Belki önümüzdeki 100 sene içerisinde, belki 1000 sene içerisinde, belki de tahmin edilemeyecek kadar uzun bir zaman sonra Dünya’nın sonunu göreceğiz. Tabii muhtemelen bu sonu bizim direkt olarak görmemiz mümkün olmayacak ama Dünya’nın da sonsuza kadar varlığını sürdürecek olmasına pek inanmamak gerekiyor; özellikle de kaynaklar her zaman kendisini tüketirken. Geçen hafta piyasaya sürülmüş olan Outriders oyununda da birbirinden farklı sebeplerden ötürü insanlığın tamamı, gezegenimizi terk ediyor, çok uzun bir zaman boyunca uzayda yolculuk ediyor ve cennetin vaat edildiği bir gezegene ulaşıyor. Ardından da olaylar gelişiyor.
Outriders oyununda Dünya’nın artık yaşanılmaz hale geldiği bir dönemde insanlar, koloni gemilerine biniyor ve daha önce frekanslar ve daha fazla veri ile taraması yapılmış olan bir gezegene doğru yola çıkıyor. Enoch isimli bu gezegenin güvenli, hatta adeta bir cennet olduğu elde edilen verilere göre biliniyor. Bizler ise Outrider isimli bir grubun deneyimli askerlerinden biriyiz. Senelerce donuk bir şekilde herkes uyutuluyor ve uyandırılan ilk insanlardan biri de biz oluyoruz. Bunun sebebi ise gezegeni keşfetmek için iniş yapacak olmamız. Eğer gezegen, gerçekten verilerdeki kadar güvenliyse, koloni gemilerindeki siviller de uyandırılacak.
Enoch gerçekten de müthiş bir gezegenmiş, insanlık için yepyeni bir yuva bulundu ve herkes mutlu ve mesut bir şekilde yaşamaya başladı demek isterdik ama gezegene iniş yaptıktan kısa bir süre sonra bir şeylerin ters gittiğini hissediyoruz ve ardından da Anomaly ile karşı karşıya kalıyoruz. Anomaly, tarif edilemeyen bir fırtına ve içerisine aldığı her şeyi yok ediyor. Bizler de bu fırtınadan kaçmaya çalışırken, diğer herkes gibi ölmüyoruz, süper güçlere sahip oluyoruz. Ardından çok farklı bir şekilde yaralanıyoruz. Arkadaşımız ise ölmememiz için bizi gezegenin içinde donuk uykuya yatırıyor. Ondan sonra ise olaylar başlıyor.
Outrider tarafının üyeleri Enoch gezegenine ilk inen insanlardı ve bu insanlar, fırtınanın tehlikeli olduğunu görünce kaçmaya çalıştı. Neredeyse kimse kaçamadı, neredeyse kimse hayatta kalamadı ama bir kişi, koloni gemilerine gezegenin güvenli olduğuna dair bir işaret gönderdi. İşte bizler de derin uyku halindeyken, Anomaly de herkesi mahvetmişken, koloni gemilerinden insanlar yavaş yavaş inmeye başladı. Enoch, bir cennet olmadığı için gezegendeki daha ilk günden itibaren insanlar kaynaklar yüzünden birbiriyle savaşmaya başladı, farklı taraflar oluşturuldu ve tüm bunların suçlusu olarak da Outrider grubu gösterildi.
Outriders, cennetten bir parça vaat ediyordu ama ters köşeden golü yedik
Outriders, net olarak bir macera oyunu değil. Bu sebepten ötürü de hikaye aslında oyunun odak noktasında yer almıyor. Yine de oyun, normal uzunlukta sayılabilecek bir hikaye temelli başlangıç yapıyor. Hikaye bittikten sonra da oyun sonu içerikler karşımıza çıkıyor. Onlardan daha sonra bahsedeceğim; öncelikle hikayeye değinmem gerekiyor. Bu oyun, ne yazık ki beni hikaye konusunda çok arada bıraktı. Yani, oyunun içinde hikayeye önem verilmediği ne yazık ki çok açık. Ayrıca, bolca mantık hatası bulunuyor ve hikayeyi güçlendirebilecek birçok öge de kullanılmıyor. Mesela, karakterlerin üzerine çok az gidiliyor.
