The Crew serisi her zaman hoşuma gitmiştir. Özellikle de The Crew 2 oyunu piyasaya sürüldüğünden beri Forza Horizon ile bu seri arasında gidip, duruyorum sürekli. Tabii ki Need for Speed de var ve onun verdiği his farklı ama hiçbirisi uzun vadede adını geçirdiğimiz diğer iki seri kadar eğlenceli olmuyordu benim için. Serinin üçüncü oyunu için Ubisoft ekibinin neler yapacağını merak ediyordum; oyunun haritasında özellikle neler yapılacağını bilmek istiyordum. İlk iki oyun harita olarak Amerika Birleşik Devletleri ile karşımıza çıkıyordu. Üçüncü oyunda bunun daha da büyüyeceğini tahmin etmiştim ama The Crew Motorfest, beni ters köşeye gönderdi.

O’ahu adası The Crew Motorfest için kullanılan oyun alanı olarak karşımıza çıkıyor. Eğer yanlış anlamadıysam ada, 1:1 ölçekte yapılmış değil. Her neyse, bu adaya biraz “cringe” hissettiren bir açılış bölümüyle giriyoruz. Açıkçası benzer bir atmosferin Forza Horizon 5 içerisinde de olduğu söyleniyor ama ben o oyunu, o şekilde görmüyorum… Özellikle de Ubisoft şirketinin hazırladığı bu açılıştan sonra… Bu açılış sırasında farklı araçları kısaca deneyimliyoruz ve aynı anları bir daha yaşamamak adına başlangıç arabamızı seçip, kendimizi açık dünyaya atıyoruz. Oyun bu noktada sizi herhangi bir içeriğe atmak için çok vakit kaybetmiyor.

The Crew Motorfest oyunundaki seçtiğiniz aracı uzun bir süre boyunca kullanmıyorsunuz. Bunun sebebi, oyundaki ilk oynayacağınız içeriğin muhtemelen Playlist olacak olması ve burada oyunun önceden belirlediği arabaları kiralık olarak kullanıyorsunuz. Bu oyundaki tek oyunculu yarışların önemli bir kısmını Playlist içerikleri oluşturuyor. Ubisoft, her biri tamamen farklı temaya sahip olan yarış listeleri sunuyor. Bu listelerin her biri 6-8 adet yarışı tek tek açıyor. Aynı anda Speedtrap gibi açık dünya aktiviteleri ve fotoğraf çekme görevleri de açılıyor. Yarışları tamamen bitirdiğiniz zaman ise oynadığınız yarış listesinin temasına sahip olan onlarca meydan okuma görevi sunuluyor.

The Crew Motorfest içerisinde 10’dan fazla Playlist bulunuyor ve bunlarla hem neon ışıklarla dolu sokak yarışlarına dalabiliyoruz, hem elektrikli arabaların gücünü keşfedebiliyoruz, hem içinde bulunduğumuz adayı tanıyabiliyoruz, hem de Donut Media ile çılgın işler yapıyoruz… Tabii ki oyunun içerisinde bundan daha fazlası mevcut. Ön inceleme yazımda da belirtmiştim; Ubisoft şirketinin bu seride yaptığı en iyi şey kesinlikle Playlist içeriklerini keşfetmekti. Her yarış listesi birbirinden o kadar farklı temalara ve deneyimlere sahip ki kendinizi bambaşka bir oyun oynuyormuş gibi hissediyorsunuz. Her yarış listesi, ana yarışların sonunda bir araç da hediye ediyor.

The Crew: Motorfest

The Crew Motorfest oyununun Playlist içerikleri övülmeyi hak ediyor

Ubisoft şirketinin dediğine göre The Crew Motorfest oyununa her yeni sezon ile yeni bir Playlist eklenecek ve sırf bu bilgi bile beni tek başına bu oyunda tutmaya yetiyor. Normalde bu tip oyunların içeriklerine bu kadar yükselmiyorum ama Playlist, gerçekten muhteşem bir oyun deneyimi yaşatıyor. Her yarış listesinde temalar farklı oluyor, bazen yarış bile yapmıyorsunuz, sadece çevreyi keşfediyorsunuz. Bu yüzden sürekli farklı deneyimler yaşıyorsunuz. Hatta bazı yarış listelerinde özel görsel efektler ve daha fazlası da görünebiliyor. Stüdyonun bu içeriklere önem verdiği bir gerçek ve bunu ilk andan, son ana kadar sürekli olarak anlayabiliyorsunuz.

