal şartlar altında da Idle tipi oyunlardan sıkılmam. Yalnız, Loop Hero ile işler Idle türünden ileri çıkıyor; bu video oyunu kendi türüne çok daha fazla interaktif öge getiriyor. Güçlendirmeler, iyileştirmeler, gizemler ve oldukça üzerine düşülmüş bir hikaye derken, neredeyse geleneksel bir video oyunu oynuyormuş gibi hissedebiliyorsunuz kendinizi.
Loop Hero oyunundaki kahramanımız, açılış bölümünden sonra otomatik olarak yürümeye ve gördüğü düşman ile savaşmaya başlıyor. Tüm bu olaylar, pikselleştirilmiş bir görselliğe sahip olan, iki boyutlu bir alanda geçiyor. Düşmanlar filan da ikon olarak görünüyor. Daha büyük çaplı veya önemli karşılaşmalar yaşanacağı zaman ise bu savaşlar için ayrı pencereler açılıyor. Bu sayede aksiyonu görebiliyoruz. Yalnız bu noktada da kontrolü siz ele almıyorsunuz; oyun, kendi kendine oynamaya devam ediyor. Peki, Loop Hero oyununda işin içine ne zaman oyuncular giriyor? Biraz da bu konuya değinelim.
Loop Hero oyununda düşmanlarınızı öldürdükçe hem ganimetlerin, hem de bazı kartların düştüğünü görüyorsunuz. Bu ganimetler, hem karakteriniz, hem de kampınız için kullanılabiliyor. Kartlar ise bu oyunu asıl benzersiz haline sokuyor. Aynı zamanda, bu oyunda işaret ögeleri, yani yerleri belli eden büyük dağlar veya uzun binalar tarzı şeyler yerleştirerek, kendinize olumlu veya olumsuz ek özellikler kazandırabiliyorsunuz. Mesela, dağ gibi daha doğal ve olumlu şeyler, karakterinizi güçlendirebiliyor; mezarlık gibi olumsuz şeyler ise karşınıza daha zorlu düşmanların çıkmasını sağlıyor. Yalnız, o düşmanlardan da daha değerli ganimetler düşüyor.
İşte tam da bu noktada, olumlu ve olumsuz ögeler yerleştirme konusunda bir denge kurmanız gerekiyor. Çok olumlu ögelerin üstüne giderseniz, yeteri kadar ilerleyemiyorsunuz. Çok fazla olumsuz öge kullanırsanız da yeteri kadar güçlenemediğiniz için ölüyorsunuz. Her döngünün sonunda ise savaşmanız gereken bir bölüm sonu canavarı bulunuyor. Onun da işini bitirdikten sonra, tekrardan tamamen rastgele oluşturulmuş bir başka maceraya atılmanız gerekiyor. Bu yeni macerada da biraz önce anlattığım her şey tekrarlıyorsunuz ve böylece oyunun hikayesinde dünyayı tekrardan kuruyorsunuz efendim.
Bu oyunda tahmin ettiğinizden fazla düşünmeniz gerek
Loop Hero oyununda benim ilgimi çeken en güzel şey ise aslında biraz deneysel içerik, biraz da zeka gerektiriyor olması. Yani, kendi karakterinizi ve kampınızı geliştirmek için bazen belli başlı kaynaklara ihtiyaç duyuyorsunuz ve bu kaynaklar da sadece belli başlı tip, tür ve boyuttaki işaret ögelerinin kombinasyonu ile ortaya çıkabiliyor. Bu yüzden de sürekli aslında yeni şeyler denemeniz ve bu denediklerinizi de aklınızda tutmanız gerekiyor. Ayrıca, bunları yapmanız da gerekiyor; yeni karakter sınıflarını bu şekilde açabiliyorsunuz. Bu arada, o karakter sınıfları da gerçekten oyundaki deneyiminizi bir üst seviyeye çekebiliyor.
Loop Hero oyununa herkes bir savaşçı olarak başlıyor ve yeni karakter sınıfları zamanla açılıyor. Yeni sınıfları açmak ise oldukça önemli; o sınıflara geçiş yapmak, oyun deneyimini temelden değiştiriyor. Her karakter sınıfı değiştirdiğinizde sanki kendinizi yeni bir oyun oynuyormuş gibi hissedebiliyorsunuz. İşte tüm bunlar sayesinde Loop Hero, oynaması ve zaman harcaması oldukça eğlenceli bir video oyunu haline geliyor. Yalnız yine de en azından benim için bu video oyununun sunum tarafında bazı kritik problemler bulunuyor. Eminim ki bazı oyuncular için bunlar problem bile olmayacaktır ama benim için öyle.
Daha önce de söylediğim gibi Loop Hero, pikselleştirilmiş bir görselliğe sahip ve genel anlamda oyundaki her şey de oldukça basit. Yalnız, bu basitlik biraz rahatsız edici görünüyor. Öncelikle, ben pikselleştirilmiş görsellikten rahatsız olmuyorum normalde ama Loop Hero, nedense beni bir tık kendinden uzaklaştırdı bu özelliği sayesinde. Ayrıca, oyunun sanat tasarımı da bana hiçbir şekilde ilgi çekici gelmedi. Bunun üzerine, animasyonları da çok basit buldum. Kendilerinin bence bir tık bile olsa derinliğe ihtiyacı vardı; şu andaki haliyle bu oyun inanılmaz basit duruyor ve ne yazık ki göze hitap etmiyor.
Loop Hero, taktiksel bir oynanışın öne çıktığı bir aksiyon ve rol yapma oyunu. Yalnız, işin içine zaman döngüsü filan girdiği için Roguelike türünü de bir etiket olarak kendisine yapıştırabiliriz. Oynanış tarafında da Idle türüne şahitlik ediyoruz. Yani, karşımızda aslında tür olarak çorba olmuş bir oyun var ama yine de geliştiriciler, bu türleri gayet güzel bir şekilde harmanlamayı başarmış. Eğer bu tip görselliğe sahip olan oyunlardan hoşlanıyorsanız, bu oyuna bir şans vermenizi öneriyorum. Yalnız, yine de bu oyunun herkese hitap etmeyeceğini, özellikle görselliğin ve Idle mantığının sıradan bir bilgisayar oyuncusuna garip gelebileceğini düşünüyorum.