Outriders oyununda bizi gezegende donuk uykuya yatıran kişi, bizim suçsuz olduğumuzu biliyor ama bilmem kaç sene sonra yanlışlıkla uyandığımız zaman tüm olayların suçlusu biz oluyoruz. Bir anda, bizi uyutan kişi, uyuduğumuz için bizi suçlamaya başlıyor. Madem bu konuda rahatsızsın, neden uyandırmadın da 30 sene bekledin? Daha doğrusu, senin sinirli olmaya hakkın var mı? Oyunun hikayesi boyunca bu tip çok rahatsız mantık hataları ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Ayrıca oyun, daha yeni tanıttığı karakterlerin hiçbir şekilde hikayede gelişmesini sağlamadan onları öldürmeyi de çok seviyor.
Bir hikayenin en önemli noktalarından biri karakterleridir ama Outriders oyununda karakterlere hiç önem verilmiyor. Daha yeni tanıştırılan karakterler hemen öldürülüyor, ölmeyen karakterler önceki bölümlerde kaldığı için yarım saat içinde unutuluyor, bizimle sürekli gelen karakterlerin de üstüne gidilmediği için kendilerinden hikaye kapsamından hiçbir hayır görmüyoruz. Şimdi, karakterlerin aslında hızlıca öldürülmesi şok etkisi yaratabiliyor. Ben açıkçası oyun boyunca bu duyguyu 2 kere yaşadım ve gayet de güzeldi ama işte 3. kere biri hemen öldüğü zaman artık şaşırmıyorsunuz, sadece hayal kırıklığı yaşıyorsunuz.
Outriders oyununun hikayesinin temeli kesinlikle güzel. Dünya’nın var olmadığı bir evrende, tamamen yabancı bir gezegende neredeyse sınırsız hayal gücü ile içerik üretilebilir ama bu oyun, ne yazık ki o potansiyeline de ulaşamıyor. Yalnız, bu noktada oyunun üstüne çok gitmemek lazım; bu oyun hikayenin ağırlıklı olduğu bir tür değil. Sadece ganimet temelli bir aksiyon deneyimi yaşanıyor. Yalnız, oyunda yer alan ortalama seviyedeki hikaye de ne yazık ki pek iyi bir şekilde anlatılmıyor. Ara sahneler ve sinematik sahneler ne yazık ki benim hiç ilgimi çekmedi. Ayrıca, kameranın bu sahnelerde sürekli ama sürekli sallanıyor olması da çok rahatsız edici oluyor.
En azından konu içerik olduğu zaman hikayedeki kadar acı çekmiyoruz
Outriders oyununun hikayesi ve bununla alakalı olan diğer her şey, benim gözümde ortalama seviyede. Yani, tabii ki ciddi hatalar var ama karşımızda The Last of Us veya God of War gibi hikayeye delice önem veren bir marka yok. Bu yüzden oyunun üstüne çok gitmeyeceğim; türüne göre yeteri kadar hikaye var işte. Konu içerik olduğu zaman ise her şey bir adım daha ileriye gidiyor. Bu arada, oyunun temel oynanışından daha sonraki başlıklarda bahsedeceğim; kategoriler üzerinden gitmek istiyorum. Şimdi, içerik tarafında her şey kendi karakterimizi oluşturmamız, kısa bir açılış bölümü oynamamız ve ardından da karakter sınıfı seçmemiz ile başlıyor.