Herhangi bir Playlist içerisindeki ana yarışları bitirdikten sonra Custom Events açılıyor. Yani, The Crew Motorfest oyununda daha önceden kilitli arabalarla deneyimlediğiniz yarışları şimdi kendi kurallarınız ve kendi arabalarınız ile oynayabiliyorsunuz. Bu durumda, oynadığınız yarış kendi temasını kaybediyor. Mesela, Made in Japan isimli Playlist, normalde neon ışıklarla donatılmış sokak yarışı deneyimi yaşatıyor ama Custom Events üzerinden bu listedeki bir yarışa girdiğiniz zaman o neon ışıklar filan yok oluyor. Bunu kötü anlamda söylemiyorum; aynı Playlist bu sayede iki farklı deneyim sunuyor. Ayrıca, temalı yarışları da dilediğiniz kadar tekrarlayabiliyorsunuz.

The Crew Motorfest oyununda Custom Events, açılan meydan okuma görevlerini tamamlamak için kullanılabiliyor. Ayrıca birçok meydan okuma görevi açık dünyada da yapılabiliyor. Bu görevler oyuna hoş bir tekrar oynanabilirlik katıyor. Beni rahatsız eden şey ise meydan okuma görevlerinden bir özel tip: Koleksiyon ögesi toplama. Şimdi, eğer her Playlist, sadece 1 seri toplanabilir koleksiyon ögesi açsaydı ve bunların rakamları idare edilebilir olsaydı, sıkıntı olmazdı ama bazı yarış listeleri var ki ana yarışlarını bitirdiğiniz zaman 3-4 farklı toplanabilir öge serisi açıyor. Donut Media ile alakalı olan Playlist, 1 tane seri açıyor ama o seride de 50 küsür öge var.

The Crew Motorfest oyununun mini haritası işte bu sebepten ötürü sapsarı ikonlarla doluyor. Oyunda o kadar fazla toplanabilir koleksiyon ögesi var ki boğuluyorsunuz ve bunları en azından mini haritadan kapatabilmek de mümkün değil. Bazı serilerde 10 küsür öge var, bazılarında 20 küsür öge var. Bunlar uzun vadede olsa bile toplanabilir hissettiriyor. Sonuçta hepsi haritada görünüyor ama Donut Media, 50 tane ögenin kilidini açtığında ben gerçekten oyunu kapatıp, derin bir nefes aldım. Oyun bu konuda sizi inanılmaz bir şekilde boğabiliyor. Sanıyorum ki Playlist hakkında söyleyebileceğim olumsuz tek şey bu.

The Crew Motorfest

İçerikler sadece Playlist ile kalmıyor; çevrim içi olan yarışlarla tanışıyoruz

The Crew Motorfest oyununda Playlist ile işiniz bittikten sonra karşınıza çevrim içi içerikler çıkacak. Bu noktada; Grand Race, Demolition Royale, Summit Contest ve Custom Show ile tanışıyoruz. Grand Race, neredeyse 30 kişinin katıldığı ve farklı araç tiplerinin kullanıldığı büyük bir yarış. Demolition Royale ise biraz daha fazla oyuncunun katıldığı Battle Royale tarzı bir deneyim. Açıkçası bu iki içerik türü hiçbir önem bulundurmuyor. İkisi de yer tutucu içerik gibi ve ilgi çekmiyor. Custom Show, oyuncuların arabalarını sergilediği bir yer ve aslında burası da uzun vadede unutulup, gidebilecek bir şey. Summit Contest ise The Crew 2 oyunundan geri dönüyor.

