Devasa açık dünya haritasına sahip bir rol yapma oyununun cep telefonlarına sığdırılması mümkün olur mu diye bir süredir aklımızı kurcalayan bir soru vardı. The Elder Scrolls: Blades oyununun duyurusu yapıldığında pek çok kişi burun kıvırmıştı fakat bu tavrın nedeni daha büyük yapımlara duyulan beklentiden kaynaklanıyordu. Olumsuz düşüncelerin hüküm sürdüğü bir dönemi neyse ki atlattık ve bu yeni The Elder Scrolls oyunu için erken erişim süreci başladı. Bizler de sizler için elimizden geldiğince detaylı bir ön inceleme yazısı hazırladık.
The Elder Scrolls: Blades ile dünya, avuçlarımızın içinde
Ön inceleme yazısının ilk cümlesiyle ilgili bir açıklama yaparak devam edeyim dilerseniz: Bethesda, açık dünya haritasını cep telefonlarına sığdırmaya çalışmadı, farklı bir yöntemle ilerlemeyi tercih etti. Elimizdeki oyun, mobil platformlar için özel olarak hazırlanmış; oynanışından, optimizasyonuna kadar mobil platformlar düşünülerek geliştirilmiş bir yapım. Şimdi böyle deyince de aklınıza, resimlere dokunduğunuz, yalnızca arayüzlerden oluşan bir oyun gelmesin.
Cep telefonunda, birinci şahıs bakış açısı ile oynuyoruz bu oyunu. Dilediğimiz noktaya, dilediğimiz gibi bu perspektif gidebiliyoruz. Dokunmatik ekranın sol tarafını hareket etme, sağ tarafını ise nişan alma ya da bakma olarak ayarlayabiliyoruz. PC ile karşılaştırırsak sol taraf A, S, D, W tuşlarının görevini; sağ taraf ise farenin görevini üstleniyor diyebiliriz. Bu arada kolaylık açısından ekranda dokunduğumuz noktaya otomatik olarak da yürüyebilme özelliği bu oyunda bulunuyor.
Hareket ettiğimiz kısımlarda mobile platform indirgemesine dair çok az eksiklik hissediyoruz ama bu bir açık dünya oyunu da değil, söyleyeyim. The Elder Scrolls: Blades, üç farklı temel üzerine kurgulanan, mobil oyunların ana yapılarını kendisine örnek alan bir yapım. Bu temel özelliklerden birincisinin de şehir kurma, kale güçlendirme ve karakter geliştirme olduğunu söyleyeyim. Akıllı telefonunuzla muhtemelen en az bir tanesini oynadığınız şehir kurma ve o şehri geliştirme yapısındaki oyunlarla aynı mantıkta ilerliyoruz. Yalnız bu oyunun en önemli farkı, üç boyutlu bir dünyada FPP türünde oynanıyor oluşu.
Oyunu ilk açtığımda gördüğüm grafikler bana The Elder Scrolls: Skyrim oyununu hatırlattı. Yani, tabii ki aynı markanın oyunlarını hatırlatacak ama gördüklerimle The Elder Scrolls: Skyrim oyununun ilk çıktığı andaki grafiklerini gözlemledim, diyebilirim. Akıllı telefonlar için şimdiye dek daha iyi görüntülü oyunlar muhakkak yapılmıştır ama bu kadar rahat ilerleyen, takılmayan ve birinci şahıs bakış açısını PC platformundaymış gibi kullanan yapımlarla fazla karşılaşılmıyor. Grafikler de oyunun en önemli artılarından biri olarak bir kenara yazılıyor benim gözümde.
