Unholy içerisinde oyuncular iki dünya arasında gezinerek, karakterimizin oğlunun ruhunu kurtarmak için ipuçlarını bulmaya çalışıyoruz. Bu dünyalar, korku oyunlarında artık klasik olan Sovyet sonrası Doğu Avrupa kasabası ve acımasız bir rahipler kastı tarafından yönetilen oyunun karanlık, grotesk ve orijinal alanlarından oluşuyor. Her dünyanın geçilmesi gereken kendi bulmacaları da var.
Oynanış, bazı küçük keşiflerle birlikte oldukça astarlı bir yapıya sahip. Oyunda kesinlikle kaybolmayacaksınız ama benim gibi biriyseniz, belirli bölümlerde kafanız çok karışacak. Bu bölümlerde genellikle çevresel bulmacaların yanı sıra başa çıkmanız gereken düşmanlar da var. Saldırıya uğradığımda karakterimin daha yavaş yürüdüğünü fark ettim. Yani, bazen bulmacayı çözüp, kaçmaya çalışmak yerine düşmanların beni öldürmesine izin vermek daha iyiydi. Bu da bir video oyunu için kurulabilecek pek de olumlu bir cümle değil bence.
Savunmasız değilsiniz, Unholy içerisinde birkaç farklı cephane türüne sahip bir sapan alacaksınız. Cephane ile ilgili güzel bir şey de duygulara dayalı olması. Bu özellikle duyguların daha büyük etkilere sahip olduğu cehennem gibi oyunun aynı isimli dünyasında etkili. Yine de bu mekaniğin sadece cephane için kullanılmasını utanç verici buluyorum. Yaygın cephane türü, jeneratörlere güç verecek ve varilleri patlatmak için kullanılacak olan Şok. Bir diğeri ise düşmanları uzaklaştırmaya yardımcı olacak Arzu. Bu bana çok yardımcı oldu. Sadece, duygu mekaniği çok sığ kalmış.
Unholy ayrıca düşmanlardan saklanmanıza da izin veriyor ama bu yöntemi anlamsız buldum; saklansanız bile sizi bir şekilde bulup, yanınızda bekliyorlar. Yani, hiç bitmeyen bir çıkmaza giriyorsunuz. Benim oyunum sırasında daha etkili bir taktik, düşmanları varillerle öldürmekti. Sapanımı kullanmayı denedim ama bu aslında hiçbirini öldürmedi. Hatalı bir deneyim.
Unholy oyununun dünyalarını keşfederken hatıralar bulacaksınız ve bunları bulduğunuzda bir beceri puanı elde edeceksiniz. Becerilerin kilidini açabileceğiniz heykeller var ama dürüst olmak gerekirse onları o kadar da harika bulmadım. Bu becerilerden bazıları kayma, ek cephane alanı ve Hüzün adı verilen cephane türlerinden biri için daha geniş bir yarıçap.
Maskeler ise Unholy içerisinde ilerlemek için ihtiyaç duyacağınız başka bir öğe. Yine de bunlar hikaye ile ilgili, bu yüzden onları kaçırma konusunda endişelenmenize gerek yok. Topladığım maskelerden biri kesinlikle diğerinden daha kullanışlıydı. Bunun adı The Sister ve zehirli gazın içinden geçmemi sağlıyordu. The Servant ise nesneleri görmenizi sağlıyor ama oyundaki her şey zaten parladığı için onu o kadar kullanışlı bulmadım.
Ne yazık ki Unholy, çeşitli görsel sorunlardan da mustarip. Size ortamların oldukça iyi göründüğünü söylesem de her şey bu kadar basit değil. Karakter modelleri çok detaylı değil ve pürüzsüz, neredeyse kil gibi bir görünüme sahip. Yüz animasyonları cansız ve sadece bir cümleyi bitirirken göz kırpıyor gibi görünüyorlar. Bu bir stil seçimi olsa da dudak senkronizasyonunun çoğu zaman kapalı olması aynı mazerete sahip olamaz. Sinematikler ise zaman zaman bulanık. Aksi takdirde, dokuların sahneye işlenmesi birkaç dakika alıyor ama en büyük ve en göze batan endişe kare hızları.
Unholy oyununun PlayStation 5 üzerindeki performansı üzücü. Oyundaki sürekli FPS düşüşleri ve takılmalar şaşırtıcı ve görmezden gelinmesi imkansız. Çoğu zaman oyunu oynamayı zorlaştırdı benim için. Özellikle de maske takarken. Bu önemli bir oyun özelliği olmasına rağmen, maskeler sorunu ısrarla daha da kötüleştirdi. Nihayetinde maske oyunu bulanık bir angarya haline geldi. Maske takmanın görsel etkisi de çok fazla doygun renkte ve bu da gezinmenin zorluğunu artırıyor.
Çok fazla çökme ve kötü optimizasyon nedeniyle oyunu bitiremedim açıkçası. Çok uzun bir deneyim olmasına rağmen yarıda bıraktım; yorucu bir yolculuk olmasına rağmen sekizinci bölüme ulaştım. Unholy oyununun hikayesi çok karmaşık değil ve anlaşılması da kolay. Bulduğunuz notlar ise aynı anlamsız şeyleri tekrarlama eğiliminde ki bu çok büyük bir hayal kırıklığı.
Cephanenizin duygular olması konseptini sevdim ama daha önce de söylediğim üzere keşke oyunun genelinde daha büyük bir rol oynasalardı. Örneğin, yaratıkların ruh hallerini etkilemek veya çevrede kullanmak için elemental etkilere sahip olmak gibi… Duyguların genel olarak daha büyük bir rol oynamamasına gerçekten şaşırdım,; oyunun kendisi duyguların dünyayı çarpıtabileceğini/değiştirebileceğini söylüyor lore cephesinde ama bunu oyunda görmüyoruz.