PlayStation 5 Pro incelemesi

PlayStation 4 Pro konsolunun başarısından sonra bu nesilde de benzer bir konsol görmemiz imkansızdı. Microsoft, bir yandan Xbox ile aslında farklı bir yol izlemeye karar verirken, Sony Interactive Entertainment cephesi “geleneksel” kalmayı tercih etti ve karşımıza PlayStation 5 Pro ile çıktı. Normalde böyle bir konsolun çıkışı beni tedirgin etmezdi ama Türkiye’de yaşayınca bu tip her teknolojik ürünün çıkışı artık gerginlik yaratıyor. Konsolun global olarak 700 USD civarında olacağını duyunca çok korkmuştum ve ülkemizde de 40-50 bin TL civarı bir fiyat bekliyordum. Ne yazık ki beklediğim oldu ve bu konsol, resmi olarak 50 bin TL ile satışa çıktı.

PlayStation 5 Pro konsoluna geçmeden önce yukarıdaki paragrafta söylediğim birkaç konuya değinmek istiyorum. İlk konu, Xbox cephesinin yön değiştirmiş olması. Kendileri halihazırda yeni nesil bir konsol geliştirdiklerini açıkladılar ve sadece ev konsollarını ele alacak olursak, bizleri çok farklı bir dünya bekliyor olacak yakın gelecekte. Eskiden bu iki rakip baş başa giderdi ama şimdi, muhtemelen 2 yıl içinde Xbox, yeni nesil konsolu ile PlayStation 5 cephesinden daha güçlü olacak. Kendilerinin bu liderliği muhtemelen 2-4 yıl sürecek; ondan sonra da aynı süre boyunca Sony Interactive Entertainment, PlayStation 6 ile lider kalacak. Dengeler sürekli değişecek.

Günümüze geri dönelim; elimizde bir PlayStation 5 Pro var ve tabii ki yine ülkemize özel bir hareket olarak, bu konsolun global çıkış gününde Türkiye içerisinde sadece ön siparişler açıldı ve konsolların teslimi için net bir tarih bile doğru düzgün verilmedi. Açıklanan resmi fiyat da tabii ki 50 bin TL idi. Ben de nedense sadece MediaMarkt ile mevcut olan vade farksız 9 ay taksit imkanıyla konsolumu aldım ve neredeyse 1 ay boyunca teslim edilmesini bekledim. Yani, global olarak konsolun heyecanı öldüğü zaman bana cihaz daha yeni ulaşmıştı, hem de bunun için herkes 699 USD öderken, ben ise 1.418,25 USD ödemiş oldum. Direkt iki katı fiyat yani.

Benim yaptığım net bir salaklık. Sadece imkanım olduğu için ve bu tür cihazlara hemen sahip olmayı sevdiğim için PlayStation 5 Pro konsoluna 50 bin TL ödedim. Bu konsol kesinlikle öyle bir para etmez. Hatta şu an bakıyorum da ithalatçı garantili olarak 37 bin TL civarına satılan konsollar da var. Bence konsol, o fiyata da değmez. 700 USD şu anda 24.678,01 Türk Lirası yapıyor ve bu fiyata belki değer. Yani, sadece ülkemizin ekonomik çöplüğü için konuşmuyorum, Sony Interactive Entertainment tarafından verilen resmi fiyat da yüksek. Bu konsol bence 600 USD civarında satılmalıydı ama Xbox, rakip olmayı bırakınca ortalık bomboş kaldı işte.

PlayStation 5 Pro, kötü bir konsol değil ama berbat bir fiyatlandırmaya sahip. Ayrıca, detaylı bakacak olursanız, konsolun içerisindeki en önemli yenilik PlayStation Spectral Super Resolution (PSSR) ve bu yenilik çok büyük bir ihtimalle sadece test ediliyor şu an ve kendisinin hem gerçek, hem de geliştirilmiş kullanımını yeni nesilde göreceğiz. Bu demek değil ki PSSR şu anda çok önemli bir yenilik değil. Tam tersine, çok işe yarıyor ama konsolun sunduğu en büyük yenilik de test sürümü gibi hissettiriyor işte. Bu arada, eğer bilmiyorsanız, PSSR, temel olarak NVIDIA DLSS veya AMD FSR benzeri bir sistem; yapay zeka kullanılarak çözünürlük yükseltiliyor.

