14 Eylül 2018 tarihinde PC, PlayStation 4 ve Xbox One için çıkışını gerçekleştirecek olan Shadow of the Tomb Raider oyununun mekanlarıyla ilgili yeni bilgiler edinildi. Unutulmaz serinin geliştirilmekte olan son oyunu hakkında konuşan geliştirici ekibin söylediklerine göre; farklı ülkelerde olmasa da oldukça farklı mekanlarda bulunulacağı anlaşılıyor. Oyundaki mekan çeşitliliğinin hayli tatmin edici olacağını belirten geliştirici ekip üyeleri, ormanlar konusunun da altını çiziyorlar. Lara Croft’un bu son macerasında ormanlar, bir çeşit geçiş alanı olarak kullanılacak ve oyun alanının büyük bir kısmına yayılacaklar.
Oyunun geliştiricisi Eidos Montréal ekibinin iki önemli üyesinden alıyoruz yeni bilgileri. Shadow of the Tomb Raider oyununun Bölüm Tasarım Direktörü Arne Oehme ve Oyun Yönetmeni Vincent Monnier, oyunun geçeceği mekanlar hakkında açıklamalar yaptılar. Söylediklerinden anladığımın en önemli unsur, geliştirilmekte olan oyunda farklı ülkeler arasında bir gezintiye çıkmayacağımız oluyor. Yalnızca Meksika sınırları içerisinde bulunacağımız ama mekan çeşitliliği olarak bir hayli farklı mekanlar arasında gidileceği belirtiliyor.
Oyunun geliştiricileri; mekanların tarihi katmanlarla birlikte verileceğini, bu özelliğin, oyun içerisindeki bulmacaların çözülmesinden, yapılacak keşiflere kadar geniş bir alana etki edeceğini belirtiyorlar. Ayrıca dünyadaki keşfedilmemiş son bölgelerden bir tanesinin, oyuncular tarafından keşfedileceği iddiası da geliyor geliştirici ekibin önemli isimleri tarafından. Bu keşfedilecek noktalar arasında; Güney Amerika’da bulunan mağaralar ve su altı mağaralarının olduğu da açıklamalara ekleniyor.
Shadow of the Tomb Raider içinde ormanlar, önemli bir yer olacak
Eidos Montréal ekibinin iki önemli üyesi tarafından üzerinde durulan bir diğer mekânsal konunun da oyundaki ormanlar ve işlevleri olduğunu söyleyebiliriz. Shadow of the Tomb Raider oyununda ormanların, bir çeşit geçiş alanı görevi üstleneceğini anlıyoruz açıklamalardan. God of War oyunundaki göl ve sandal ile ulaşıma benzer biçimde, ormanlar vasıtasıyla, mekanlar arasında geçiş yapılacak. Bölüm Tasarım Direktörü Arne Oehme, oyundaki ormanların bu derece ön planda tutulmasını hem bir avantaj hem de bir meydan okuma olarak yorumluyor. Arne Oehme tarafından söylenenlere göre; kafa karıştırıcı olabilen ormanların, organik yapısının oyuna aktarılması ve doğru kullanımı önemli bir husus. Ormandaki yaşam ve ölüm ikilemi, güzelliklerin ve tehditlerin aynı anda bulunuşu, oyuna büyük bir zenginlik katacak.
Yolun kaybedileceği derinlikte ama aynı zamanda kaybolunmaması gereken bir yer inşa etmenin zorluklarına dikkat çeken Arne Oehme, böylesine bir yol seçmenin, geliştirici ekip için de bir meydan okuma anlamı taşıdığını sözlerine ekliyor. Oyunun yönetmeni Vincent Monnier ise oyunda inşa ettikleri ormanlarla gurur duyduğunu ifade ediyor. Başlangıçta ormanlar fikrini ele aldıklarında çok zorlandıklarını ifade eden oyun yönetmeni; ormanlara hakim olmak ve onları müttefik haline çevirebilmenin oyuna fark katacağını dile getiriyor. Geliştirici ekibin iki üyesinin de orman alanlarını, dövüş mekanikleriyle birleştirerek, savaşmak istenilen alana doğru düşmanları itebilmenin oyuna özgürlük hissiyatı katacaklarını söylüyor.
