Nintendo Switch konsoluna özel olan 2. ana Pokémon oyunu çıkışını gerçekleştirdi. Pokémon Scarlet and Violet ismiyle karşımıza çıkan bu yapımın beni oldukça heyecanlandırdığını söyleyebilirim. Bir kere artık tamamen 3 boyutlu bir açık dünya oyunu var elimizde. Birkaç oyundur bu yapı üzerinde çalışılıyordu fakat tam manasıyla Pokémon Scarlet and Violet ile kesintisiz açık dünya tasarımını görmüş olduk. Bu durum çok mu iyi oldu, diye sorarsanız performans problemleri dışında şahsi olarak beğendiğimi söyleyebilirim. Konu hakkındaki detaylara da inceleme yazımız içerisinde göz atacağız.
Yazının ilerleyen kısımlarında beni oldukça şaşırtan bu performans sorunlarına ve daha pek çok konuya değineceğim yalnız öncelikle hikayeden bahsetmek istiyorum. Pokémon Scarlet and Violet ana serinin daha önceki oyunları gibi evimizde sakin bir ortamda başlıyor. Bu kez Pokemon Akademisi öğrencisi olarak kendimizi göstermeye çalışıyoruz. Akademide başlangıçta her zamanki gibi bir Pokémon seçiyoruz. Birkaç dersin ardından akademi için geleneksel olan bir hazine avına dahil ediliyoruz. Bu yolculuğa çıkmamız da açık dünyada kendimizi ilerletmemizle aynı ana denk geliyor.
Hazine avı diye tabir ettiğim merkezinde hazine olmayan, bir nevi kendimizi keşfetme deneyimimiz bize üç ana yolu olan bir hikaye işleyişinin içerisine sokuyor. Daha açık ifade etmek gerekirse Pokémon Scarlet and Violet oyununun 3 temel görev sistemi var. Bunlardan birincisi ve ana hikaye diye tabir edebileceğim Victory Road olarak karşımıza çıkıyor. Victory Road, Pokémon Sword and Shield ve daha önceki ana seri oyunların ana görevleri gibi spor salonlarını ziyaretlerimizi kapsıyor. Gittiğimiz spor salonunun liderini yendiğimizde hedefe bir adam daha yaklaşmış oluyoruz. Hedef dediğim ise final arenasına giderek şampiyon olabilmek.
Her bir spor salonu liderinin bir elementi bulunuyor ve kazandığımızda bu elementle ilgili yeni bir hareket kazanıyoruz. Ayrıca rozet sayımız arttıkça takımımızdaki Pokémonlar sözlerimizi daha çok dinliyor. İkinci görev yolumuz ise Starfall Street. Bu görevlerde anime serisindeki Roket Takımı’na benzeyen Star Team temelli görevlerle uğraşıyoruz. Spor salonu görevlerinden oldukça faklı yapıda, eğlenceli görevler bizleri bekliyor. Star Team okulda dışlanan öğrencilerin kurduğu bir örgüt, Bunun görevlerinde bu örgütün geçmişini öğreniyoruz. Bu örgüt açık dünya haritasının farklı alanlarını ele geçirmiş durumda ve bir bu bölgeleri temizliyoruz.
Pokémon Scarlet and Violet ile görevden göreve koşuyoruz
Üçüncü yolumuz olan Path of Legends ise dev Pokémonlar ile savaştığımız ve karşılığında araçlarımızı geliştirdiğimiz bir diziden oluşuyor. Path of Legends görevlerinden bahsetmişken Pokémon Scarlet and Violet oyunundaki araç sistemine de değineyim. İncelediğim yapımın tamamen bir açık dünya oyunu olarak tasarlandığını giriş kısmında belirtmiştim. Bu açık dünyada hareket kabiliyetimizi hızlandıran araçlarımız var. Bunlar açık dünya oyunlarında sürekli karşılaştığımız atlar veya arabalar değil tabii ki. Bu oyunun temasına uygun olarak motosiklet benzeri yapıdaki Pokémon karakterleri kullanıyoruz.