Karakter oluşturma kısmı mobil platformların ötesine geçmeye çalışıyor
Oyuna girildiğinde yapılan ilk adımlardan bir tanesinin karakter oluşturma kısmı olduğunu söyleyeyim. Açıkçası bu kısma gelip, cinsiyet seçin kısmını gördüğümde biraz burun kıvırdığımı itiraf edeyim. Bir cep telefonu oyununda ne kadar detaylı karakter oluşturulabilirdi ki? Yanıtını bekletmeden vereyim: Neredeyse The Elder Scrolls: Skyrim kadar. En samimi duygularımla söylüyorum ki The Elder Scrolls: Blades oyununun karakter geliştirme sistemi gayet başarılı ve bir o kadar da dolu.
Serinin diğer oyunlarındakine benzer şekilde; farklı cinsiyetlerden, farklı ırklardan, çeşitli saç modellerinden, vücut yapılarından yararlanarak geniş bir çeşitlilik havuzunda karakter oluşturulabiliyor. Erken erişim süreci tamamlandığında bu kısım daha fazla arttırılır mı, bilmiyorum. Ayrıca oyundaki şehrimizdeki bir kişiyi ziyaret ettiğimizde karakterimizin görüntüsünü değiştirme imkanına da sahibiz. Gerçi oynanış esnasında birinci şahıs bakış açısının kullanılması nedeniyle kendimizi pek göremiyoruz ama oyun açılırken doya doya oluşturduğunuz karakteri seyredebilirsiniz.
Karakterimizi oluşturduktan sonra oyuna rahatlıkla geçiş yapabiliyoruz. Başlangıç kısımlarının oldukça kolay bir oynanışla sunulduğunun altını çizeyim. Üst kısımlarda belirttiğim gibi dilerseniz çift parmakla dilerseniz tek elinize alarak oyunu kolaylıkla oynayabiliyorsunuz. Şahsen bu durumu da sizler için Marmaray ile seyahatim sırasında denedim. Ayakta dururken, bir elimle tutamaca tutunup diğer elimle oyunu rahatlıkla oynayabildim. Dövüş anlarında bile fazla zorlanılmıyor. Yalnız siz de aynısını yapmak isterseniz yer altına girerken dikkatli olmanızda yarar var.
Bu uyarıyı yapmamın sebebiyse oyunun internet olmayan zamanlarda çalışmaması. En azından bölümleri bitirdiğinizde internete bağlı olunması gerekiyor. Gerekli uyarıları yaptıktan sonra dilerseniz biraz oynanıştan ve savaş mekaniklerinden bahsedeyim. Tek elle oynanabilir dendiğimde bazı ifadeler havada kalmış olabilir. Mesela, oyunun hem yatay hem de dikey konumda oynanabildiğini söylemedim. Boşlukları doldurmak adına oynanış sistemine beraberce bir göz atalım, diyorum.
Oynanışı ile rakiplerinden ayrılan bir yapım
The Elder Scrolls: Blades, yazının önceki kısımlarında da bahsettiğim gibi birinci şahıs bakış açısı kullanan bir yapım. Bu açının gayet akışkan bir biçimde oyuna uygulandığını rahatlıkla söyleyebilirim. Bir oyunu bilgisayardan oynamak yerine dokunmatik ekran üzerinden oynuyorsanız farklar oluyor haliyle. Hareket kısımlarını yine üst kısımlarda belirtmiştim. Bununla birlikte ekranın sağ tarafına basılı tutulduğunda yakın dövüş silahı darbesi yapabilirken sol tarafından kalkanı kullanabiliyoruz. Bu durum, ekranı dik konumda kullanırken kalkan ortaya gelecek şekilde değişiyor. Eşyaları ve ödülleri almak içinse, o ödülün üzerine dokunmamız yeterli oluyor.
Oyunun dövüş mekaniklerine göre vuruş kısmına dokunduğumuzda bir dairenin daraldığını görüyoruz. İyi zamanlama yaparak sarılaştığı anda bırakırsak daha sert vuruşlar yapılıyor. Benzer biçimde kalkanı da zamanında kullanmak önem arz ediyor. Ayrıca, karakterimizi geliştirdiğimiz yetenek ağacından elde ettiğimiz değerler de ekranın alt sıralarına ekleniyor. Örneğin ateş topu fırlatmak için sol alt kısımdaki simgeye dokunmamız gerekiyor. Gayet basit ve öğrenmesi kolay bir sistemin bulunduğunu söyleyebilirim.
