Bu hafta ve hafta sonu, resmen oyuna, betalara ve demolara doyduk. Zaten deneyimlediğimiz he şey için sizlere son birkaç gün içerisinde bolca içerik de sunduk. Bu içeriklerden sonuncusu Tom Clancy’s The Division 2 idi. Bu oyunu en sona saklamak istemiştim; serinin ilk oyununu oynamıştım ve biraz da olsa sevmiştim. Bu yüzden, tahmin edebileceğiniz gibi biraz heyecanlıydım ikinci oyun için. Yalnız, Tom Clancy’s The Division 2 oyununun Özel Beta sürümü beni oyundan soğutmaya yetti.

Tom Clancy's The Division 2

Tom Clancy’s The Division 2, kendisini kötü gösterdi

Tom Clancy’s The Division 2, bizlere ana oyundan küçük bir kısım sunuyor. Özel Beta içerisinde 2 hikaye görevi, 6-7 farklı açık dünya aktivitesi, Dark Zone, Conflict ve bazı oyun sonu içerikler bulunuyor. Öncelikle şunu söylemem gerekiyor ki ben bu Özel Beta sürümünü, oyun sonu içeriklere ulaşabilecek kadar oynamaya sabredemedim. Yani, benim seneler önce oynadığım ve sevdiğim oyunun devamı kesinlikle bu olamaz…

Peki, ben neden bu sürümden memnun kalmadım? Görevlerden bahsetmişken, öncelikle onlar hakkında olumsuz konuşmak istiyorum: Oyunun aktiviteleri inanılmaz sıkıcı. Özel Beta boyunca oynadığım görevleirn hepsinde bir koridordan geçip, geniş bir alanda düşman öldürüp, başka bir koridordan geçip, başka bir geniş alanda düşman öldürüp, başka bir koridordan geçiyordum. Görevlerin temeli bu, özel hiçbir şey yok. Gerçekten hayret ettim karşılaştığım şeye. Tabii ki bazı açık dünya aktiviteleri farklı ama o aktiviteler, oyundaki önemsiz ve yan içerikler.

Tamam, görevler sıkıcı olsun. Tom Clancy’s The Division 2, TPS türünde bir video oyunu. Bu yüzden, en azından oyunda ateş etme eğlencelidir, değil mi? Hayır efendim. Bu serinin ilk oyununu oynadığımda da vuruş hislerine filan hiç hayran kalmamıştım ama oyun yine de kendisini oynatıyordu. İkinci oyunda her şey benim için daha da yerin dibindeydi. Ateş ediyorum ama mermi mi sıkıyorum, su mu sıkıyorum belli değil. Oyunda silah hissine ait hiçbir şey bulunmuyordu.

Tüm bunlara ek olarak bir de silahınızdan çıkan mermiler, düşmanlara birkaç saniye sonra işliyordu. Benim bildiğim kadarıyla bir silahın ateş ettiği mermiler, gayet hızlı bir şekilde ilerleyebiliyor. Yani, 20 metrelik bir alanda sıktığım mermi, nasıl 2 saniye sonra düşmanın canını düşürüyor, benim kafam almıyor. Tamam, hadi silah hissini filan da geçelim. Tom Clancy’s The Division 2, bir TPS olsa bile oyunun bir diğer temelinde ganimet toplama var. Bu temel muhtemelen eğlencelidir, değil mi?

Tom Clancy’s The Division 2

Durun, henüz olumlu şeylere geçemiyoruz

Destiny, Destiny 2 ve Diablo III gibi video oyunlarına yüzlerce saatimi verdim. Bu yüzden, bu tip oyunlardan az da olsa anladığımı düşünüyorum. Ubisoft ekibinin bu seri ile ne yapmaya çalıştığını da anlıyorum ama Özel Beta içerisinde Tom Clancy’s The Division 2 oyununun ganimet sistemini anlamama yetecek kadar derinlik yoktu. Zaten böyle bir derinliğin olmasını da beklemiyordum. Yine de gördüğüm kadarıyla ilk oyunun ganimet kazanma sistemi ile bu oyunun sistemi arasında hiçbir fark bulunmuyor.