Binek olarak kullandığımız bu arkadaşları oyunun başındaki Arven görev dizisinden itibaren elde ediyoruz. Titan Pokémon olarak adlandırılan rakiplerimizi alt ettiğimizdeyse kazandığımız bitkilerden yemek yaparak bineklerimizi geliştirebiliyoruz. Hızlandırma, daha yükseğe zıplama, yüzebilme gibi gelişmeler sayesinde de Pokémon Scarlet and Violet oyununun açık dünyasının derinliklerini keşfediyoruz. Örneğin sıçrama yeteneği geliştiğinde binaların üzerindeki eşyaları toplayabiliyor, gidemediğimiz yollara geçiş yapabiliyor, dolayısıyla haritada farklı alanlarda ilerleyebiliyoruz. Böylece oyunculara farklı bir his sunuluyor.
Üç koldan ilerleyebildiğimiz görev yapısı sayesinde Pokémon Scarlet and Violet oyununun bir hayli doyurucu içerik sunduğunu söyleyebilirim. Ana serinin daha önce çıkan oyunlarında olduğu gibi yalnızca spor salonlarına bağlı bir ilerleyişin ötesine geçilmiş durumda. Yapılan görevler daha anlamlı ve yan görev hafifliği, ağırlaştırılmış bu oyunda. Oyun sonunda yeni bir görev dizisiyle karşılaşıyoruz; oyunu bitirip efsanevi Pokémon sahibi olmamız bir anlam kazanıyor ve bu kazancımızı bir görev sisteminde kullanma imkanı bulunuyor. Diğer oyunlarda bu güçlenme bize dünya üzerinde daha güçlü hamlelerle ilerleme şansı tanıyordu sadece.
Artık bir akademi öğrencisiyiz ve Pokémon Scarlet and Violet oyununda bu özelliğimiz lafta kalmıyor. Derslere alıyor, bilgiler öğreniyor ve öğrendiğimiz bilgiler ışığında sınavlara girebiliyoruz. Tıpkı gerçek üniversite hayatında olduğu gibi vize ve final sınavlarımız var. Bu sınavlardan geçtiğimizde yetenek puanı arttıran şekerler gibi faydalı ödüller kazanabiliyoruz. Unutmadan bahsettiğim akademi derslerinin; matematik, sanat, biyoloji gibi gerçek bilimlerin Pokémon dünyasına uyarlanmış hallerinden oluştuğunu da sizlerle paylaşayım. Bana göre akademi öğrenciliği oldukça eğlenceli ve yararlı bir gelişim olmuş.
Tamamen üç boyutlu bir açık dünya yaşıyoruz
Birkaç yıl önce Pokémon Sword and Shield için inceleme yazısı kaleme almıştım ve o yazıda üç boyutlu dünyaya tam olarak geçilememesine değinmiştim. Bu oyunun geneli yarı izometrik kamera açısıyla ilerlerken yalnızca Wild Area bölgesinde tamamen üç boyutlu bir dünyada hareket edebiliyorduk. İncelediğim o oyunun ek paketlerinde ve sonrasında çıkışını gerçekleştiren Pokémon Legends: Arceus isimli yapımda kesintisiz açık dünya denemelerine gidilmişti fakat tasarım açısından biraz zayıf bırakılmıştı. Pokémon Scarlet and Violet ile tamamen kesintisiz bir açık dünyayı karşımızda nihayet gördük.
Oldukça geniş bir haritaya sahip Pokémon Scarlet and Violet. Bu açık dünya haritasında farklı biyomlara sahip pek çok bölge bulunuyor. Bölgelerde farklı çeşitli coğrafi alanlarla birlikte hemen üst kısımda belirttiğim gibi yerleşim alanlarını da oldukça detaylı bir çalışmayla yerleştirilmiş. Aynı zamanda haritanın neredeyse tamamında dolaşan Pokémon kardeşlerimize denk geliyoruz. Farklı türler, farklı bölgelere yayılmış vaziyetteler. Bundan da önemlisi, bir önceki ana Pokémon oyununun aldığı en büyük eleştirilerden olan Pokémon çeşitliliği sorunu yok. Oyun, Pokémon çeşitliliği bakımından oldukça güçlü bir biçimde karşımıza çıkıyor.
