Son zamanlarda Six Days in Fallujah ve Trepang2 adında iki farklı birinci şahıs nişancılık oyunu oynadım. Buradaki “iki farklı” ifadesi sadece isim olarak değil, oyun yapısı olarak da doğru bir açıklama olacaktır. Bunun en büyük nedeni, iki oyununda aynı türde olmasına rağmen konsept olarak birbirilerine 180 derece zıt olmalarıydı. Six Days in Fallujah, gerçek bir nişancılık ve savaş simülasyonu sunmaya çalışırken Trepang2 ise tamamıyla gerçek dışı bir nişancılık deneyimini oyunculara sunuyor. Bu iki konseptinde sevenleri bulunuyor. Ben ise Trepang2 oyununun temsil ettiği türe daha yakın olan tarafta yer alıyorum.

Oynadığım oyunları, daha önce oynadığım diğer oyunlara benzetme gibi bir alışkanlığım var. Trepang2 oyununu oynarken de hemen bu alışkanlığım devreye girdi ve eşleştirme yapmaya başladım. Bu eşleştirmede epeyi zorlandığımı söyleyebilirim ama en sonunda Trepang2 oyununu, Doom Eternal ve F.E.A.R yapımlarının karışımına benzediğine karar verdim. Oyun, savaşların hızı ve karmaşıklığı olarak Doom Eternal oyununa; savaşlardaki yavaşlama mekaniği, ortamların renk tonu, düşman ve silah yapısı olarak da F.E.A.R oyununa benziyor. Oyunun F.E.A.R yapımına benzeyen diğer bir yanının, sahip olduğu korku teması olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bu yüzden oyunu oynarken rahat bir ortam beklentiniz olmasın.

Oyunda 106 adında bir karakteri yönetiyoruz ve karakterimiz Horizon adında bir şirket tarafından çok uzun zamandır kilit altında tutuluyormuş. Oyunun başında 106, Task Force 27 adı verilen başka bir birlik tarafından, kilit altında tutulduğu yerden kurtarılıyor ve Task Force 27’nin gizli karargâhına getiriliyor. Karargaha geldikten sonra Task Force 27 birliği ile güçlerimizi birleştirip, Horizon şirketinin kökünü kazımaya başlıyoruz. Hikâye hakkında daha fazla bilgi istiyorsanız, oyunu oynarken etrafı biraz kurcalamanız gerekiyor. Bunun dışında vereceğim son tüyo ise deneysel yaratıklarla uğraşmaya hazır olun olacak. Hikâyeyi anlattığımıza göre artık intikam almaya başlayabiliriz.

Oyuna hapishaneden kaçırılma sahnesi ile başladığımızı söylemiştim ama Task Force 27 sadece hücremizin kapısını açıyor ve elimize silah alana kadar yollumuzu biraz temizliyor. Bundan sonrası tamamıyla 106 karakterinin yeteneklerine kalıyor. Düşmanları öldürüp, bölüm sonu canavarımızı yenip çatıya çıkmamız gerekiyor. Çatıya çıktıktan sonra helikoptere atlayıp, pilotumuz Raven ile karargâhın yollunu tutuyoruz. Karargâha geldiğimizde Task Force 27 direktörü ile ufak bir sohbetimiz oluyor. Karargâhta silahlarınızı özelleştirebiliyor, üniformanızı değiştirebiliyor ve Task Force 27 tarafından verilen görevlerin brifingini alabiliyorsunuz.  Oyun yapısı genel olarak hapishaneden kaçış aşamasında olduğu gibi ilerliyor; görev ve oyun hakkında bazı bilgileri öğren, karşına çıkan düşmanları yen, bölümün sonundaki büyük abiyi indir ve bir sonraki bölüme geç. 