Outriders oyununda her şey hikaye temelli içeriklerle başlıyor. Oyunda bir aracımız var ve o araçla farklı bölgelere giderek, oyunun genel haritasında ilerlemeye çalışıyoruz. Her bölüm, kendi içerisinde farklı alanlara ayrılıyor ve genelde her alanda da öldürülmesi gereken düşmanlar oluyor. Oyunda ilerledikçe yeni yan görevler açılıyor filan. Yani, oyunun içerisinde net olarak bir açık dünya sistemi yok. Bölümlerden oluşan bir yapı görüyoruz. Artık oyunu oynama hızınıza göre 10-20 saat civarında hikaye temelli görevleri bitirebiliyorsunuz ve oyun sonu içeriklere geçiş yapabiliyorsunuz. Ondan sonra da artık en iyi karaktere sahip olmak, tek amacınız oluyor.
Outriders oyununda üç farklı seviye sistemi var: Karakter seviyesi, dünya seviyesi ve başarı seviyesi. Karakter seviyesi, adı üstünde sizin seviyeniz ve belli seviye aralıklarında yeni yetenekler açabiliyorsunuz. Her karakter sınıfının 7-8 civarında yeteneği bulunuyor. Öyle bir yetenek ağacı sistemi de yok. Yalnız, ustalık yetenekleri gibi bir sistem var ki orada da bazı puanlar kullanarak, kendi karakterinizin sınıfına yön veriyorsunuz. Her karakter sınıfının da kendi içerisinde 3 adet alt sınıfı oluyor. Mesela, Pyromancer isimli sınıf; Ash Breaker, Fire Storm veya Tempest olarak kendisini geliştirebiliyor. Tabii burada da özgür bırakılıyorsunuz.
Ash Breaker, Fire Storm veya Tempest kategorilerinden istediğiniz mini noktaların kilidini açabiliyorsunuz. Bu sayede tek bir alt sınıfa odaklanmak zorunda kalmıyorsunuz. Ayrıca, eğer dilerseniz bu kısımda kullandığınız puanları, ücretsiz olarak sıfırlayıp, tekrardan dağıtım yapabiliyorsunuz. Bu sayede de oyun sonunda istediğiniz karakteri çok daha detaylı bir şekilde uygulayabiliyorsunuz. Dünya seviyesi de karakter seviyesi gibi yükseliyor ama dünyanın seviyesi arttıkça, düşmanların da zorluğu artıyor. Aynı zamanda da düşen eşyaların nadirliği, gücü ve seviyesi filan da etkileniyor tabii. Bu noktada yeteri kadar ilerleme sistemi var.
Outriders gibi bir oyun oynayacağız da ganimetlerden bahsetmeyecek miyiz?
Ustalık yetenekleri ve dünya seviyesi, bu oyunun temelinde yer alıyor. Yalnız, tüm bu ilerleme sistemlerin işe yaraması için ortada ganimetlerin olması gerekiyor. Outriders oyununda 5 farklı parça zırh ve 3 farklı silah kuşanabiliyorsunuz. Tüm bunlar da farklı nadirliklerde, farklı özelliklerde, farklı istatistik değerlerinde ve farklı seviyelerde karşınıza çıkıyor. Ayrıca, giydiğiniz zırhlar sizin kozmetik anlamdaki görünüşünüzü de etkiliyor. Bu noktada aklınıza Destiny, Tom Clancy’s The Division, Anthem, Borderlands ve Diablo gibi oyunları getirebilirsiniz. Ganimet sistemi, aynı o oyunlardaki gibi işliyor.
Outriders oyununun bu ganimetlerde çok ilgi çekici sistemleri de bulunuyor. Mesela, silahlarda veya zırhlarda yer alan modlar için bir kütüphaneye sahip oluyorsunuz. Bu kütüphanedeki modlara sadece 1 kere sahip olmanız yeterli oluyor kendisini sonsuza dek kullanıma açabilmek için. Yalnız, modlara sahip olabilmek için de öncelikle istediğiniz moda sahip olan bir silah veya zırh çıkartmalısınız, ardından da o ganimeti parçalamalısınız. Bir ganimeti parçaladığınız zaman onun üzerindeki modlar, kütüphanenize ekleniyor ve sizler de o modu gidip, istediğiniz bir başka ganimetin üzerine takabiliyorsunuz.