Yalnız, PSSR sadece PlayStation 5 Pro için destek veren seçili oyunlarda aktif ki bunu bize gösteren öyle bir etiket veya bildirim de yok. PSSR teknolojisi kullanılıyor mu, kullanılmıyor mu, bilmiyorsunuz. Bu yeni konsol için desteklenen her oyunda da PSSR olmadığı için biraz fazla karanlıkta bırakılıyorsunuz. Bu arada, eski PlayStation 4 ve PlayStation 5 oyunları da Game Boost ile desteklenmeye devam ediyor. Yeni konsol daha güçlü olduğu için Game Boost, daha stabil çözünürlük ve performans sunabiliyor ama bu da oynayacağınız 8500 oyunda farklı farklı sonuçlar açıyor. Yani, kendisini net olarak değerlendirmek oldukça güç.

PlayStation 5 Pro içerisindeki bir diğer önemli özellik de konsolun ışın izleme donanımının ciddi ölçüde geliştirilmiş olması. Ben şahsen bundan ziyade işlemciye, doğal olarak performansa önem verilmesini tercih ederdim. Yani, bu yeni nesle 60 FPS değerindeki oyunlar için geçtik ama oyun geliştiricileri hala grafiklere odaklanıyor ve 30 FPS ile kilitlenen oyunlar karşımıza çıkıyor. Sony Interactive Entertainment de geliştiricilerin bu hareketlerini destekliyor bu özellikleri tanıtarak. Eğer görselliğe abanmak istiyorsanız da bu satırları yazdığım sırada konsola destek veren ve bahsettiğim bu özellikleri kullanan 50-60 civarında oyun bulunuyor.

PlayStation 5 Pro ayrıca 2 TB boyutundaki bir SSD ve Wi-Fi 7 desteği ile geliyor ki bunlar açıkçası beni daha çok heyecanlandıran şeyler. Beni asıl şaşırtan şey ise DualSense üzerinde hiçbir şey yapılmamış olması. Evet, bu 50 bin liralık konsolda sunulan DualSense ile orijinal konsolda sunulan DualSense birebir aynı. En azından şu analoglardaki kayma problemini düzeltmek için bir şey yapın veya ne bileyim, DualSense Edge benzeri bir ürün oluşturun… Bu kadar parayı sadece PSSR ve geliştirilmiş GPU ile ışın izleme teknolojisi için veriyor olmak çok saçma. Ayrıca, konsolda bir disk sürücüsü bile yok ama bu beni çok etkilemedi; ben bu neslin başında kutulu oyunları bıraktım.

Benim deneyimime gelecek olursak, PlayStation 5 Pro bence fena değil. Her şeyden önce görünüş açısından daha küçük ve daha hafif. Konsolun üst kısmındaki siyah kısımdan beyaz veya turuncu renklerin çıkmıyor olması ise tam bir hayal kırıklığı. Onun oradaki işlevini anlayabilmiş değilim. Onun haricinde, konsolun arkasında ve önünde ikişer tane USB girişi var. Henüz arkadakileri test etmedim ama öndekiler kabloyu neredeyse hiç tutmuyor. Çok kolay bir şekilde çıkabiliyor. En azından öndeki girişlerden bir tanesi USB Type-C (Hi-Speed), öbürü de USB Type-C (SuperSpeed). Arkadaki girişlerin ikisi de USB Type-A (SuperSpeed).

PlayStation 5 Pro konsolunun orijinal kasaya göre daha küçük olması hoşuma gitti. Onun ve USB detayının dışında bahsetmeye değer bir şey de yok tasarım kısmında. Konsolun arayüzü de orijinal cihazla aynı. Sadece, bu konsolun PSSR teknolojilerine özel olarak filan birkaç ek ayar menüsü bulunuyor, o kadar. Yalnız, PlayStation Network dahilinde bu konsol için ayrı ikon kullanılmıyor olması ilginç. Belki hatırlarsınız, PlayStation 4 ve PlayStation 4 Pro için iki ikon vardı. Böylece arkadaşınızın hangi konsolda oynadığını görebiliyordunuz. Bu yeni donanım için öyle bir şey yapılmamış. Arayüz kısmında da bahsetmeye değer başka bir şey yok ne yazık ki.

En önemli konu ise tabii ki oyunlar. PlayStation 5 Pro konsolunu ben halihazırda oynadığım oyunlarda deneyimledim. Yani, sırf konsolun nasıl kullanıldığını görmek adına geçmişte 1-2 kere bitirdiğim oyunları tekrardan indirip, oynamadım. Bu benim tarzım değil. Oynadığım oyunlardan örnek vereyim, Fortnite üzerindeki destek, karşılaştırma yapmadığınız sürece anlaşılabilir bir seviyede değil. Basit bir şekilde oyun, bu yeni konsolda daha kaliteli ışın izleme desteği sunuyor. Marvel Rivals ise 60 FPS değerini korurken daha yüksek bir çözünürlükte çalışıyor, bunu karşılaştırma olmadan da fark edebilmek mümkün. Oyun gerçekten çok netti.

