WarioWare: Move It!, en ilginç olduğu zamanlarda tartışmasız türünün en iyi deneyimlerinden birini sunuyor. Nintendo şirketinin diğer parti oyunlarının çoğu daha geleneksel bir kalıba uyarken, bu yapıt daha garip bir yöne gitmekten asla çekinmiyor. Çoğu zaman, bu aslında oyunun yararına oluyor ama aynı zamanda da serinin kendi iyiliği için biraz fazla tuhaflaşıyor.
WarioWare: Move It! oyununa bakıp, “Çok uzun zaman önce Nintendo Switch platformunda bir başka WarioWare oyunu çıkmamış mıydı?” diye sorabilir. Doğru, o 2021 senesinin WarioWare: Get It Together! isimli yapıtıydı, biz de incelemiştik. O oyun daha çok serinin akılda kalıcı mini oyun yapma tutkusuna dayanan geleneksel bir parti deneyimi idi. WarioWare: Move It! ise buna kıyasla çok daha değişik. Bu son oyun tamamen hareket kontrolleriyle oynanıyor ve WarioWare: Smooth Moves yapıtına çok daha yakın bir şekilde tasarlanmış olarak sunuluyor.
WarioWare: Move It! aslında kağıt üzerinde fena bir fikir de değil. Böyle bir oyunda hikayeyi önemseyenler için hikaye, Wario’nun bir gün her zamanki gibi birkaç düzine sarımsaklı hamburger siparişi vermesi, kendisi ve tüm WarioWare Inc. ekibi için tropik bir adaya seyahat kazanması. Tatil ortamı, Wario ve yardımcı oyuncu kadrosunun her birinin belirli bir Joy-Con pozundan sonra temalı bir avuç oyun aldığı yeni bir dizi mini oyun için basit bir zemin görevi görüyor.
WarioWare: Move It! oyununun diğer ana teması da aslında bu. Mevzu sadece oyuncuların hareket kontrollerini kullanması değil. Oyuncuların, Joy-Con isimli bu kontrol cihazlarını belirli bir şekilde tutmaları gerekiyor. Bunlara formlar deniyor. Bu duruşlardan bazıları At Attention veya Tug-of-War duruşları gibi basit ve diğerleri neredeyse tamamen komedi için var gibi hissettiriyor. Mesela, Ba-KAW isimli tavuk pozunu açıklamak için aklıma komediden başka bir yol gelmiyor.
WarioWare: Move It! ile temeli pozlar oluşturuyor
WarioWare: Move It! oyununda her seferinde bir form kullanmak yeterli olabilir ama her bölüm bu pozlardan iki ila üçünü kullanıyor ve oyuncuların bir anda ileri geri geçiş yapmasını gerektiriyor. İşte bu noktada işler kaotik bir hal alıyor ve çoğu zaman bu iyi bir şekilde sonuçlanmıyor. Birkaç oyun seansının sonunda, her şeyden çok hayal kırıklığına uğramış hissettim. Basit ve anlaşılır bazı mini oyunlar var ancak kolay aktivitelerin kafa karıştırıcı olanlara oranı önceki WarioWare serisi oyunlarına göre çok daha düşük.
Bu, WarioWare: Move It! oyununun hikaye modunda bazı can sıkıcı anlara yol açıyor ama neyse ki Game Over ekranından kaçınmanın bir yolu vardı. Bu, neredeyse her zaman oyuncuyu doğal olmayan bir açıyla uzatmak için tasarlanmış olan ikinci bir şans pozu vermek. Bu, oyunun bazı tuhaflıklarını hafifletmeye yardımcı olmak ve gülmek için iyi bir düşünceydi bence.
Bu video oyununun hızı o kadar çılgınca olabiliyordu ki bazen Joy-Con, hareketleri tanımıyor bile. Bu da eğlencenin büyük bir kısmının odadan çekilmesine yol açıyor. Bu durum özellikle bilekleri kullanmayı gerektiren formlar için geçerliydi. Burada oyunun hikaye modunun bilekler olmadan tamamen oynanabilir olmadığını belirtmek gerekir; bazı pozlar oyuncuların Joy-kontrolcülerini bırakmalarını gerektiriyor. Oyunun bu pozlarda kontrolcülerin hareketlerini kaydetmediği bazı durumlar vardı. Bunlar, can sıkıntısını arttırmaktan başka oyuna pek bir şey katmadılar.
Bilek ile oyunu oynamakla ilgili sorunlarla ilgili ana şikayetleri bir kenara bırakırsak, bunun WarioWare: Move It! oyununun diğer büyük sorununa yol açmaya yardımcı olduğunu belirtmek gerekir. Oyuncuların çalışmak için geniş bir alana ihtiyacı var; makul büyüklükteki bir aile odasında oynarken bile partilerimiz hızla kazara dirseklere ve tavan vantilatörüyle çarpışmalara dönüşebilir. Normal şartlar altında, mekânsal farkındalıkla çalışmak biraz daha kolay ama oyun hiperaktif bir hızda çalıştığı için bazı kazalara yol açabiliyor.
Tüm parti oyunu severlere hitap etmeyebilir
Tüm bunlarla birlikte, parti modunun çok eğlenceli olabileceğini belirtmek gerekir. Oyuncular, her biri WarioWare: Move It! yapıtının mini oyunlarını farklı şekillerde entegre eden, masa oyunu benzeri Galactic Conquest ve ev kurallarıyla dolu Listen to the Doctor gibi farklı parti modu oyunları arasından seçim yapabiliyor. Hikaye modundan çok daha baskısız bir ortam gibi hissettiriyor bu ve bazı eğlenceli ve arkadaşça oturumlarla sonuçlanabiliyor.
WarioWare: Move It! oyununun potansiyelini her şeyden çok ortaya koyduğu yer parti modu ve kendimi ileride bu modun mini oyunlarına geri dönerken rahatlıkla görebiliyorum. Daha da iyisi, parti modu içerisindeki mini oyunların en fazla dört oyuncu için tasarlanmış olması. Oyun kesinlikle ne kadar çok oyuncu olursa, o kadar iyi demiyor.
Bu durum özellikle Go the Distance gibi oyuncuları mini oyun karşılaşmalarında rastgele eşleştiren bir oyun için geçerli. İki kişiyle eğlenmek tamamen mümkün olsa da, dört kişiyle keyif birkaç kademe artıyor. WarioWare: Move It! oyununun raflarınızda yerini alıp, almayacağı bence hareket kontrollerini ne kadar sevdiğinize bağlı olacak.
Daha geleneksel, düğme tabanlı bir deneyim arayanlar WarioWare: Get It Together! ile devam etmek isteyeceklerdir. Bir parti ortamında Joy-Con isimli bu kontrol cihazının yeteneklerinden yararlanan daha fiziksel bir aktivitenin tadını çıkarmak isteyenler WarioWare: Move It! oyununa daha fazla yönelmek isteyeceklerdir. Hikaye modunun tekdüze yapısı ve çılgın hayal kırıklıkları birkaç oyuncuyu uzaklaştırabilir, ancak parti modu nadiren aynı olumsuz duyguları yaşatıyor.