Günümüzde konsollarda oynanabilecek birçok farklı özel oyun bulunuyor. Tabii bu demek değil ki tüm özel oyunlar, konsol tarafında; sadece PC oyuncularına sunulan oyunlar da bulunuyordu ve bu oyunlardan bir tanesi de Sid Meier’s Civilization VI idi. Şimdi ise kendisi, konsollara geldi. PC tarafında yüzlerce saat oynadığım bu ürünü, PlayStation 4 Pro üzerinde oynama imkanına da sahip oldum!
Sid Meier’s Civilization VI, konsolda nasıl oynanıyor?
Bu oyun, PC için çıkışını Ekim 2016 içerisinde gerçekleştirmişti. Yani, çıkışın üzerinden seneler geçti. Bu yüzden de inceleme yazımda oyunun temelinden ziyade, konsol sürümünün özelliklerine önem vereceğim. Yani, geleneksel bir inceleme yapma yerine bu oyunun konsol oyuncularına sunulan içeriklerinden, daha önce denemediğim ek içeriklerinden ve konsoldaki histen bahsedeceğim.
Sid Meier’s Civilization VI oyununu konsolumda oynamadan önce birkaç açıdan korkum bulunuyordu. Bu korkularımdan bir tanesi, kontroller idi. PC tarafında rahat oynanabilen bu sıra tabanlı strateji oyununun nedense konsol tarafındaki kontrolünün rahat olamayacağını düşünüyordum ama kesinlikle yanıldım. Bu oyunu DualShock 4 ile oynamak da klavye-fare ile oynamak kadar kolay ve rahattı.
Bu oyunu oynarken, zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz; karşınızda çok akıcı bir oynanış bulunuyor. Bu oynanışa da en çok desteği kontroller veriyor ve konsollarda da aynı hissi yaşadığınızı söyleyebilirim. Oyunun içerisinde gerçek bir saat yer alıyor ve ayrıca televizyonumun üstünde de bir saat var. Eğer ben o saatleri sürekli kontrol etmiyor olsam, gerçekten bir günü bu oyunda rahatlıkla geçirebiliyorsunuz.
Kontrollerden en başta korktuğumu belirtmiştim; bir diğer korkum da oyunun performansı üzerinde idi. Bu konuda şimdi konuşmak istemiyorum; inceleme yazımın sonlarına doğru performanstan ve grafikten ayrı bir başlıkta bahsedeceğim. Sadece, birkaç farklı korktuğum nokta olduğunu söyledikten sonra sadece kontrollerden bahsedip, konudan uzaklaşmak istemedim, diğer noktadan da bahsedeceğim.
Bu arada, kontrollerden bahsetmişken, oyunun ayarlarından da bahsetmek isterim kısaca. Şöyle ki bu oyunun PC tarafında ne ayar varsa, konsol tarafında da aynı ayarlar var. Tabii bu noktada sadece grafik sekmesi eksik; oyunun konsol sürümlerinde grafik ayarı veya oyunun performansını etkileyecek ayarlar yapamıyorsunuz ama geriye kalan her şey, ayarlar menüsünde bulunuyor, merak etmeyin.
İçeriklerde durum nedir acaba?
Sid Meier’s Civilization VI oyununu PC tarafında oynadığım zaman sadece çıkış zamanındaki içeriklere sahiptim; oyun için herhangi bir ek paket satın almamıştım. Bu oyunun konsol sürümü için de hem ana oyunun inceleme kodunu alabilecek, hem de ekstra içeriklerin ve genişletme paketlerinin kodunu alabilecek kadar şanslıydım. Yani, ek içerikler benim için yeniydi ve şimdi onlara değineceğim.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki Sid Meier’s Civilization VI oyununun konsol sürümünün temel içerikleri kesinlikle sizi yüzlerce saat bu video oyununa bağlayacak kadar yeterli. Yalnız, temel içerikler hemen eskiyor ve eğer bu türe aşık değilseniz, tekrar ve tekrar oynamanız zorlaşabiliyor. İşte bu noktada da ek senaryolar ve genişletme paketleri işin içine giriyor.