Call of Duty: Black Ops 6 içerisinde de bir destek var ama ben karşılaştırmalara baktığım halde hiçbir şey fark edemedim. The Crew Motorfest ise normal konsolda 30 FPS olan kalite modunu, PlayStation 5 Pro üzerinde 60 FPS olarak çalıştırıyor. Zaten birçok oyunun vereceği destek de muhtemelen bu şekilde olacak. Yani, kalite modu 60 FPS olacak, daha iyi ışın izleme sunulacak ve/veya PSSR ile daha yüksek çözünürlükler, 60 FPS değeri korunurken verilebilecek. Aslında, PlayStation 4 Pro ile sunulan Checkerboard 4K özelliği ile mantık aynı. Evet, buradaki teknoloji bambaşka bir seviyede, sadece mantıken benziyorlar. Yanlış anlamayın beni.

Yukarıda bahsetmiş olduğum destekler diğer birçok oyun için de geçerli. Mesela, The Last of Us Park II, The Crew Motorfest gibi destekliyor PlayStation 5 Pro konsolunu. Alan Wake II ise Fortnite ile benzer bir adım atıyor. Yapılabilecekler en azından şimdilik belli yani ve bu bende biraz hayal kırıklığı yarattı. Oynadığım oyunlar arasından gözle görülebilir en büyük fark kesinlikle The Crew Motorfest içerisindeydi. Belki önümüzdeki 1-2 sene içerisinde çıkacak oyunlar bu donanımı daha etkili bir şekilde kullanabilir, onu bilemem ama konsola verilen destek, günümüzde ne yazık ki zayıf. Tabii bu cümleyi, konsolun isteği paraya kıyasla kuruyorum.

Eğer parayı işin içinden çıkartacak olursak, PlayStation 5 Pro basit bir şekilde, sevdiğiniz oyunları daha kaliteli bir şekilde oynamanızı sağlıyor ve böyle bir konsolu da önermemek oldukça zor. PSSR özelliği aktif olduğu zaman çözünürlüğün yapay zeka ile geliştirildiğini pek fark etmiyorsunuz. Ararsanız, eminim ki problemler bulabilirsiniz ama oyuna gerçekten odaklandığınız zaman herhangi bir yapaylık hissetmiyorsunuz. Oynadığınız oyun gerçekten 4K gibi duruyor. Bu, benim için yeterliydi. Yani, benim bu konsoldan beklentim, oynadığım oyunları daha yüksek kalitede oynamaktı. Ayrıca, biraz da Grand Theft Auto VI için hazırlık diyelim. Tabii yine parayı işin dışında tutuyorum.

50 bin TL veya 700 USD devreye girdiği zaman PlayStation 5 Pro, tüm albenisini kaybediyor. Sadece yapay bir çözünürlük yükseltmesi veya daha fazla ışın izleme teknolojisi için böyle paralar vermek inanılmaz absürt. PlayStation 5 konsolunun kendisi bence hala güçlü ve özellikle birinci parti oyunlar harika işler çıkartabilir. PlayStation 4 Pro, bu şekilde hissettirmemişti bende. O konsol, benim gözümde kesinlikle sahip olunması gereken değerde bir şeydi ama bu yeni konsol, lüksün de lüksü. PSSR haricinde biraz gereksiz bir konsol gibi duruyor ki zaten en başta PSSR için deneme sürüşü yapıyoruz derken de cümlemin kaynağı buradan geliyordu.

Diyeceğim şudur ki PlayStation 5 Pro, eğer maddi açıdan rahatsanız ve oynadığınız oyunları en iyi şekillerinde görmek istiyorsanız hoş bir lüks ötesi cihaz. Ben açıkçası vade farksız 9 ay taksit ile aldım ve harcadığım paraya çok da pişman değilim. Yalnız, 50 bin TL veya 700 USD, sizin için büyük bir paraysa, bu konsol gerçekten o kadar da gerekli bir şey değil. Eğer yurt dışından çok ucuza getirebiliyorsanız, getirin. Fakat yurt içinde de ne resmi fiyatını ödeyin, ne de ithalatçı fiyatını ödeyin. Özellikle de halihazırda PlayStation 5 sahibiyseniz, çok bir şey kaçırmayacaksınız. Bu konsol, PlayStation cephesindeki oyuncuların belki %1’ine filan hitap ediyor diyebilirim.