İşin çevrim içi içerik tarafında Summit Contest, tahmin ediyorum ki en popüler olanı olacaktır. Eğer bilmiyorsanız, bu içerik altında her hafta birkaç farklı yarışı veya açık dünya etkinliğini, belirlenen kurallar altında, en kısa süre içerisinde tamamlamaya çalışıyorsunuz. Daha sonra o zamanınız, diğer oyuncularla birlikte özel bir sıralama tablosunda toplanıyor. Skorunuz ne kadar yüksek olursa, o kadar nadir gruplara giriyorsunuz ve o gruplara da özel hediyeler veriliyor; para, modifiye parçası ve araba gibi. Sistem aslında The Crew 2 oyunundaki gibi çalışıyor; The Crew Motorfest için yapılan bir değişiklik ben henüz göremedim. Sadece hediyeler biraz daha değersizleştirilmiş.

The Crew Motorfest içerisinde Summit Contest içeriğinin geri adım atmış olmasının sebebi ise Main Stage. Oyun, ne yazık ki çevrim içi içerik kısmında büyük bir hayal kırıklığı yaratıyor ama en azından Playlist, PvE temelli Summit Contest ve Main Stage ile eğlenceli bir deneyim sunmayı başarıyor. Bahsedeceğim bu üçüncü büyük içerik kategorisi, oyunun sezonluk içeriklerinin akacağı yer. Her ay yeni bir tema ve içeriklerle Main Stage güncelleniyor ve oyunculara savaş bileti benzeri bir sistem sunuluyor. Bu sistem, Legend adı altında ve onu açabilmek için üç farklı Main Stage içeriğinden en azından 1 tanesini maksimum seviyeye çıkartmanız gerekiyor.

The Crew Motorfest oyununda Revisit, Compete ve Explore başlıkları altında üç ana Main Stage var. Revisit, Playlist oyunlarını oynadıkça seviye atlıyor; Compete, çok oyunculu içerikleri oynadıkça seviye atlıyor; Explore ise açık dünya aktiviteleri yaptıkça seviye atlıyor. Bunların her seviyesinde bir ödül var ve hepsi de 4 seviyeden oluşuyor. Dördüncü seviyeyi tamamladığınız zaman Legend açılıyor. Bu kısımda da sınırsız seviye var ama sadece ilk dört seviye anlamlı hediye sunuyor. Tecrübe puanı arttırıcı, kozmetik öge, araba ve karakter unvanı elde ediyorsunuz. Geri kalanı, aldığınız unvanı yükseltiyor 100. seviyeye kadar. Bunların hepsi 1 ay sürüyor.

The Crew Motorfest

The Crew Motorfest oyunundan sezonluk içerikler de eksik kalmıyor

The Crew Motorfest oyununun Eylül 2023 içerisinde başlamış olan ilk sezonu sıra sıra Amerikan, Japon ve Avrupa arabalarına odaklanıyor. İkinci sezon, Hoonigan temalı olacak ve üçüncü sezon daha sonra duyurulacak. Şaşırtıcı bir şekilde bu video oyununda savaş/sezon bileti olmayacak. Evet, The Crew 2 içerisinde kullanılan sistem, bu oyunda yerini ücretsiz olan sezonluk içeriklere bırakıyor. Oyun için ayrıca Year 1 Pass da satılıyor. PlayStation Store üzerinde 720 TL olan bu içerik, 1 yıl içerisindeki her sezonda oyunculara yeni arabalar veriyor. Year 1 Pass, toplamda 25 adet araç vaat ediyor. Ayrıca anladığım kadarıyla bu arabaları gelecekte oyun içinden de elde edilebilecek.

Açıkçası bu durum beni biraz korkutuyor. The Crew Motorfest oyununda şu anda satılan iki şey var. Biri, Year 1 Pass, diğeri ise mikro ödeme birimi ama bu birimi kullanarak sadece herkesin satın alabildiği diğer şeyleri daha kısa yoldan alabiliyorsunuz. The Crew 2 ile karşılaştırıldığı zaman özellikle de ücretli bir savaş biletinin olmaması bana düşündürücü geliyor. Tabii ki bir video oyununa 70 USD ödedikten sonra ekstra bir para vermemeyi tercih ederim ama günümüz şartlarında işler böyle yürümüyor ve genelde Ubisoft gibi şirketler, oyunculardan olabildiğince fazla para almayı hedefliyor. Bu oyunda gelecek haftalarda nasıl adımlar atılacak, çok merak ediyorum.

İşte tüm bu içerikleri bir festival havasının alıp, götürdüğü O’ahu adasında yaşıyoruz. Ön inceleme yazımda da söylemiştim, ben açıkçası bu oyunun Amerika Birleşik Devletleri temelli havasını daha çok seviyordum. Yani, iki şehir arasında birkaç saatlik yolculuklar yapmak bile başlı başına bir içerikti benim için. Buna rağmen The Crew Motorfest oyununun yeni haritasını beğendiğimi söyleyebilirim. Harita tabii ki bir önceki oyuna göre çok daha küçük ama aynı zamanda çok daha dolu hissettiriyor; ölü alan yok yani. Haritada toplamda 8 farklı tarz kullanılıyor; yaşam alanlarından tutun da yağmur ormanlarına, hatta volkanik alanlara kadar uzuyor harita.

The Crew Motorfest oyununun bu güzel haritasını üç farklı şekilde keşfedebiliyorsunuz: Kara, hava ve su. Ben açıkçası bu oyunda neden sadece arabalara geri dönülmediğini çok merak ediyorum. İçerik açısından da, kullanış hissi açısından da su ve hava araçları çok geride kalmış ve önemsiz hissettiriyor. Stüdyonun hala bu araçlara kaynak harcıyor olmasını gönlüm kaldırmıyor. Ayrıca, The Crew 2 oyunundan hazine avı da geri dönüyor. Bununla birlikte, araba modifye etme ve performans iyileştirme sistemleri de herhangi bir değişiklik olmadan sunuluyor. Zaten bana soracak olursanız, bu sistemler halihazırda iyiydi ve değişiklik gerektirmiyordu.

The Crew Motorfest

The Crew 2 oyunundan tüm kütüphanenizi bu oyuna aktarmaya hazır olun

The Crew 2 ile The Crew Motorfest arasında mekanik fark çok az olduğu için ikinci oyundaki tüm arabalarınızı ve kozmetik ögelerinizi, bu oyuna aktarabiliyorsunuz. Oyunda şu satırı yazdığım sırada 604 adet araba mevcut ve bunların yarısı kadarını eğer ikinci oyunda elde ettiyseniz, bu oyuna taşıyabiliyorsunuz. Geri kalan araçları satın almanız veya kazanmanız gerekiyor. Benim ikinci oyunda elde ettiğim neon tasarımlı Delorean DMC-12 aracım bende, gerisi önemli değil. Neyse, geri kalan araçları, bazı kozmetik ögeleri ve performans modifiyesinde kullanabileceğiniz materyalleri, ikinci oyunda olduğu gibi mağaza üzerinden satın alabiliyorsunuz. Araba paketleri de satılıyor.

The Crew 2 oyununda olduğu gibi The Crew Motorfest içerisinde de araba, motosiklet, tekne ve uçak kategorileri mevcut. Tüm bunlar da kendi içinde 13 farklı kategoride sunuluyor; Street Tier 2, Dragster, Alpha GP, Rally, Powerboat ve Plane gibi. Zaten bu sebepten ötürü araba sayısı biraz yüksek. Yani, 600 adet araba var ama bunların hepsi benzersiz araba değil. Mesela, Ford Mustang Shelby GT500, iki-üç farklı hale sahip olabiliyor. Oyundaki arabaların tamamını performans olarak modifiye edebiliyorsunuz. Arabaların çoğu görsel olarak da modifiye edilebiliyor. Oyun bu noktada Need for Speed Unbound gibi olmasa da zengin seçenekler sunmayı başarıyor.

The Crew Motorfest oyununda arabanızı görsel olarak modifiye ettiğiniz zaman istediğiniz parçayı satın alabiliyorsunuz. Performans modifiyesinde ise önce parçaları kazanmanız gerekiyor. Street Tier 1, maksimum 600 gücüne çıkabiliyor ve bu güce ulaşana kadar adım adım parçalar kazanıyorsunuz yaptığınız yarışlardan. Yalnız, yarışları Street Tier 1 kategorisinden bir araçla yapmanız gerekiyor. Rally tipi bir araçla yarış yaparsanız, Rally tipi araçlar için parça kazanıyorsunuz ve onları, başka kategorilerde kullanamıyorsunuz. İşin içinde biraz fazla “grind” var gibi görünebilir ama oyunda akıp, gittiğiniz için kolayca maksimum seviyeye çıkabiliyorsunuz.