Ganimetleri modlamak haricinde birkaç farklı sistem daha bulunuyor; ganimetlerin seviyesini yükseltmek, gücünü yükseltmek ve istatistik değerlerini yükseltmek gibi. Yalnız, modlama da dahil olmak üzere saymış olduğum tüm bu sistemler, yüksek dünya seviyeleri de dahil olmak üzere oyun sonu içeriklerine hitap ediyor. Bu arada, envanter yönetimi olarak da Outriders, diğer ganimet temelli oyunlardan bir adım öne çıkmayı başarıyor; bu oyunda hem otomatik ganimet toplama var, hem bu sistemdeki nadirliği ayarlayabiliyorsunuz, hem ganimetleri topluca parçalamak var, hem de parçalanacak ganimetleri kolayca seçmek var.
Sizi bilemem ama ben ganimet toplama temelli oyunları deli gibi oynadım, oynuyorum da. Destiny, Tom Clancy’s The Division, Anthem, Borderlands ve Diablo markalarını saymıştım. Bu markaların neredeyse tüm oyunlarını oynadım, şu anda da aktif olarak Destiny 2 oyununu oynuyorum ve konu ganimet temelli oynanış olduğu zaman bu oyunu, en yakın Diablo serisine benzetiyorum. Yalnız, tasarım olarak da Borderlands akıllara geliyor.; Outriders, bir çevrim içi servis değil. Yani, karşımızda geleneksel bir video oyunu var. Bu tip bir geleneksel oyunu da oynamayalı çok olmuştu, açıkçası mutlu oldum çevrim içi servis yapısının olmamasından.
Çevrim içi servis ile geleneksel video oyunu arasındaki farkı bilmek gerekiyor
Outriders, geleneksel bir video oyunu olduğu için en çok bu noktada kafayı karıştıracak. Günümüzün oyuncuları ne yazık ki geleneksel oyun ile çevrim içi servis yapılarının arasındaki farkı bilmiyor. Oyuncular özellikle de bu tip ganimet temelli oyunlara ilgi gösteriyorsa, geleneksel oyun mantığını öğrenmek iyice imkansız hale geliyor; bu tip video oyunlarını neredeyse çevrim içi servis temelli tasarımlar domine ediyor. İşte bu yüzden de bu oyundan daha fazlasını beklememeniz gerekiyor. Yani, 60 USD ödeyip, elde ettiğiniz oyun budur ve bundan daha fazlası da olmayacak. Eğer gelecekte bu oyuna ek paket filan gelecek olursa da ücretsiz değil, ücretli olacaktır.
Yalnız, çevrim içi servis dendiği zaman da akıllara hemen yarım yamalak bir şekilde piyasaya sürülen yapıtlar gelebilir. Bu noktada oyuncular haklı; uzun zamandır çok başarılı bir şekilde çıkış gerçekleştiren, AAA seviyesinde bir çevrim içi servis görmedik. Yalnız, Outriders da geleneksel bir oyun olmasına rağmen pek de başarılı bir çıkış gerçekleştiremedi. Şimdi, ben bu oyunda hiçbir şekilde problem yaşamadım ama sizi uyarmak istiyorum; oyunda tüm ilerlemelerinizi silen ciddi hatalar bulunuyor. Hatta oyun, bilgisayarlarda o kadar çok çöküyor ki 50 GB büyüklüğünde hata dosyaları oluşuyor. Bu hatalar da oyunun çıkış gününden beri düzeltilmedi.
