The Walking Dead için lisanslı video oyunları yapılmaya devam ediliyor. Yalnız, AAA seviyesinde öyle çok etkileyici bir oyun yerine, sanal gerçekçilik cihazları için The Walking Dead Onslaught isimli bir oyun karşımıza çıkıyor. AMC tarafından oluşturulmuş olan evrende, lisanslı bir şekilde yer alan bu oyun, tanıdık karakterleri ile oyuncuları kendisine çekmeye çalışıyor. Ayrıca, bir sanal gerçekçilik başlığı sahibi iseniz piyasada oynayabileceğiniz pek de yeni bir oyun yok sayılır; yani ister istemez bu oyunla bir gün tanışacaktınız. Bırakın, sizi bu oyunla biz tanıştıralım.

The Walking Dead Onslaught oyununun hikayesinde Saviors ile olan savaş bitmiş oluyor ve topluluk, yeniden kurulmaya çalışıyor. Oyuncular olarak bizler de bu topluluğu savaştan sonra yeniden kurabilmek için, toparlanabilmek için elimizden ne gelirse yapmaya çalışıyoruz. Daryl, Rick, Carol, Michonne ve Eugene gibi birçok karakter, bu oyunun içerisinde yer alıyor ve hikaye de ana dizinin yazarları tarafından destekleniyor. Yani, hikaye her ne kadar tamamen onlar yazılmasa da geliştirici ekibin yazarlarına muhtemelen yol gösteriliyorlar. Böyle olunca da oyunun hikayesinin başarılı olduğunu düşünebilirsiniz.

The Walking Dead Onslaught oyununun kendisi ve doğal olarak da hikayesi inanılmaz kısa. Geliştirici ekip, belki de az ama öz bir hikaye sunmak istemiştir diye düşünebilirsiniz ama öyle bir durum kesinlikle yok ortada; oyunun hikayesinde ilgi çekici hiçbir şey bulunmuyor, başınıza gelecek her şeyi ama her şeyi önceden tahmin edebiliyorsunuz ve oyunda herhangi bir kaliteli diyalog yazımı bulunmuyor. İşin en acı tarafı da Daryl gibi ikonik karakterlerin Norman Reedus tarafından seslendirilmesi ve bu efsanevi isimlerin resmen bu oyun ile çöpe atılıyor olması.

The Walking Dead Onslaught oyununda aslında içerik ikiye ayrılıyor: Hikaye ve hayatta kalma. Eğer hayatta kalma ile ilgilenmeden, sadece bu berbat hikayeyi deneyimlemek isterseniz, ne yazık ki bunu yapamıyorsunuz; oyunda bir sonraki hikaye bölümüne geçmek için sürekli olarak ilgili hayatta kalma bölümlerini oynamanız gerekiyor. Bu da oyunun akışını bozuyor, içeriği sürekli tekrar eden bir tekerleğe sarıyor. Durum böyle olunca da ne hikayeden net olarak zevk alabiliyorsunuz, ne de hayatta kalma modundan. Peki, bu modlarda tam olarak ne yapıyoruz?

The Walking Dead Onslaught

The Walking Dead Onslaught, oyunu oynayanları katlediyor

The Walking Dead Onslaught oyunundaki hikaye ve hayatta kalma temelli tüm bölümlere en başta tabanca ve bıçak ile başlıyoruz. Yalnız, oyunda ilerleme kaydettikçe yeni silahlar bulabiliyoruz ve bu silahları da bahsi geçen modlarda kullanabiliyoruz. Eğer yanlış saymadıysam, oyunda toplamda 15-16 adet silah bulunuyor. Yalnız bu silahlardan sadece iki tanesi sizin için önemli. Oyundaki silahlardaki denge ne yazık ki çok kötü. Bu yüzden de balta veya pala bulduğunuz zaman sizin önünüzde durabilecek hiçbir zombi bulunmuyor. Bu da oyunun kendisini sıkıcı hale getiriyor tekrardan.

Yalnız, pala ve baltayı aynı anda elinizde tutmanızı önermiyorum. Tabii ki bunu yapabilirsiniz ve oyunda herhangi bir risk almadan ilerleyebilirsiniz ama pala veya baltanın yanında sevdiğiniz bir silahı bulundurursanız, oyun biraz daha zevkli olabiliyor. Bunun sebebi ise silah kullanımının aslında oldukça eğlenceli olması. Hatta, The Walking Dead Onslaught oyunundaki silah kullanımı, benim sanal gerçekçilikte deneyimlediğim en iyi kullanımlardan ve hislerden biri olabilir bile. Yalnız, dengesiz silahlar ne yazık ki bu güzelliğe de büyük bir şekilde gölge düşürüyor.

The Walking Dead Onslaught oyununda iki elimizi de aktif olarak kullanıyoruz. Eğer dilerseniz oyunda tek bir eliniz ile silahları tutabiliyorsunuz ve diğer elinizi de ganimet toplama veya zombileri itmek için kullanabiliyorsunuz. Aynı zamanda, eğer isterseniz iki elinizle de silahları tutabiliyorsunuz ve bu şekilde silahlarınız hem daha stabil oluyor, hem de daha fazla hasar veriyor. Kendisi çok büyük bir özellik değil ama bence hoş bir detay. Ayrıca, bu oyunu en rahat şekilde oynayabilmeniz için bolca ulaşılabilirlik ayarı var. Ben en çok bunu sevdim; sanal gerçekçilik pek benim tarzım olan bir şey değil.