Trepang2, yavaşlatılmış şekilde havada uçuşan mermi mekaniklerini bize hatırlatıyor

Oyun içi mekaniklerini anlatmaya en dikkat çekici olandan başlamak istiyorum: Zamanı yavaşlatma! Oyunu oynadıkça bütün oyunun kurgusunun bu özellik üzerine kurulmuş olduğunu hemen anlayacaksınız. Bunu oyunu kötü yönde eleştirmek için değil, oyunu övmek için özellikle belirtmek istedim. Oyunu oynarken en keyif aldığım anlar kesinlikle zamanın yavaşladığı anlar oldu. Bu özellik sayesinde düşmanlarınıza stratejik olarak çok büyük üstünlük kuruyorsunuz. 106 zamanı yavaşlattığı zaman, düşmanlarınız neredeyse duruyor ama 106 karakterinin hareket hızı ise neredeyse normal zamana göre aynı kalıyor. Bu durum rahat rahat nişan almanıza, aynı anda birden fazla düşmana hasar vermenize çok büyük kolaylık sağlıyor.

Oyunda, zamanı yavaşlatmanın yanında 106 karakterini görünmez yapan bir özellikte bulunuyor. Bu özellikte göz gözü görmediği durumlarda biraz nefes almak için çok işe yarıyor. Bunun yanında düşmanları gizlice ve sessizce arkalarından öldürmek içinde kullanışlı bir özellik. Oyundaki bu iki özelliği de istediğiniz zaman kullanamıyorsunuz. Bu özellikleri kullanmak için özellik barınızın dolması gerekiyor. Barınız dolduğu zaman, bar bitene kadar özelliklerinizi istediğiniz gibi kullanabiliyorsunuz. Her iki özellik içinde ayrı ayrı barınız bulunuyor. Bu yüzden barı hangi özellik için kullanmam gerekiyor, ekonomisini de yapmanıza gerek kalmıyor.

Oyunu, Doom Eternal oyununa benzettiğimi söylemiştim. Bunun en büyük nedeni hızlı aksiyon yapısı ve düşmanlarınızla belirli bir alanda savaşıyor olmanızdı. Trepang2, aksiyon hızı olarak Doom Eternal oyunundan bir seviye daha yavaş ve alan olarak da daha dar bir savaş alanı sunuyor. Oyunun alanının küçük olması bir dezavantaj gibi görünüyor olabilir ama bu durumun oyuncuyu daha fazla aksiyona girmeyi zorladığını söyleyebilirim. Oyunda kolaydan, öfke seviyesine kadar 6 farklı zorluk seviyesi bulunuyor ve her bölüme başlamadan önce hangi zorluk seviyesinde oyunu oynamak istediğinizi seçebiliyorsunuz. Bana göre oyundan maksimum zevki almak istiyorsanız, asgari olarak zor zorluk seviyesinde oynamanız gerekiyor.

Oyunda çok geniş bir silah seçeneğiniz bulunmuyor ama var olan silahlarda sizi iki üç seçenek arasında sıkışmışsınız gibi hissettirmiyor. Silahlarınıza takacağınız susturucu, lazer gösterici, keskin nişancı dürbünü gibi özelliklerle kişiselleştirebiliyorsunuz. Bu kişiselleştirme için oyun içinde bulunan geliştirme çantalarını bulmanız gerekiyor. Bu yönüyle azda olsa oyunda aksiyon dışında bir araştırma görevinizde bulunuyor. Silahlar gibi üniformalarınızı da istediğiniz gibi kişiselleştirebiliyorsunuz. Üniforma konusunda çeşitlilik ise silah çeşitliliğinden farklı olarak oyunda bol miktarda bulunuyor. Bu kişiselleştirmelerin hepsini, oyun içinde bulunan kişiselleştirme masaları veya dolaplar aracılığı ile yapabiliyorsunuz.