The Crew Motorfest oyunundaki performans parçalarında maksimum seviyeye çıkmak yeterli değil tabii ki. Bu parçaların farklı nadirlikleri var ve amacınız her kategoride en nadir parçayı takmak oluyor ve daha sonra o parçaların tek bir seriye ait olması gerekiyor. Bir parça, rastgele olarak farklı bir seriye ait olarak düşebiliyor ve siz, bir seti topladığınız zaman set bonusu kazanabiliyorsunuz. Setler sadece en nadir ganimetlerde var. Bu ganimetler ve diğer nadir olan ganimetlerde 1-2 farklı bonus da oluyor ve onların değerlerini para birimi harcayarak değiştirebiliyorsunuz. Bonusların kendisini değil, sadece verdiği değerleri değiştirebiliyorsunuz.

The Crew Motorfest

The Crew Motorfest, eğlenceli oynanışı ile dikkat çekmeye devam ediyor

The Crew Motorfest, ne kadar fazla ve eğlenceli içeriğe sahip olursa olsun, önemli olan temel oynanış ve bu oyunun temel oynanışı gayet güzel hissettiriyor. The Crew 2 oyununu tam olarak hatırlamıyorum ama benim bu oyundan aldığım ilk his, araba kullanma hissinin bu oyunda daha iyi olduğuydu. Zaten eğer yanlış hatırlamıyorsam stüdyo, bir aralar önceki oyunda yeni bir araba kullanımı hissi test ediyordu ve bazı arabalarda da bu sistem aktifti. Bugün incelediğim bu oyunda ise sanki her şey iyi anlamda farklı hissettiriyor. Sadece, performans olarak modifiye edilen araçların sadece hızı iyileşmiş gibi hissediyorum, diğer elementler sanki aynı kalıyor.

Yapay zeka konusunda bir şeyler diyebilmem çok güç. Yarış oyunlarındaki yapay zeka sisteminin birkaç nesil geriden geldiğinin zaten farkındayım ve özellikle de Gran Turismo Sophy isimli yapay zeka modelini denedikten sonra nelerin başarılabileceğini fark ettikten sonra The Crew Motorfest gibi oyunların yapay zekalarından zevk alabilmek pek mümkün değil. Bu oyundaki yapay zekalar ne yazık ki pek zekalı değil ve hepsi birer robot gibi yarış çizgisini bir sürü halinde izlemeye devam ediyor ve izleyemeyeceklerini anladıkları zaman ise izleyebilmek için elinden geleni yapıyor, size veya başka bir yarışçıya herhangi bir şekilde saygı duymuyor.

The Crew Motorfest oyununda bu durumu can sıkıcı bir hale getiren şey ise bazı meydan okuma görevlerinde hiç hasar almamanız gerektiği. Yalnız, eğer çevrenizde yapay zeka varsa bu görevi gerçekleştirmeniz imkansız. Yani, siz onlara çarpmasanız bile onlar size çarpacak, kendilerinden kaçmak için tek yolunuz ya düşük zorluk seviyesinde hemen fark atmak veya en geriden gelmek. Bu arada, inceleme amacıyla ben bu oyunu tüm yardımcılar kapalıyken, en yüksekten bir tık aşağıda olan zorluk seviyesinde oynadığımı belirtmek istiyorum. Sanki en üst seviyeye de çekebilirdim yapay zekayı ama içinde bulunduğum seviye daha doğal hissettirdi.

Yani, durumu özetlemek gerekirse, The Crew Motorfest oyununun genelinden memnun kaldım. İçerikler eğlenceli ve çeşitli. Oynanış ise yeterince güzel. Tabii ki karşımızda net bir arcade oyun var. Yani, sürüş hissi Forza Horizon 5 kadar iyi değil ama aynı zamanda da Need for Speed Unbound oyunundaki kadar da yapay hissettirmiyor. Bu yüzden de ben bu oyunu, mikro ödemelerin üstüne çok gidilmediği sürece, çok uzun bir zaman boyunca oynayacağımı düşünüyorum. Hazır, Forza Horizon 5 oyununu da birkaç ay önce bırakmışken, bu oyun ile Forza Motorsport arasında sürekli gidip, gelebilirim; hem simülasyon, hem de arcade hislerini dengeli bir şekilde yaşayabilirim.