Açık dünyanın her bir tarafı Pokémon kaynayınca bazı durumlarda ilerlemekte zorlandığımı itiraf etmeliyim. Hızlı hareket ettiğim ve haritanın hedeflediğim bir bölgesine yol aldığım durumlarda, özellikle küçük boyutlu Pokémonlara çarpıp savaşmak zorunda kaldım. Bu konuda bazı gelişmeler var, birazdan anlatacağım. Onun öncesinde açık dünyadaki piknik mekaniğine biraz değineyim. Serinin bir önceki ana oyunundaki kamp sistemi, incelediğim bu oyunda yerini pikniklere bırakmış durumda. Pikniklerin en faydalı tarafı bana göre hasarlı olan Pokémonları iyileştirebilmemiz; artık Pokémon Center aramamıza gerek kalmıyor.
Pikniklerde yaptığımız sandviçlerle ekibimizin sağlık seviyesini yükseltebiliyoruz. Sandviç demişken, yine bir önceki ana oyundaki gibi karmaşık yemekler yerine bu oyunda basit sandiviçler hazırlıyoruz. Bunları kendi elimizle düzgün şekilde dizmek gibi mini işlemlerimiz var. Sandiviçler sayesinde sağlık yükseltmekle birlikte çeşidine göre bazı deneyim puanları da kazanabiliyoruz. Ayrıca, pikniklerde Pokémon arkadaşlarımızla oldukça sevimli mekanikler eşliğinde top oynayabiliyor ve onları yıkayabiliyoruz. Yıkadığımız Pokémon ile aramızdaki bağ artıyor ve bir nevi daha fazla sevgisini kazanıyoruz.
Pokémon Scarlet and Violet için savaş mekanikleri nasıl?
Pek çok kişi tarafından yeni Pokémon oyunlarında savaş mekaniklerinin değişeceği, yenileneceği söyleniyordu. Ne var ki temelde Pokémon Scarlet and Violet oyununda da eski ana oyunlardaki sıra tabanlı dövüş sisteminin devam etmesi uygun bulunmuş. Alışıldık yöntemlerle savaşmayı sürdürüyoruz. Tabii ki bazı önemli gelişmeler var ki bunlara değinmek isterim. Bu önemli gelişmelerin başında kendi dövüş hareketlerimizi üretmek geliyor. İncelemekte olduğum bu oyunda Technical Machine sistemi bulunuyor. Saldırı hareketlerimizi Pokémon Center birimlerine giderek kendimiz üretiyor ve ekibimize ekliyoruz.
Yeni saldırı hamlelerini yapabilmek için gerekli formülleri eşyalarla birlikte bulabiliyoruz. Ayrıca, üst kısımlarda bahsettiğim Star Team görevlerindeki başarılarımızın karşılığında bize yeni formüller veriliyor. Bu formüller için gerekli malzemeleri ise hem Star Team görevlerinden hem de açık dünyada savaştığımız Pokémonlardan elde edebiliyoruz. Eşyalarımızı kullanarak yeni saldırı hareketlerini kendi ellerimizle üretme sistemine sahibiz kısacası. Dövüş mekanikleri kısmındaysa aşağı yukarı aynı sistem içerisinde mücadele edebiliyoruz. Bu arada, karşılaştığımız yapay zeka kişilerin yakınına gittiğimizde dövüşme zorunluluğu da kaldırılmış.