Eğer bu video oyununu konsollar için satın alırsanız, zaten birkaç ekstra senaryonun sahibi olabiliyorsunuz ve o senaryolar, birkaç saatlik oynanış deneyimini zaten sizlere sunuyor. Eğer temel oyunun üzerine ek para verip, genişletme paketi grubunu satın almak isterseniz de hem Gathering Storm, hem de Rise & Fall paketleri sizin oluyor. Peki, bu paketler oyuna ne katıyor?
Bu noktada öncelikle Rise & Fall isimli genişletme paketine değinmek istiyorum. Rise & Fall, genellikle diplomasi konusu üzerinde yoğunlaşıyor ve oyuna yeni Great Age, Loyalty sistemi ve Governor sistemi ekliyor. Eğer temel oyunu seçerseniz, bu sistemlere sahip olamıyorsunuz ama Rise & Fall ve Gathering Storm paketlerinde, bu sistemler otomatik olarak aktif oluyor.
Tahmin edebileceğiniz gibi bu genişletme paketi ile oyuna yeni liderler ve taraflar da ekleniyor. Bunlarla birlikte oyuna yeni bölgeler, binalar, asker tipleri ve çok daha fazlası geliyor. Yalnız, bu genişletme paketinin en ilgi çekici sistemi benim için Great Age dönemleri oldu. Şöyle ki, bir dönem içerisinde attığınız adımlara göre bir sonraki dönemde, Golden Age veya Dark Age yaşayabiliyorsunuz.
Sid Meier’s Civilization VI: Rise & Fall, eğer yeteri gelişimi gösteremezseniz, bir sonraki dönemde sizi Dark Age seviyesine getiriyor ve milletinizde genellikle bir huzursuzluk oluyor. Yalnız, Dark Age dönemindeyken bir sonraki dönem için çok iyi hazırlanırsanız ve Golden Age seviyesine gelebilirseniz, otomatik olarak Heroic Age yaşıyorsunuz ve bu sistem genel olarak güzel bir mekanik ekliyor oyuna.
Sid Meier’s Civilization VI: Gathering Storm, neler getiriyor?
Açıkçası ben Rise & Fall için hiçbir zaman heyecanlanmamıştım ama genişletme paketini oynayınca, aslında ne kadar güzel bir ek içerik olduğunu anlamıştım. Benim en heyecanlı olduğum içerik, Gathering Storm idi. Gathering Storm ile temel oyuna jeoloji, iklim bilimi ve daha fazlası ekleniyordu. Yani özetle, içerisinde oyunu oynadığımız dünya, gerçek hayattaki gibi yaşayan bir hal alıyordu.
Sid Meier’s Civilization VI: Gathering Storm ile oyuna öncelikle doğal afetler ekleniyor. Mesela, volkanlar aktif bir hal alabiliyor veya akarsular taşabiliyor. Bazen hortumlar oluşuyor, bazen de kuraklık yaşanıyor. Hatta oyunda zaman ilerledikçe sizin attığınız adımlar, iklimi etkilemeye başlıyor. Mesela, doğaya çok zararlı gazlar salarsanız, bir süre sonra bunun etkisini görebilmeye başlıyorsunuz.
Tahmin edebileceğiniz gibi bu genişletme paketi ile oyuna elektrik de etkileniyor. Elektrik ile birlikte, tamamen bitebilen kaynaklar da oyundaki yerini alıyor. Eğer yenilenebilir kaynak kullanmıyorsanız, genelde dünyaya zarar veriyorsunuz ve bu durum çoğu zaman insanların hoşuna gitmiyor. Tabii bu kadar problem ile birlikte oyuna yeni çözümler de ekleniyor ve mühendisler, çalışıyor.
Sid Meier’s Civilization VI: Gathering Storm ile oyuna eklenen neredeyse her problem, özellikle oyun sonuna doğru yaşadığınız dönemlerde engellenebiliyor. Mesela, su taşkınlarını bariyerler veya barajlar ile aşabilmeniz mümkün oluyor. Yani, oyunun başında bu problemlere çok dikkat etseniz bile sonlara doğru gerçekten bir rahatlama hissediyorsunuz ama yine de tetikte kalmanız gerekiyor.