Outriders oyununu ben PlayStation 5 konsolumda oynadım ve bugüne kadar da ilerlemem silinmedi, sunucu tarafında problem yaşamadım ama sadece 1 kere çökme hatası gördüm. O da artık her oyunda olur, 1 tane hata için bu oyunu yerin dibine gömmeyeceğim. Yalnız, eğer siz bu oyunu satın alacak olursanız, tüm bu hataları aklınızda bulundurmanızı öneriyorum. Şayet, ilerlemelerin silinmesi oldukça yaygın bir problem gibi görünüyor. İnsanların neredeyse 100 saatlik emekleri bir anda yok oluyor. Bu benim başıma gelse, gerçekten ne yapacağımı şaşırırdım. Doğru düzgün sinirlenemezdim bile.
Geleneksel video oyunlarını düşündüğüm zaman yine de Outriders beni memnun etti. Birazdan oynanıştan bahsedeceğim ama hikaye tarafı ortalama ve içerikler gayet güzel görünüyor benim için. Genelde çevrim içi servis tipi oyunlar oynayan biri olarak da aslında böyle bir oyunun geleneksel olması daha çok hoşuma gitti. Bu sayede, içerik kaçırma korkusu gibi şeyler ortadan kalktı. Oyunu artık istediğim tempoda oynayabiliyorum. Ayrıca, oyunun çıkış gününden itibaren tüm içeriklerin de oyunda olması, tüm sistemlerin güzelce oturtulmuş bir şekilde karşıma çıkması da özlediğim bir şeydi. Gerçekten tam bir oyun vardı karşımda.
Outriders tam olarak nasıl oynanıyor ve nasıl bir oynanış sunuyor?
Outriders oyununa uzaktan baktığınız zaman aklınıza direkt olarak Anthem ve özellikle de Tom Clancy’s The Division markaları gelebilir. Sonuçta o oyunlar da üçüncü şahıs nişancı oyunları. Ayrıca, Tom Clancy’s The Division serisinde de siper sistemi bulunuyor, bu oyunda da. Yalnız, böyle bir düşünce sizin için çok yanıltıcı olacaktır. Konu, oynanış olduğu zaman incelemekte olduğum bu oyun, daha çok Diablo yapıtına benziyor. Şöyle ki oyunda, silahlar kadar yetenekler de eşit öneme sahip. Yani, silahı bu oyunda ne kadar yoğun kullanıyorsanız, yeteneklerinizi de o kadar yoğun kullanıyorsunuz. Ayrıca bu yetenekler, oyunun temelini oluşturuyor.
Yeteneklerin çok önemli olması, silahların da bir o kadar önemli olması ve bölümlerdeki düşmanların yerleşimleri filan Diablo markasını hatırlatırken, Outriders da kendisine has şeyler bulunduruyor. Mesela, oyunda bir siper sistemi var ama aslında o sistemi hiçbir şekilde kullanmamanız gerekiyor. Bu oyun, sürekli olarak agresif olmanızı ve o şekilde ilerlemenizi istiyor. Mesela, Pyromancer sınıfını oynarken, canınız düştüyse, siperin arkasında saklanmak hiçbir işinize yaramıyor; can doldurmak için yeteneğiniz ile düşman öldürmeniz gerekiyor. Diğer karakter sınıflarında da benzer durumlar ve. Genel anlamda her sınıf, öldürme karşılığı can veriyor.
Ben açıkçası Outriders oyununun demosunu oynarken Pyromancer sınıfından pek memnun kalmamıştım ama inceleme yazımda hız kazanmak için tam oyunda da Pyromancer ile oynamaya devam ettim ve aslında karakterim geliştikçe, daha güçlü ve farklı özellikli silahların kilidini açtıkça, sanki bu oyun bambaşka bir seviyeye geçti Pyromancer ile birlikte. Tahmin ediyorum ki diğer sınıflar için de aynısı geçerli; demoda onları da denemiştim ama kafamda bir fikir oluşturamamıştım. Tam oyunda da pek bir farklılık hissedemedim diğer sınıflarda. Bu oyunun temel oynanışında bahsetmem gereken bir diğer şey ise düşmanlar.