Bir rakibin yanına gidip, konuşarak savaşmaya davet etmediğimiz sürece bize bulaşmıyorlar. Böylece, yapay zeka insanlarla mücadele edip etmeme özgürlüğü bizlere kaldığı gibi açık dünyada daha rahat bir biçimde gezinebiliyoruz. Başka bir rahatlık da çevrede gezinen Pokémonlar için mevcut. Elimizde olan ilk Pokémonu rakiplerin üzerine atarak otomatik olarak savaşmasını sağlayabiliyoruz. Böylece vakit kaybetmeden deneyim puanları kazanabiliyoruz. Tabii ki bu deneyim puanları bire bir savaştığımızda kazandığımız kadar olmuyor ve belirli bir miktarda az deneyim puanı elde ediyoruz.
Savaşa dair bir yenilik de Terastalize Pokémon kavramıyla karşımıza çıkıyor. Ana serinin bundan önceki oyunlarında gördüğümüz Dynamax, Gigantamax gibi mega evrimli Pokémonlar yerine bu oyunda Terastalize olarak adlandırılan kristal Pokémonlar bulunuyor. Oyunun haritası üzerindeki belirli bölgelerde bunları bulabildiğimiz gibi Tera Raid ismiyle geçen mücadelelere de girerek bu özel karakterleri elde edebiliyoruz. Bazı kritik dövüşlerde hayati öneme sahip olduklarını belirteyim. Tüm bunlarla birlikte çevrede bulunan pek çok Pokémon evrimleştiğinde tahmin etmeyeceğiniz derecede katkılar sağlayabilir.
Nintendo Switch için gelen bir oyunda bu kadar performans sorunu olur mu?
Video oyunları için bir nesil geçişi yaşadık malumunuz ve özünde el konsolu olan Nintendo Switch güç bakımından bir hayli geride kaldı. Şahsi olarak nasıl bir görsel kalitenin Nintendo Switch ile gelebileceğini bildiğimden beklentilerimi ayarlıyorum. Pokémon Scarlet and Violet oyunu da görsel anlamda beklentilerimi karşıladı diyebilirim. Çevre detayları gayet başarılı, Pokémon çizimleri bana göre önceki oyunlardan daha iyi, haritanın farklılığı ve yapısı gayet güzel. Menülerde bile bir yenilenmeye gidildiği ve zamana ayak uydurulduğu görünüyor. Bu oyunun Nintendo Switch konsolunu sonuna kadar zorlayabildiğini söyleyebilirdim.
Ne yazık ki oyunun performans açısından sınıfta kaldığını gördüm. Nintendo Switch için çıkan bir yapımda açıkçası bu durumun oluşmasını beklemezdir. Bir kere oyunda ciddi anlamda FPS düşüşleri ve kasılmalar yaşanıyor. Oyunun başladığı ilk bölgelerde bahsettiğim sorunlar daha azken, haritayı açtıkça sıkıntılar adeta beraberinde çoğalıyor. Görsel olarak iyi düşünülmüş dediğim detaylarda bile bozulmaların olduğuna şahit oldum. Örneğin, gölgelerin piksellere parçalanması ve kendi kendine titrediğini görmek pek hoş olmadı. Özellikle el konsolu yapısıyla bu oyunu deneyecekseniz oynanış keyfine etki eden pek çok problem mevcut.
Performans sorunları umarım gelecek olan güncellemelerle düzeltilir ve ilerleyen zamanlarda oynanışı etkilemeyen bir yapı kurulur. Oyunun müziklerini beğendiğimi söyleyebilirim. Özellikle savaşlar sırasında çalan müzik oyunun atmosferine katkı sağlıyor ve oyuncuyu havaya sokuyor. Pokémon sesleri konusunda nasıl ileri adım atılmadığını anlamakta zorluk çekiyorum. Nintendo Switch konsolu ses konusunda mı bir tek kısıtlı bir yapıya sahip, bilemiyorum. Pokémonlara yaklaştığımızda çıkan seslerin bu canlılarla alakası yok. Örneğin boyut olarak küçük olan bir Pokémondan inek mölemesi, eşek anırması gibi seslerin çıkması şu yılda kulak tırmalıyor.