Eskileri yâd etmek

Oyun için en önemli özelliğin, zamanı yavaşlatma olduğundan oyunu anlatmaya başladığım ilk saniyelerde bahsetmiştim. Oyunda zamanı yavaşlatmayı kullandığınız anda, sizi eğlenceli bir zaman diliminin yanında harika bir görsel şölende bekliyor. Zamanın yavaşladığı anlarda oyunun grafikleri sizi kendisine hayran bıraktırıyor. Bu sekansların dışında ise oyunun grafikleri, yine çok iyi işler çıkarıyor. Çevrenin parçalanması, parçaların havada uçuşması, yaralanma sahneleri, uzuvların havalarda uçuşmaları, kısacası oyunda grafik anlamında birçok detay ve ince işçilik bulunuyor. Buna ek olarak bazı grafik kaplamaları ise oyunun genel başarısına yakışmıyor ama bu konu oyuncuyu rahatsız edecek düzeyde değil.

Ne zaman yavaşlatma mekaniğiymiş diyeceksiniz ama yine seslerin zaman yavaşlama mekaniği ile daha çok ön plana çıktığını söylemem gerekiyor. Zamanı yavaşlattığınız anda, silahlardan çıkan ses, etrafın kırılıp dökülmesi, düşmanların yaralanması gibi bir çok detay ses çok iyi bir şekilde oluşturulmuş. Bunlara ek olarak yine normal zamanda arkadaki fon müzikleri, konuşmalar oyuna güzellik katması için eklenmiş başarılı ses tasarımlarını oluşturuyor. Sesler dışında kontroller kullanıcı dostu ve her oyuncuya hitap edebilecek seviyede basit olarak tasarlanmış. 

Oyunu belki de eleştirebileceğim en önemli nokta, oyunda bulunan bazı yazılımsal hataların bulunması olacak. Örnek, yerde yatan cesetlerin üzerinden geçtiğiniz zaman ceset plastik poşet gibi ayağınıza takılıyor ve sizle bir süre geliyor. Bu durumu, oyunun genel kalitesine hiç yakıştıramadım. Oyunun süresinin kısa olması ve bölüm sonundaki abilerin yapay zekâ olarak vasatı aşamaması oyunun diğer negatif yanlarını oluşturuyor. Son olarak oyunda bulunan iki önemli özellikten biri olan zamanı yavaşlatma özelliğimiz, oyunun merkezine otururken görünmezlik özelliği ise çok sönük kalmış. Bu özelliği, oyunu oynarken bir süre sonra kullanmayı bile unuttuğumu söyleyebilirim. Bu özellikte daha kullanışlı olacak şekilde oyuna yedirilebilseymiş, Trepang2 çok daha başarılı bir oyun haline gelebilirmiş.

Son söz olarak Trepang2, F.E.A.R, oyununda bulunan zamanı yavaşlatma mekaniğini, günümüz oyunlarından Doom Eternal oyununun hızlı mekanikleri ile birleştiren güzel bir yapım olmuş. Oyunu oynarken bir bölüm daha oynayıp, kapatacağım diyerek oyunla uzun süreler geçirdim. Bu durumu yaşadığım oyunların sayısının çok az olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim ama oyunun herkeste bu etkiyi yaratıp yaratamayacağına da çok emin değilim. Bu yüzden türü sevenlerin oyuna verdiğim puana, 1 veya 2 puan ekleyerek değerlendirmesi daha doğru olacaktır. Benim oyuna verdiğim puanın ise bütün oyun severler için ortalama bir puan olduğunu altını çizerek belirtmek isterim.

Trepang2
Olumlu
Zaman yavaşlatma özelliği.
Harika savaş mekanikleri.
Zamanın yavaşladığı anlardaki grafik ve ses kalitesi.
Oyunun başından sonuna kadar soluksuz aksiyon.
Olumsuz
Oyun içindeki bazı hatalar can sıkıcı olabiliyor.
Silah çeşitliliğinin az olması.
Bölüm sonu dövüşlerindeki yapay zekanın vasat olması.
7

Etiketler: