Orijinal olarak 2014 senesinin sonunda çıkışını gerçekleştirmiş olan The Crew, ikinci oyunuyla bu ay içerisinde bizlerle buluşacak ama oyununun şu sıralar bir kapalı beta süreci gerçekleştiriliyor. Bizler de bu The Crew 2 oyununun kapalı beta sürecine katılma şansı yakaladık ve sonucunda da sizlere bir ön inceleme yazısı sunmak istedik. Dilerseniz yazımıza çok vakit kaybetmeden başlayalım.
Kapalı beta biraz olumsuz başlıyor
The Crew 2, öncelikle bir karakter seçme ekranı ile bizleri karşılıyor. Evet, karakter seçme. Ne yazık ki karakter yaratamıyoruz ve sadece seçebiliyoruz. Tabii oyun ilerledikçe seçtiğimiz karakterin kıyafetlerini değiştirebiliyoruz ama saçı başı aynı kalıyor. Bu açıkçası beni hayal kırıklığına uğratan durumlardan ilki oldu.
Peki, bu pek özensiz karakterimiz oyun içerisinde ne yapıyor? Takipçi peşinde koşuyor. Çünkü milenyum nesli önemli olan. Facebook, Twitter, Instagram, YouTube, her türlü sosyal medyayı toplayacaksın, oyuna basacaksın. Çünkü hayatımızdaki en önemli şey, takipçi sayımız. Bu yüzden oyuna bağlanabilmemiz için, orada da takipçi toplamamız gerekiyor. Oyunda gördüğümüz binlerce, milyonlarca takipçi bizi iyi hissettiriyor. Güzel iş Ubisoft… Sarkastik olduğumu söylemem gerekiyor mu bu noktada?
Şimdi milenyum nesil dedik, onlar mutlu olacak dedik, sosyal medyayı basıyoruz dedik. Bu işte bir şey eksik. Acaba günümüz video oyunlarına önemli olan ne var? Tabii ki ganimetler ve kutuları. Şimdi, öncelikle oyunda ganimet kutusu sistemi var ama öyle parayla satılmıyor, dünya üzerindeki rastgele yerlerde buluyorsunuz. Bu kutulardan oyun içi terim ile, “Loot” çıkıyor. Yani ganimet. Ayrıca her aktivite sonunda da size ganimet veriliyor. Bu ganimetler de araba parçaları. Evet, araba parçaları artık ganimet diye geçiyor. Neden? Çünkü popüler olan şey, “Loot” ve oyunun her yerinde bu olmalı. Tekrar: Güzel iş Ubisoft… Sarkastik olduğumu söylemem gerekiyor mu bu noktada?
Oyunun temeline işlemiş olan Y nesli ögeleri, oyunun oynanış kısmında da aynen devam ediyor. The Crew 2, hayatınızda görebileceğiniz en arcade tipli yarış oyunlarından bir tanesi. Hiçbir arabanın ağırlığı yok, neredeyse tüm arabalar size aynı hissi veriyor. Tabii ki arada farklılıklar var ama olması gerektiğinin minimumu kadar. Tüm bunların haricinde, oyunda çarpışma diye bir şey yok. Eğer bir arabaya çarpışırsanız neredeyse hiç etkilenmiyorsunuz. Arabalar bildiğiniz plastik oyuncak ve noktadan noktaya sekiyor.
Peki, bu beta sürecinin hiç olumlu tarafı yok mu?
The Crew 2 oyununun kapalı betası, temelinde oldukça olumsuz. Oyunun tam sürümüne neler değişir, bilemiyorum ama çok da umutlu değilim. Tabii oyunda olumlu yönler de bulunuyor. Mesela içerik sayısı bana yeterli göründü. Tabii kapalı betada sadece 2 saatlik içerik var ama kilidin ardındaki içerikleri görebiliyorsunuz ve bu bize biraz umut veriyor. Yine, “Grind” temelli bir oynanış bizi bekliyor ama en azından içerik sayısı açısından pek problem yaşanacağını sanmıyoruz.