Pokémon Sword and Shield oyununda en azından Pikachu ve Eevee gibi bilindik karakterlerin sesleri orijinal idi. Ana serinin bu yeni oyununda bu sesleri de çıkararak alelade sesler eklemiş geliştirici ekip. Performans sorunlarıyla birlikte atmosfere hiç uymayan tuhaf sesleri duymaktan pek memnun olmadığını paylaşmak istiyorum. Kapsam ve oynanış olarak geliştirilen ve rol yapma unsurlarının ön plana çıktığı böylesi bir yapımın performans ve bazı tuhaf ses efektleriyle basitleştirilmesi gerçekten üzücü. İtiraf etmek gerekirse bu oyunun PC veya yeni nesil oyun konsollarında da oynanabilir olmasını çok isterdim.
Pokémon Scarlet and Violet en iyi Pokémon oyunu mu?
Kapsam açısından baktığımda şimdiye kadar çıkışını gerçekleştiren en güçlü Pokémon oyunuyla karşı karşıya olduğumuzu söyleyebilirim. Hikayenin üç koldan ilerletilmesi ve oyun sonu içerikleri bakımından tatmin edici bir yapının söz konusu olduğunu paylaşmıştım. Açık dünya mekanikleriyle birlikte hikaye işleyişini göz önünde bulundurduğumda Pokémon Scarlet and Violet oyununun beni memnun ettiğini söyleyebiliyorum. Genel anlamda gayet doyurucu ve ücretinin hakkını veren bir yapım var karşımızda. Pek çok Nintendo Switch oyunundaki 60 Dolar etiketi bu oyunda da mevcut lakin sunulan yeni ve detaylı oyun bu parayı hak ediyor.
Tabii ki ülkemizin ekonomik koşullarına göre 60 Dolar bizim Türk Lirasına oranlandığında oldukça büyük bir rakam tutuyor. Yalnız, Nintendo Switch için pek çok yenilenen eski oyun ve kısıtlı içerikli yeni oyunlar için aynı rakam talep ediliyor. Bu eski ve az içerikli yapımları hatırladığımda Pokémon Scarlet and Violet için tam fiyatın karşılığının alındığı bir video oyunu diyebiliyorum. Uzun oynanış süresi ve geniş yaş aralığında deneyimlenebilmesi de oyunun artıları arasında. Savaş mekaniklerinden bahsederken söylemeyi unuttuğum savaşların kısmen hızlanması da savaş atmosferine katkı sağlamış.
Başlangıç Pokémonlarının tasarımlarını beğendim. Seriye yeni eklenen Pokémonlar ilk hallerinde ve ilk evrimlerinden sonra pek fark oluşturmuyorlar fakat 3. modellerine çalışıldığını gördüm. Saldırı çeşitlerinin üretimi, piknik alanının detayları ve hikaye çeşitliliği gibi unsurları düşününce Pokémon Scarlet and Violet için çok daha güçlü bir rol yapma oyunu diyebiliyorum. Grafiklerdeki küçük detayların arttırılması da önemli bir gelişme fakat performans sorunları pek çok artının önüne geçebiliyor. Böylesine başarılı tasarlanan bir açık dünyada haritasında istikrarsız FPS performansıyla başa çıkmak sinir bozucu oluyor.
Pokémon Scarlet and Violet oldukça kapsamlı, geçmişten ilham alan fakat yenilikleriyle de göz dolduran bir video oyunu. Performans sorunları ve yazı içerisinde bahsettiğim seslerdeki kolaya kaçmaları olmasa çok daha takdir toplayacak bir yapısı var. Ne yazık ki mevcut sorunlar oynanışa ve oyundan alınan keyfe doğrudan etki ediyor. Yine de Pokémon hayranları ve serinin takipçilerini memnun edecek pek çok içerik mevcut bu oyunda. İmkanı olanlar için onlarca saatlik, dolu dolu bir deneyim vaat ediliyor. Bir de Nintendo Türkiye tarafına daha fazla destek vermiş olsa, fiyatlandırma ve dil desteği gibi konularda daha sevindirici sonuçlar göreceğiz.