Bu genişletme paketi ile oyuna World Congress sistemi de ekleniyor ve belli aralıklar ile herkesin uyması gereken kurallar veya farklı şeyler aktif edilebiliyor. World Congress sayesinde oyuna diplomatik kazanma senaryosu ve daha fazlası da ekleniyor. Bu sırada, Technology ve Civic ağaçlarına da 21. yüzyıla ait yeni ögeler ekleniyor ve kendinizi daha çok evde hissedebiliyorsunuz.
Oynayabileceğiniz bolca senaryo var
Sid Meier’s Civilization VI: Gathering Storm sayesinde oyuna daha fazla lider ve seçebileceğiniz taraf ekleniyor ama tabii ki sürekli olarak sıfırdan oyun oluşturup, kendi kurallarınız ile oyunu oynamak zorunda değilsiniz. Bu video oyununun temelinde de ek senaryolar bulunuyor, Rise & Fall ve Gathering Storm ile de yeni senaryolar oyuna ekleniyor; bambaşka deneyimler yaşıyorsunuz.
Mesela, Gathering Storm ile benim gerçek hayatta da video oyunlarında da çok ilgimi çeken bir senaryo oyuna ekleniyor: The Black Death. Bu senaryo haricinde, War Machine senaryosu da en güncel genişletme paketi ile oyunculara sunuluyor. War Machine ile İkinci Dünya Savaşı senaryosu yaşıyoruz. The Black Death ile neyin senaryosunu yaşadığımız da zaten çok açık bence.
Söylemek istediğim şudur ki isterseniz bu video oyununun temel sürümünü oynayın, isterseniz de toplamda 110 Euro verip, tüm genişletme paketleri ile bu oyunu deneyim edin; sürekli olarak zengin bir içerik ile karşılaşıyorsunuz. Konsol tarafında bu oyunun en büyük eksiği, benim için mod desteği gibi görünüyor; bu destek sayesinde hem oyun iyileşiyordu, hem de sınırsız içerik sahibi oluyorduk.
Tabii ben böyle uzun uzun konuşuyorum ama daha önce Sid Meier’s Civilization VI oyununu oynadıysanız, zaten tüm bunları biliyorsunuz demektir. Birçok oyuncuya göre serinin altıncı oyunu, diğer oyunlara göre başarısızdı ama konsolda pek fazla alternatifimiz bulunmuyor ve konu, tarihi bir sıra tabanlı strateji oyunu olduğu zaman bence en iyi tercih, bu video oyunudur.
Eğer daha önce bu video oyunu serisinden herhangi bir şey oynamadıysanız da aslında bu oyunda sizleri çekebilecek şeyler olabilir. Bu şeylerin ilki de oyunda Osmanlı Devleti seçeneğinin bulunması. Sanıyorum ki Osmanlı Devleti için herhangi bir senaryo yok ama serbest oynanışta bizim kökümüzü seçip, onu yönetebilmek eğlenceli. İstanbul ve Ankara gibi şehirleri oluşturmak, güzel hissettiriyor.
Sid Meier’s Civilization VI, sunum konusunda da beklentilerimi aşıyor
Daha önce bu video oyununun konsol sürümündeki en büyük korkularımdan birinin performans olduğunu söylemiştim. Sid Meier’s Civilization VI, tamamen işlemci ve RAM üzerinden çalışan bir yapıt ve şimdiki nesil konsolların da işlemcisi ve RAM gücü pek de yüksek değil; bunu herkes biliyor. Belki bende PlayStation 4 Pro olduğundan ötürüdür, bilemiyorum ama kısmen güzel bir deneyim yaşadım.