Outriders oyununda birbirinden farklı düşmanlar bulunuyor ve bu düşmanların tamamı sürekli olarak sizi sıkıştırmaya programlanmış durumda. Özellikle zor dünya seviyelerinde bu oyunu tek başınıza oynuyorsanız, ne yazık ki yapay zeka sizi çok zorlayacaktır. Oyun, ne yazık ki eşli oyuncu temelli bir deneyimi odak noktasında bulunduruyor ve bu yüzden de tek başına oynayan oyuncular cezalandırılıyor. Bu durum açıkçası oyunda en nefret ettiğim şey oldu. Bir oyunu tek başıma oynuyorum diye ne zor seviyeli ana içeriklerde, ne de oyun sonu içeriklerinde cezalandırılmamam gerekiyor. Ne bu, Destiny 2 filan mı oynuyoruz?
Düşmanlar, tek oyuncular için zorlu olsa bile eğlence de sunabiliyor
Outriders oyununda en çok dikkatimi çeken şey, elit düşmanlar ve bölüm sonu düşmanları oldu. Bu tip zorlu düşmanlar, aynı bizim gibi yetenek kullanabiliyor ama onlar yetenek kullandığı zaman neredeyse durdurulamaz olabiliyor. Oyun, bu noktada sizin reflekslerinizi çalıştırıyor ve stratejik düşünmenizi sağlıyor; kendi yeteneklerinizi kullanarak, düşmanların yetenek yapmasını engelleyebiliyorsunuz. Bu yüzden de savaş sırasında kendi yeteneklerinizi düşmanın üzerine 1 saniyede boşaltmak yerine, stratejik davranmayı seçebiliyorsunuz. Bu aslında küçük bir özellik ama oyun sırasında beyin gücü kullanmadan ateş etme konusuna farklılık getiriyor.
Outriders oyununda sevmediğim şeyler de oldu. Mesela, oyunda kozmetik açıdan karakter özelleştirme sistemi yok denecek kadar zayıf. Mesela, kostüm tarzı hiçbir şey bulunmuyor oyunda. Dış görünüşümüzü sadece zırhlar değiştiriyor ama kaliteli zırhlar da sadece oyun sonunda bulunuyor. Ayrıca, ifade hareketlerini filan özelleştirebiliyorsunuz ama onlar benim için hiçbir anlam taşımıyor. Bunun haricinde, arabanızı filan da özelleştirebiliyorsunuz ama o da benim için çok önemli sayılmaz. Ben, daha detaylı bir şekilde karakterimin ve elimde tuttuğum silahları kozmetik açıdan özelleştirebilmeyi tercih ederdim.
Rahatsız edici bir başka nokta ise karakter özelleştirmeden çok daha ciddi olan bölüm tasarımları. Outriders, içerisinde birçok farklı bölüm ve tema bulunduruyor ama bunların neredeyse tamamı birbirine çok benziyor. Yani, şu anda oyuna geri dönüp, baktığım zaman en benzersiz bölüm, karlı bir dağdı. Oyun hakkında keyif kaçırıcı detaylar vermeden sadece bunu söyleyebilirim; geri kalan her şey ya terk edilmiş mekanlar, ya da boş yeşillikler. Bununla birlikte o bölümlerde yaptığımız görevler de pek ilgi çekici değil. Yani, hikaye görevlerinin bir amacı oluyor arada sırada ama yan görevler hep kendisini tekrar edebiliyor; sadece ucundaki ganimet ilgi çekiyor.