Aslında çoğu noktada Tom Clancy’s The Division ve Tom Clancy’s The Division 2 arasında fark bulunmuyor. Oyuna girdiğiniz andan itibaren sanki serinin ilk oyununu oynuyormuş gibi hissediyorsunuz. Sanki, temel oyunda hava durumu özelliği var da artık kış mevsiminde değiliz, yaz filan gelmiş. Evet, harita farklı olduğu halde bunu sizlere söylüyorum; haritanın farklı olduğunu fark etmek oldukça güç. Tamamen, bilindik yerler, tanıdık mekanlar filan haritanın farklı olduğunu hissettiriyor ama o bölgelerden uzaksanız, iki oyunun bölüm tasarımları neredeyse bire bir aynı.

Sadece bölüm tasarımları değil; envanter sistemi, ganimet sistemi, yetenek ve bonus özellik sistemi, Echo sistemi ve diğer birçok sistem, ilk oyunla inanılmaz benzerlik gösteriyor. Serinin ikinci oyununa ait tabii ki yeni özellikler de var ama bu özellikler öyle oyunu temelden değiştirecek şeyler değil. Eğer Tom Clancy’s The Division, bir çaysa; Tom Clancy’s The Division 2 de limonlu çay. Evet, böyle bir benzetme yaptığım için Mavi Kol’u takip etmekten vazgeçebilirsiniz. Kararınızda haklısınız.

Biraz önce bahsetmiş olduğum yeni sistemlerden en çok dikkatimi çeken şeyler bölge güçlendirme ve Conflict oldu. Conflict sanırım ilk oyunda da vardı ama bir ek paketle geldi. Ben ek paketleri oynayacak kadar bu seride durmadım. Bölge güçlendirme ise aslında benim hoşuma giden sistemlerden bir tanesi. Yine de böylesine birkaç küçük yenilik, en azından Özel Beta içerisinde benim için yeterli olmadı.

Tom Clancy’s The Division 2

Tom Clancy’s The Division 2, neden cıvıl cıvıl bir oyun?

Şimdi geldik, benim en çok sevdiğim konuya: Tom Clancy’s The Division 2 oyununun bol renkli, cıvıl cıvıl olması. Şimdi, bu konuyu çok genişten almak istiyorum çünkü uzun zamandır rahatsızım bu durumdan. Son birkaç sene içerisinde özellikle Ubisoft, oldukça renkli oyunlar yapmaya yöneldi. Çünkü açık ve canlı renkli, cıvıl cıvıl oyunlar ile günlük oyuncuların dikkati çekilmeye çalışılıyor bence. Ayrıca bu tip bir tasarım yolu izlenerek, video oyunları YouTube ve Twitch dostu olmaya çalışıyor; bu platformlarda binlerce, belki milyonlarca insan, oyunun ücretsiz reklamını yapıyor.

Bana soracak olursanız Tom Clancy’s The Division 2 de tam olarak böyle bir oyun. Yani, RAGE 2 ve Far Cry: New Dawn gibi oyunlara baktığım zaman şu an bu video oyununu görüyorum. Her yer cıvıl cıvıl, renkli sis bombaları ve daha çok fazlası… Evet, oyunun hikayesi daha ciddi bir konuyu anlatıyor ama hikaye, böylesine cıvıl cıvıl bir ortamda işlemiyor işte benim için. Bu sebepten ötürü de açık ve net bir şekilde söylüyorum ki oyunun evreninden, çevresinden, tasarımından ve görsellikle alakalı çoğu şeyinden nefret ettim.

İlk Tom Clancy’s The Division oyununu hatırlıyorum da oyuna girdiğim zaman içim sıkılıyordu. Oyunun atmosferi bana öyle bir basıyordu ki dertsiz başım dertleniyordu. Bu kötü bir şey değil çünkü Ubisoft, olması gereken bir şeyi yapıyor. Tom Clancy’s The Division; caddelerde, parklarda koşan çocukların hikayesini anlatmıyordu. Bir virüsten ötürü çöken ülkeyi anlatıyordu. Çekilen acılar, oyunculara aktarılıyordu. İlk oyun, atmosfer açısından kusursuzdu ve Tom Clancy’s The Division 2 de hikaye olarak çok farklı değil. Bu yüzden, bu oyunun da biraz iç sıkan atmosfere sahip olması gerekirdi bence.