Tüm bunların haricinde, oyunda bol bol araba ve motosiklet de bulunuyor. Bu araçların haricinde artık oyunda uçaklar, helikopterler ve su araçları da bulunuyor. Bu da elinizin altında olabilecek araç sayısını çok yükseltiyor. Oyundaki bu araçları güzel bir şekilde modifiye de edebiliyoruz. Oyunun performans iyileştirmelerini zaten söyledim. Arabalar, “Loot” ile gelişiyor. Allah’tan araçların dış görünüşünü iyileştirmede böyle bir şey bulunmuyor. Oyunun kapalı betasında bile araçlar için seçebileceğiniz onlarca farklı dış görünüş ögeleri bulunuyordu. Bu kesinlikle benim için önemli bir şey.
Arabamız haricinde kendi avatarımızı da özelleştirebiliyoruz. Fakat burada öyle çok bir derinlik yok. Neredeyse Far Cry 5 oyunundaki karakter özelleştirme kadar detaylı bu oyunun avatar özelleştirme sistemi. Tabii tüm bu özelleştirmeler de artık evimizde yapılıyor. Evet, oyunda bir evimiz var ve bu evde serbest bir şekilde dolaşıp, araçlarımızı görebiliyoruz. Önemli bir eklenti değil bu ama kesinlikle olumlu bir eklenti.
Oyunun bir başka olumlu yönü ise haritası. İlk oyunun da haritası böyle miydi hatırlamıyorum ama The Crew 2, harita konusunda bir şaheser. Tabii bu harita dediğim, oynanış alanı olan harita değil. Oyunun menüsünden ulaşılabilen harita. Çünkü haritada yakınlaştırma yaptığımız zaman direkt olarak gerçek zamanlı bir şekilde, yakınlaştırdığımız bölgeyi görebiliyoruz. Far Cry 5 oyununun haritası gibi ama daha da detaylısı. Anlaşılan Ubisoft, artık her oyunu için bu sistemi kullanacak. Kullansın da zaten.
İçeriklerden biraz daha bahsedelim
The Crew 2 oyununun kapalı betasında gördüğümüz içeriklerden biraz daha bahsedelim. Öncelikle oyunda aileler var ve her ailenin bir disiplini bulunuyor. Oyunda 5 farklı aile var ve hepsi farklı oynanış tipi için. Mesela bir aile sokak yarışlarına odaklanırken, bir başka serbest stil yarışlara odaklanıyor. Bu stilde uçaklar ve daha fazlası bulunuyor. Ayrıca her ailenin içinde dediğimiz gibi disiplinler bulunuyor.
Bu disiplinlerin içerisinde ise yarışlar bulunuyor. Disiplinler de takipçi sayısı ile açılıyor. Mesela oyuna bir Rookie olarak başlıyorsunuz ve ilk seviye disiplinler açık oluyor. Popular seviyesine geldiğinde ise yeni disiplinler açılıyor. Tabii oyunun kapalı betasında Rookie seviyesinden dışarı çıkamıyorsunuz, bu yüzden daha fazlasını bilmiyoruz. Fakat oyun sadece takipçi sistemi üzerinden yürüyor. Nefret ettik.
Bahsettiğimiz tüm bu yarışları, tüm Amerika Birleşik Devletleri sınırları içerisinde yapıyorsunuz. Harita, ilk oyunun haritası ile aynı ama biraz daha detaylı. Çünkü artık oyunda su ve hava araçları kullanabiliyoruz. Bu yüzden de harita biraz baştan tasarlanmış şekilde. Haritanın aynı kalması beni çok rahatsız etmedi açıkçası, İlk oyuna yüzlerce saatimi vermemiştim. Dert değil. Harita bana hala yeni gibi geliyor.