The Crew Motorfest

Oldukça renkli, canlı ve güzel görünen bir video oyunu var karşımızda

Ubisoft çok eskiden beri renkli oyunlar yapmaya odaklanıyor. Doğallıktan ziyade, ilgi çekici olmak için doğal olmayan, aşırı renklere odaklanılıyor. Stüdyo bunu en başlarda rahatsız edici bir şekilde yapıyordu ama özellikle de son birkaç senedir bu konuda ustalaştı ve bence The Crew Motorfest, bu yönden çok güzel ve çok renkli görünüyor. Yani, ziyaret ettiğimiz harita bir kere tüm renklere sahip ve her alan birbirinden canlı görünüyor. Araba modelleri de aynı şekilde kaliteli; özellikle de bu oyuna yeni eklenmiş olan modeller muhteşem. Bu arada, oyunu PlayStation 5 konsolumda, Samsung 50RU7400 model bir televizyon ile deneyimledim.

The Crew Motorfest, performans tarafında da kesinlikle yanıltmıyor. Oyunu gayet stabil bir 60 FPS değeri ile deneyimleyebiliyorsunuz ve ekranda ne olursa olsun, performansta bir aksaklık yaşanmıyor. Oyunun içerisinde aynı şekilde hiçbir hata da bulunmuyor. En azından varsa da benim karşımıza hiçbir şey çıkmadı. Oyunun yükleme süreleri de gayet kısa ve özellikle DualSense üzerinden verilen destek kusursuz. Mesela, ters yönden gelen yanınızdan geçen arabaların kolda yaşattığı o titretme, tarif edilemez bir güzelliğe sahip. Uzun vadede R2 ve L2 tuşlarındaki sertleştirmeler biraz yorucu olabiliyor ama sanırım onları da kapatabiliyorsunuz.

The Crew Motorfest oyununda sesler ve müzikler de fena değil. Oyunda seslendirme performansları mevcut ve kendileri bence ortalama üstü. Aynı şeyi müzikler için de söyleyebilirim. Yani, müzikleri dinlediğiniz anda hepsi yaşanan ana uygun görünüyor ama hiçbir melodi aklınızda kalmıyor. Anında unutulabilir parçalar yani. Arabalardan duyduğunuz sesler ise The Crew 2 oyununa kıyasla pek de farklı değil. Bu, kötü bir yorum değil kesinlikle ama gözle görülür bir ileri atılan adım da yok yani. Ben yine de ses kategorisinde oyundan memnun kaldım; müzikler bence daha iyi olabilirdi; Forza Horizon 5 bile daha akılda kalıcı parçalara sahip.

The Crew Motorfest, kesinlikle kaliteli ve eğlenceli bir yarış oyunu fakat bu oyundan zevk alabilmek için sizi neyin beklediğini bilmeniz gerekiyor. Yani, eğer bir Gran Turismo 7 kadar ciddi bir sunum bekliyorsanız, beklentileriniz karşılanmayacak. Aynı şekilde, oynanışın Forza Horizon 5 kadar arcade-simülasyon tarzında olacağını bekliyorsanız da biraz üzüleceksiniz. Bu video oyunu, kesinlikle kendi dalında benzersize yakın bir oyun deneyimi yaşatmaya çalışıyor ve bence bunu başarıyor da. Ubisoft eğer bu oyunu mikro ödemeler ile donatmazsa, uzun vadede oldukça eğlenceli bir deneyim yaşatılabilecek gibi geliyor bana. Umuyorum ki yanılmam.

The Crew Motorfest
Olumlu
Her bir Playlist benzersiz deneyimler sunuyor.
Playlist bitse bile aylık bazda yapacak çok şey var.
Bazı araçlar kendisini tekrar etse bile garaj çok geniş.
Ziyaret ettiğimiz yeni ada küçük ama daha dolu.
Görsellik yeterince etkileyici; tropik atmosfer hoş.
Olumsuz
Toplanabilir koleksiyon ögeleri tam bir kabus.
Uçaklar ve tekneler çok boş hissettiriyor.
ABD temelli haritanın havası bir başkaydı.
9