Giriş kısımlarında, The Elder Scrolls: Blades oyununun açık dünya barındırmadığını belirtmiştik. Temelde bu oyunun 3 ana kısma ayrıldığını söyleyeyim. Bu kısımlardan ana oyunumuzu kasabamız üzerinde sürdürüyoruz. Yıkılmış bir bölgemiz var ve buraya yeni binalar eklemek için çabalıyoruz. İnşa işlerini yapabilmek için verilen görevleri yerine getirmeli ve gerekli malzemeleri toplamalıyız. Bunun için, kasabada gezen karakterlerin verdiği görevlerin peşine gidebiliyoruz. Kazanımlarımızın; görevler, işler ve meydan okumalar şeklinde 3 farklı kanaldan geldiğini de yeri gelmişken söyleyeyim.
Göreve girdiğimizde, serinin büyük oyunlarındaki zindanlara benzer bir yapının içerisine giriyoruz. Buradaki yaratıkları temizlemek, belirli sayıda eşya toplamak gibi görevleri yerine getirmeye çalışıyoruz. Öte yandan, kasabayı büyütmek dışında büyük zindanlar ve arena ana kısımları bulunuyor. Bunlardan arena kısmı henüz açılmış durumda değil. Büyük zindanlardaysa, ölene kadar bölüm bölüm ilerliyor ve gidilen yere kadarki ödülleri topluyoruz. Bu kısımlardan ölündüğünde çıkılıyor ve karakter güçlendirildiğinde yeniden girilebiliyor.
Karakter geliştirme seçeneklerinde boğulmamak için dikkatli olmak gerekiyor
Rol yapma oyunlarının en temel iki özelliklerinden birisi de karakter geliştirme mekanikleridir. Diğerinin diyalog sistemi olduğunu ve The Elder Scrolls: Blades oyununda ziyadesiyle bulunduğunu söyleyerek devam edeyim. Ön incelemesini gerçekleştirdiğim bu oyundaki karakter geliştirme sistemini gayet başarılı bulduğumu ifade etmeliyim. Ana karakterin üzerindeki giysilerden, kullandığı silahlara kadar güç anlamında bir geliştirme söz konusu. Zırh ve silahların çeşitliliği konusunda çok büyük çeşitlilik yok ama bir mobil oyun için gayet tatminkâr oldukları yorumunu yapabilirim.
Karakter geliştirme sisteminin asıl çetrefilli kısmıysa yetenek ağacına gizlenmiş vaziyette karşımıza çıkıyor. Yetenek ağacı 3 ana bölüme ayrılmış durumda The Elder Scrolls: Blades oyununda. Yetenek ağacındaki üç ana bölüm; büyüler, bonuslar ve yetenekler olarak önümüze çıkıyor. Karakterimiz her seviye atladığında buradaki bölümlere açabiliyor veya geliştirebiliyoruz. Oyun stratejisine göre uygun olanı seçerek yolumuza nasıl ilerleyeceğimiz bize bırakılıyor.
Bu arada her seviye atlanıldığında The Elder Scrolls: Blades oyunu bizden büyü ya da dayanıklılığımızı arttırma tercihi sunuyor. Sonrasında karakterin seviye atlaması gerçekleşiyor. Önemli bir kısımdan daha bahsetmek istiyorum: Ganimet kutuları. Oyunda kazanabildiğimiz; tahta, gümüş, altın ve daha yüksek derecelerde olmak üzere farklı isimlere sahip pek çok çeşitte ganimet kutusu bulunuyor. Bu sandıklar oyunun içerisinde kazanılıyor yalnız bulunduğu gibi açılamıyorlar. Seviyesine göre her bir sandık çeşidinin açılma süresi var. Ayrıca bu sandıkları açmadan belirli bir sayıda biriktirebiliyoruz fakat bu sayılar arttırılabiliyor.