Oyundaki bir başka içerik ise sizin hayal gücünüz. Şöyle ki, ben kapalı betanın çok büyük bir kısmını şehirden şehre dolaşarak geçirdim. Hatta bunun hakkında bir videomuz da yayımlandı. Eminim ki aşağılardan görebilirsiniz o videoyu. Oyunda gerçekten boş boş dolaşmak bile çok eğlenceli. Her şeyden önce, güzel bir deneyim. Yani, ben bu tip oyunlarda genelde boş boş dolaşmayı severim. Ayrıca bunu yapmak için oyun size birkaç sebep de veriyor. Başlarda da dediğim gibi, haritanın rastgele yerlerinde ganimet kutuları bulabiliyorsunuz ve arabanız gelişebiliyor. Ayrıca fotoğraf çekme görevleri de bulunuyor ve bunlar ailelerde sizin ilerlemenizi sağlıyor.
Fotoğraf modu da hoş sanki
Fotoğraf demişken, oyunda bir fotoğraf modu da bulunuyor ve bu benim çok ilgimi çekti. Genelde zaten oynadığım birçok oyunda fotoğraf modu bulunuyor ama bence en güzel fotoğraf modlarından bir tanesine The Crew 2 sahip. Nedendir bilemiyorum, bu mod detaylı değil ama hoşuma gitti. Zaten inceleme yazıma eklediğim görsellerin hepsi de bu fotoğraf modundan geliyor. Öyle çok özenmedim ama. Şimdiden söyleyeyim.
Son olarak kapalı betanın grafiklerinden de bahsedeyim. Dediğim gibi, ilk oyunu çok oynamadım ama hatırladığım kadarıyla bu oyunun grafikleri, ilk oyundan daha iyiydi. İnternet üzerinden bir karşılaştırma videosu izledim ve yanıldığımı gördüm. Nedendir bilmiyorum ama bu beta sürecinin grafikleri, serinin ilk oyununun son halinden daha berbat durumda. Bu grafik kalitesinin beta ile alakalı olduğunu sanmıyorum. Oyunun çıkmasına 1 ay var, çok değişiklik olacağını sanmam.
Oyunun kapalı betasına PlayStation 4 Pro üzerinden katıldım ve performans olarak da 30 FPS aldım. Bu 30 FPS oldukça stabil idi ve beni mutlu etti. Yükleme ekranları da şaşırtıcı derecede kısaydı. Tabii grafiklerden ötürü can bir kere sıkıldı. Yine de performansın en azından stabil olması beni sevindirdi.
Son olarak, oyundaki sesler de ortalama üstüydü. Bu seslerin de zaten oyunun tam sürümüne kadar değişeceğini pek sanmıyorum. Yani, genel olarak bir yarış oyununda duyabileceğiniz sesler var. Need for Speed seviyesinde. Kesinlikle Gran Turismo veya ne bileyim Forza seviyesinde sesler değil.
Bu kapalı beta hakkında neler düşünüyoruz?
The Crew 2 oyununun kapalı betasına katıldık ve kafamız karıştı. Bu beta sürecine katılmadan önce aslında oyuna sahip olmayı çok istiyordum ama oyununun oynanışının daha da fazla arcade havasına sahip olması, Y nesli için hazırlanmış ucuz ilerleme sistemi ve oyun içerisinde sürekli olarak, “Loot” geçmesi beni rahatsız etti. Yani, Need for Speed Payback içerisinde arabamızı kartlar geliştiriyordu. Şimdi de ganimetler geliştiriyor. Bundan sonra neler olacağını gerçekten merak ediyorum. Sonuç olarak, kapalı beta bizim kafamızı karıştırdı ve muhtemelen en net cevabı, oyun çıktığı zaman size sunacağımız inceleme yazımızda vereceğiz. Biliyorsunuz, kapalı beta süreçlerine puan vermiyoruz. Yine de oyun hakkında sorunuz olursa, mutlaka yorumlar kısmını kullanabilirsiniz.