Peki, The Walking Dead Onslaught oyununda başka bir içerik bulunmuyor mu? Bu oyunu sevmeniz bence çok zor ama oldu da sevdiğiniz diyelim. Aslında bu durumda oyunda yapabileceğiniz birkaç şey bulunuyor. Mesela, yeni hikaye görevlerini açmak için Alexandria’ya yeni ganimetler getirmeniz gerekiyor. Bunu yaparken, yemekler aracılığı ile köye yeni insanlar getirebiliyorsunuz. Bu insanlar da belli başlı yapıların içine yerleştirilebiliyor. Bu sayede de bazı oyun mekanikleri kolaylaşıyor. Bu sırada bazı silahlar için de güçlendirmeler açılıyor ki onların sayesinde silahlar daha eğlenceli olabiliyor.

The Walking Dead Onslaught

Sanal gerçekçilikte bu oyun nasıl görünüyor?

The Walking Dead Onslaught, bir sanal gerçekçilik oyunu ve görsellik tarafında da bu yüzden beklentimiz otomatik olarak düşüyor. Yine de oyunun görselliği çok berbat değil ama yine de karakter modellerinin çok kötü göründüğünü, bazı çevre detaylarının da gerçekten rahatsız edici seviyede berbat olduğunu gönül rahatlığı ile sizlere söyleyebilirim. Bunun haricinde, silahların tasarımları filan gayet güzel ve zombilerin parçalanması da görsel olarak güzel bir zevk verebiliyor. Yine de sanal gerçekçilik teknolojisinin görselliği sınırladığını çok büyük bir rahatlıkla hissediyorsunuz.

Görselliğin yanında bir de performans var ve kendisi bence gayet normaldi. Ben optimizasyon konusunda da herhangi bir sıkıntı görmedim. Bu yüzden de performans konusunda sizlere söyleyebileceğim olumsuz hiçbir şey bulunmuyor. Buna karşılık; seslerin, seslendirmelerin ve müziklerin çok başarısız olduğunu söylemem gerekiyor. Seslendirmeler orijinal sanatçılar tarafından yapılıyor ama hepsi birer ölü gibi konuşuyor. Yani, oyunda herhangi bir enerji yok. Geriye kalan sesler ve ses efektleri de ortalama altında. Müzikler ise tam bir hayal kırıklığı oldu benim için.

Demek istediğim şudur ki The Walking Dead Onslaught, iyi yönlerine rağmen ne yazık ki ortalama altı seviyede kalabilen bir video oyunu. Bu kadar kaliteli emeğe rağmen hikayenin hem çok kısa, hem çok sıkıcı, hem de çok kötü olması bu oyunda karşılaşabileceğiniz ilk hayal kırıklığı olacaktır. Ardından da sunumun başarısızlığı ve temel oynanıştaki denge problemleri de bu oyunun zevkini alıp, götürecektir. Tabii bu demek değil ki oyunda hiç iyi nokta yer almıyor. Mesela, en başta sunulan ulaşılabilirlik ayarları bile benim için en büyük olumlu noktalardan bir tanesi.

The Walking Dead Onslaught oyunundaki menzilli silahları kullanmanın zevki ve onları yükseltmenin verdiği haz da ayrı tabii ki. Bunun üzerine yakın menzilli silahlar da zombilerin kafalarını, kollarını ve diğer parçalarını bol kanla koparabiliyor olmanız da bence tatmin edici. Yine de bu oyun, sanal gerçekçilik için piyasaya sürülmüş olan başarısız yapıtlardan bir tanesi. Piyasada oynayabileceğiniz sanal gerçekçilik ve zombi temelli çok daha iyi oyunlar bulunuyor. Bunlar da Arizona Sunshine ve The Walking Dead: Saints & Sinners. Bu oyun yerine adını saydığım diğer iki yapıta yönelmelisiniz.

The Walking Dead Onslaught
The Walking Dead Onslaught
The Walking Dead Onslaught, ne yazık ki sanal gerçekçilik teknolojisi için ortalamanın altında kalan bir oyun. Bu oyuna zaman harcamak yerine Arizona Sunshine ve The Walking Dead: Saints & Sinners yapıtlarına yönelebilirsiniz ve çok daha eğlenceli bir deneyim yaşayabilirsiniz. Bu oyun, arkasındaki imkana rağmen hikayeye ve oynanışa pek önem vermiyor. Bunun sonucunda da çok sıkıcı ve eğlence elde edemediğimiz bir deneyim ortaya çıkıyor.
Olumlu
Zombileri yakın dövüş silahları ile öldürmek eğlenceli.
İkonik karakterlerin oyunda yer alması.
Performans konusunda neredeyse hiç sıkıntı yok.
PC için kısmen uygun bir fiyatı var.
Olumsuz
Silahlarda herhangi bir dengeleme yok.
Hikaye çok kısa ve oldukça sıkıcı.
İçeriklerin tamamı kendisini tekrar ediyor.
Karakter modelleri inanılmaz başarısız.
3.6