Bu sırada, oyunun hikayesinden bahsetmişken, Özel Beta sürümünün çok güzel bir giriş videosu ile başladığını belirtmek istiyorum. O videodan sonra, böylesine renkli bir ortam ile karşılaşmak pek güzel değil ama en azından o video tek başıma benim tüylerimi diken diken etmeyi başardı. Belki tam oyunda bu yönde daha fazla şey bulunuyordur ama ben de tam oyundan değil, oyunun Özel Beta sürümünden bahsediyorum.

Tom Clancy’s The Division 2

Görsellik hakkında konuşmaya devam edelim

Biraz önce Tom Clancy’s The Division 2 oyununun atmosferinden bahsettim. Şimdi de o atmosferi destekleyen görsellikten bahsetmek istiyorum. Biliyorum, bu oyun henüz bitmedi ve karşımızda Özel Beta sürümü var ama bu sürüm, konsollarda gerçekten berbattı. Ben, bu video oyununu PlayStation 4 Pro ile Supersampling modu aktif iken deneyimledim. Özel Beta sürümünün grafikleri beni rahatsız etmedi ama dokuların %99 oranla geç yükleniyor olması, her yerin bulanık görünmesine yol açıyordu.

Doku problemi haricinde, oyunun performansı da pek hoş değildi. Oyun, 30 FPS. Bu gayet kabul edilebilir bir şey ama FPS değeri kesinlikle stabil değildi. Ayrıca, oyunda ekran yırtılması bile vardı. Yahu, bir konsol oyununda ekran yırtılması nasıl olabiliyor, anlamıyorum. Bu sebepten ötürü betanın ilk gününde oyunu doğru düzgün oynayamadım bile. Performansın stabil olmayışı, ekran yırtılmalarının sürekli yaşanması ve üzerine bir de yüklenmeyen kaplamalar olunca, baş ağrısından duramadım.

Ubisoft, Özel Beta sürümünün ikinci gününde bir güncelleme yayımladı ve sanırım ekran yırtılma durumu biraz da olsa düzeltildi ama dokuların geç yüklenmesi ve stabil olmayan performans, aynen kaldı. Tabii oyun henüz daha beta seviyesinde. Ubisoft, mutlaka optimizasyon çalışmaları yapmaya devam edecektir ama bu durum yine de beni rahatsız etti. Sonuçta bu oyunun çıkmasına 1 ay kaldı, 1 yıl değil.

Yalnız bu noktada söylemem gerekiyor ki grafik ve performans sorunları, sadece PlayStation 4 Pro konsoluna ait olabilir. İnternet aleminde birçok farklı yorum okudum ve oyunun özellikle Xbox One X üzerinde inanılmaz göründüğünün ve başarılı bir performans verdiğini gördüm. Sanırım bu konuda ben biraz şanssızım. Kişisel olarak bir Xbox One X konsoluna da sahibim ama bu beta sürümünü asıl konsolumda denemek istemiştim sadece.

Tom Clancy’s The Division 2

Oyun hakkında bazı iyi şeyler de var

Ön inceleme yazımda bu noktaya kadar olumsuz bilgiler verdim ama bu video oyununun güzel olduğu noktalarda var. Mesela, ilk oyunun betası ile bu oyunun betasını karşılaştırdığım zaman,  bu oyunun daha geniş olduğunu hissediyorum. Ayrıca, bu beta içerisinde oyunculara sunulmuş olan oyun sonu görev de kısmen eğlenceli. Tüm bunlara, ilk oyuna göre biraz daha kompleks bir hale getirilmiş yapay zeka da çok güzel yardımcı oluyor. Bu oyundaki yapay zekayı, ilk oyundaki yapay zekaya göre ben çok daha zorlu ve eğlenceli buldum.

Yani efendim, Tom Clancy’s The Division 2 için heyecanlı olsam bile Özel Beta ardından bu heyecanım tamamen söndü. Belki ilk oyuna yüzlerce saatini harcamış olan oyuncular, ikinci oyundan memnun kalacaktır. Bunu gayet doğal buluyorum. Ben de zaten Destiny ve Destiny 2 oyunlarının en kötü dönemlerinde oyunları 400-500 saat civarında oynadım. Oyuna bir noktada bağlandığınız zaman kötü yönlerini görmüyorsunuz. Ben bu ön inceleme yazımda, herhangi bir oyuncu gibi ele aldım bu oyunu. Umarım Ubisoft, oyunu daha başarılı bir şekilde piyasaya sürebilir.