Outriders, tüm bunlara rağmen eğlenceli bir oynanış sunuyor bence. Yani, yine karşımızda kusursuz bir yapıt yok ve benim oynanış için tercih edeceğim ilk oyun da bu olmaz ama oyunun kendisi de fena değil. Özellikle oyun sonu içeriklerinde kendinize ait zırh setleri yapıp, onları modlayıp, özellikleri ile oynayıp, inanılmaz güçlü ekipmanlar oluşturduğunuz zaman oyun aynı Diablo kadar zevk verebiliyor. Bu arada, oyun sonu içeriklere bağlı olarak en nadir ganimetlerin inanılmaz benzersiz olduğunu ve beni çok memnun ettiğini de söyleyebilirim. Oyun sonu görevler olan Expedition ise zaman sınırlamasından ötürü ne yazık ki beni kaybetti.
Outriders, satın almaya ve oynama değer bir video oyunu mu?
Outriders için hazırladığım bu inceleme yazımı bitirmeden önce oyunun sunum tarafına da değinmek istiyorum. Öncelikle de görsellikten bahsedeceğim. Bu oyunu, 4K/HDR destekli bir televizyonda, PlayStation 5 konsolum ile deneyimledim ve grafik kalitesinden memnun kaldım. Oyunun yeni nesil sürümü gayet net ve keskin görünüyordu. Kaplamalar filan da kesinlikle kaliteliydi ama karakter modelleri bana bir garip göründü. Ayrıca, oyunun temasına karşılık sanat tasarımı da inanılmaz sıradandı. Yani, böyle bir oyun için kreatif güç sınırsız olabilecek iken final ürün, herhangi bir kıyamet sonrası temasına sahip oyuna benziyor.
Görsellik ortalama seviyede diyelim. Buna karşılık performans müthişti. Tahmin edebileceğiniz gibi oyun, yeni nesil konsollarda 60 FPS olarak çalışabiliyor. Ayrıca oyunun içerisinde herhangi bir grafik, performans, çözünürlük ve 120 FPS seçenekleri bulunmuyor. Yani, tek bir görüntü ve performans var, bizler de onu oynuyoruz. Outriders oyununu oynadığım süre boyunca performans tarafında en ufak bir sıkıntı bile yaşamadım. Sıkıntının asıl olduğu taraf, ne yazık ki sesler ve müzikler. Oyundaki sesler, ne yazık ki inanılmaz dengesiz. Bazı yetenek sesleri sizi sağır ederse şaşırmam. Buna karşılık, oyunda hatırlanabilir herhangi bir kaliteli müzik de yok.
Tüm inceleme yazısını toparlamam gerekirse de Outriders, kesinlikle oynamaya değer bir oyun ama bunu yapmak için de pek aceleniz yok. Yani, oyun gayet oynanabilir seviyede ama bazı temel problemler bulunuyor. Mesela, oyunun tekli oyuncuları inanılmaz zorluyor olması, sanat tasarımın çok başarısız olması, görevlerin sıkıcı olabilmesi ve oyun sonu içeriklerinin de saçma bir şekilde zaman sınırlamalarına sahip olması, ne yazık ki bu oyunu 60 USD iken önermemi engelliyor. Eğer bu tip oyunları çok seviyorsanız ve şu anda da böyle bir oyunu oynamaya açsanız, buyurun ama onun haricinde indirim beklemenizi öneriyorum.
Outriders, kesinlikle kötü bir oyun değil. Oyunun çok iyi yaptığı şeyler de var, çok kötü yaptığı şeyler de. Bu kötülükler, ücretsiz güncellemelerle, ek paketlerle veya genişletme paketleriyle filan düzeltilebilir mi, bilmiyorum ama umuyorum ki geliştirici ekip, bu projeden ders almıştır ve bir sonraki oyun çok daha kaliteli bir şekilde gelir. Ben açıkçası Outriders ile aynı evrende geçen, hatta bir devam oyununu görmeyi çok isterim. Tabii ondan önce umuyorum ki benim inceleme yazım boyunca saydığım hataların düzeltilebilecek olanları, güncellemeler veya ek içeriklerle düzeltilir. Aksi taktirde, bu oyunu uzun vadede oynayacağımı sanmıyorum.