Şöyle ki Sid Meier’s Civilization VI, 60 FPS performans sunmayı hedefliyor ama hem sizin, hem de rakiplerinizin gelişme türüne göre 100. turdan itibaren oyunun hafiften kasmaya başladığını hissedebiliyorsunuz. Bu, başlarda rahatsız ediyor olsa da sonra zaten alışıyorsunuz ve kendinizi oyunun akışına bırakıyorsunuz; bir bakmışsınız ki siz oyuna başlayalı 3 saat geçmiş ve her şey çok güzel.
Görsellik ise gayet güzel. Yani, konsol sürümü olduğu için en azından görselliğin düşürüldüğünü düşünebilirsiniz ama ben öyle çok da fark edilebilir bir düşüş görmedim. Oyuna uzaktan baktığınızda da memnun edici bir görsellik görüyorsunuz, yakınlaştırdığınız zaman da aynı güzellikte bir görsellik karşınıza çıkıyor. Yani, gözümüz de bu video oyunu ile doyuyor bence.
Peki, müzik ne alemde? Tabii ki çok güzel. Sid Meier’s Civilization VI, seçtiğiniz tarafa göre farklı farklı müzikler çalıyor ama tabii orijinal müzikler değil, oyunun evrenine yakışan enstrümanlarla tekrardan çalınmış müzikler karşımıza çıkıyor. Mesela, Osmanlı Devleti olduğunuz zaman bizim kültürümüze yakın melodiler duyuyorsunuz, hatta İzmir Marşı bile arada sırada çalıyor ki bu çok güzel bir şey.
Müziklerle birlikte sesler de gayet başarılıydı. Yalnız, seslendirmeler konusunda bir kalitesizlik fark ettim. Yani, oyunun genel ses kalitesi 10 üzerinden 10 ise karakterlerin açılış konuşmaları filan sanki 10 üzerinden 5 gibi bir kaliteye sahipti; bana çok ilginç geldi. Hatta, en başta televizyonumda problem olduğunu düşündüm ama oyun başladığı zaman herhangi bir problem olmadığını anladım.
Bu oyun, konsollarda oynanır mı?
Sid Meier’s Civilization VI, PC tarafında oynaması çok zevkli bir strateji oyunu idi ve bu zevklilik, konsollarda kesinlikle bozulmamış. Evet, konsollarda mod desteği gibi bazı temel özellikler eksik ama yine de ek paketler ve genişletme paketleri ile birlikte çok dolu bir deneyim yaşanabiliyor. PC tarafında olduğu gibi konsollarda da bu oyunu oynarken, zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız.
ben bu oyunun great people kısmını iyi anlayamadım nedeni de ingilizcem yok adamları çıkartıyorum ama bunlar ile ne yapacağımı anlayamadım doğrusu bir de bu oyunda senaryo filan yok mu sürekli biz kendimiz oyun yaratmak zorundamıyız.
Senaryolar var, eğer oyunun ana menüsünü kurcalarsanız zaten göreceksiniz onları.
Benim hatırladığım kadarıyla oyunda toplamda 9 adet Great People tipi bulunuyor. Bu kişilerin doğma hızı filan sizin oyundaki aksiyonlarınıza göre değişiyor. Mesela, savaşa önem vermezseniz, savaş ile alakalı Great People çok nadir doğuyor. Bu kişiler hem doğduğu zaman bir etki yaratıyor, hem de kullanıldığı zaman ayrıca bir etki yaratıyor. Mesela bir Great Scientist olan Isaac Newton, doğuş efekti bulundurmuyor ama kullanıldığı taktirde anında bir üniversite ve kütüphane inşa ediyor. Great People doğduğu zaman onların kontrolünü ele alırsanız, haritanın bazı bölgeleri beyaz bir ışık ile işaretleniyor. Eğer o kişiyi, işaretlenen yere götürürseniz, kendisini kullanabiliyorsunuz ve etkisini elde edebiliyorsunuz. Yalnız işte bu durum her Great People üzerinde aynı olmuyor. Sizin onları keşfetmeniz gerekiyor. Yani, bu noktada biraz İngilizce kullanmak zorunlu.
Teşekkürler bilgilendirme için. İyi çalışmalar dilerim.