Tahta sandıklar 5 saniyede açılırken, gümüş sandıklar 3 saatte, altın sandıklarsa 6 saatte açılıyor. Bir sandık açıldıktan sonra diğer sandığın açılması işlemine geçilemiyor. İşte bu kısımda da mikro ödeme sistemi devreye giriyor. Oyunda altın ve kristal olmak üzere iki para çeşidi mevcut. Örneğin bir gümüş sandığın açılmasını beklerken tahta sandıklarla envanteri dolabiliyor. Bir sandık için geri sayım sürerken 5 saniye gereken tahta sandıklar birer kristal ödemeyle açılmak zorunda kalınıyor.
The Elder Scrolls: Blades, mobil platformlardaki en kaliteli rol yapma oyunu mu?
Açıkçası, oynanış yapısı, grafikleri, sanatsal tasarımlarıyla birlikte The Elder Scrolls: Blades için PC veya oyun konsolu bazında bir yapımdır diyebilirim. Tabii ki mobil platformlara uygun hale getirilen bir yapısı bulunuyor, çok hareketli değil, sıra sıra düşmanların geldiği bir yapım ama hiç de kötü durmuyor. Bu arada bölümler, henüz erken erişim sürecinde olmasından kaynaklı olarak birbirini tekrar eden yapıda tasarlanmış durumdalar. Bununla birlikte The Elder Scrolls: Blades oyunu, grafik açısından bir PlayStation 3 oyunundan aşağı kalmıyor.
Ücretsiz mobil oyunların olmazsa olmazı olan mikro ödemeler kısmıysa biraz dengeli biraz da acımasız bir düzenle oyuna yerleştirilmiş durumdalar. Hemen üst kısımda bahsettiğim sandıkların açılması için süreye ihtiyaç duyulması ve sınırlı sayıda sandığın envanterde bekletilmesi, oyuncuları yer yer kristal kullanımına yönlendirecektir. Ayrıca, oyundaki mağazaya baktığımızda 160 kristalin 12,99 Türk Lirası fiyatla satıldığını görüyoruz. Kristal sayısı arttıkça bu rakamlar üst seviyelere çıkıyor. Örneğin 14 Bin kristal almak isterseniz 699,99 Türk Lirası etiketiyle karşılaşacaksınız.
Hemen bir ekleme yapayım: 160 kristalin 12,99 Türk Lirasından satın alınabildiğini söyledim. Oyunda hediye olarak çıkabilen bir altın sandığın fiyatı 250 Kristal, Elder sandığının fiyatı 750 Kristal, efsanevi sandığın fiyatıysa 2500 Kristal olarak mağazada görülüyor. Bir efsanevi sandık açmak için 2500 Kristalli paket almak isterseniz bunun fiyatıysa 134,99 Türk Lirası, gerisini siz hesap edin. Tabii oyunu sürekli oynarsanız ve görevleri bitirmek için çabalarsanız, en azından ilk aşamalarda ekstra ödeme yapmaya gerek duymayacaksınız.
Toparlamak gerekirse, The Elder Scrolls: Blades; mobil alanda oynanabilen, gayet kaliteli, tabii ki mikro ödeme yoğunluğu barındıran eğlenceli bir yapım. Ücretsiz indirilebildiği için deneme şansına sahipsiniz. Uyumlu bir akıllı telefonunuz varsa bu oyunu indirerek deneyimleyebilir, farklarını, artılarını ve kalitesini görebilirsiniz. Bethesda tarafının, henüz erken erişim sürecinde olan bu yapımı oldukça başarılı bir biçimde dokunmatik ekran kontrolüne uyarladığını hatırlatarak sözlerimi sonlandırayım.