Eğer böyle bir video oyununun incelemesini okumaya karar verdiyseniz, geçmişte muhtemelen Planet Zoo veya benzeri oyunlar oynamışsınızdır. O oyunun adını özel olarak geçiriyorum; Zoo Simulator yapıtını anlatmanın en kolay yollarından birine kapı açıyor. Bugün inceleyeceğim bu ürün, klasik “eurojank” yapısını alıyor ve sizi Planet Zoo içerisindeki çalışanlardan biri haline getiriyor. Yani, o oyunda tepeden baktığınız hayvanat bahçesine bu sefer birinci şahıs açısından giriş yapıyorsunuz ama kalite o kadar da yüksek değil. Eurojank olayı da bu noktada devreye giriyor.
Eğer herhangi bir hayvanat bahçesi yönetimi oyunu oynadıysanız, mutlaka bu oyunda yapacağınız aksiyonların çoğunu biliyorsunuz demektir. Mesela, yeni hayvanlar almak ve onları yaşam alanlarına götürmek; o hayvanlar için yeni oyuncaklar almak ve yemek/su ihtiyaçlarını gidermek filan… Strateji ve yönetim oyunlarında tüm bunlarını menüler aracılığı ile yapardınız. Zoo Simulator içerisinde ise gerçekten hayvanın yaşam alanına giriyorsunuz ve yemeği, suyu, oyuncakları filan birinci elden yeniliyorsunuz. Oyun aslında birçok açıdan Planet Zoo ile inanılmaz bir benzerliğe sahip.
Zoo Simulator içerisinde de farklı hayvan tipleri var ve her hayvanın kendi türüne ait özellikleri var. Mesela, bazı hayvanlar oyun oynamayı çok seviyor. Onlar için oyuncaklar daha önemli oluyor. Bazı hayvanlar yalnız kalmayı seviyor ki onların yaşam alanlarına diğer hayvanları doldurmak hiç de akıllıca olmuyor, özellikle de yalnız kalmak isteyen hayvan aynı zamanda agresif bir yapıya sahipse. Ayrıca hayvanların yaşam alanında ne kadar su veya başka elementler olması gerektiği, sıcaklığın filan hangi derecede olması gerektiği de oyun tarafından size veriliyor.
Kağıt üzerinde tüm bu anlattıklarım, “Planet Zoo ama birinci şahıs bakış açısından oynuyoruz” gibi hissettirebilir ama Zoo Simulator, o oyuna yaklaşamaz bile. Bunun en büyük sebebi oyunda herhangi bir özgürlüğün ve kreatifliğin olmaması. Her şey önceden belirlenmiş bir şekilde ilerliyor ve siz kendinize ait bir hayvanat bahçesi yapamıyorsunuz bile. Daha çok, birisi sizin için önceden her şeyi yapmış oluyor, siz sadece tamir ve hayvan bakımı gibi işlerle uğraşıyorsunuz. Bu da oyunun ismi gibi pek hayvanat bahçesi simülatörü gibi hissettirmiyor.
Zoo Simulator, bu satırları yazdığım sırada Steam üzerinde 20 USD ve bu fiyatın karşılığında elde edebileceğiniz benzersiz oynanış saati 8 filan. Oyun tabii ki çok daha uzun sürelerde oynanabilir ama 6-8 saat sonra artık her şey ciddi anlamda kendisini tekrar ediyor ve oyunu oynamak için bir sebebiniz kalmıyor. Zaten oyunun zayıf içeriğini geçtim, anlık ve dakikalık oynanış döngüsü de herhangi bir eğlence sunmuyor ve bu döngülerin kendisi de tamamen kendisini tekrar etmekten öteye geçemiyor. Geliştirici ekip sanki oynanış döngüsüne en ufak bir emek harcamamış.
Bir diğer yandan Zoo Simulator oyununun öğretici bölümü inanılmaz uzun sürüyor ve bu süre boyunca öğretici elementler dışında herhangi bir şey yapmanıza da izin verilmiyor ki eğer oyunun mantığını ilk birkaç dakikada kavrayacak olursanız, geriye kalan süre gerçekten acı içinde geçiyor. Aynı zamanda, hayvanat bahçesindeki insanlar ve hayvanlar, birbirleriyle veya çevredeki elementlerle hiçbir şekilde etkileşime geçmiyor. Bu da “yönettiğiniz” hayvanat bahçesini ölü hissettiriyor, yaptıklarınızdan yavaş yavaş zevk almamaya başlıyorsunuz.
Ayrıca, Zoo Simulator ile sunulan deneyimin konsept olarak Planet Zoo oyunundan direkt olarak kopyalanmış olduğunu da hissediyorum. Yani, burada geliştirici ekibin orijinal olarak eklediği tek bir fikir var, o da “eurojank” elementleri. Başka bir şey değil. Bunun haricinde, oyunda çok fazla hata da bulunuyor. Bu hatalar ufak tefek ama yine de rahatsız ediyor. Duruma göre zaman zaman çökme sıkıntıları da yaşanıyor. Ben bu oyuna 10 saat civarı harcadım ve bu süre boyunca toplamda 5 kere oyun çöktü, kayıt edilmemiş ilerlemelerim de doğal olarak silindi.
Zoo Simulator oyununu ayrıca NVIDIA GeForce RTX 4080 olan bir dizüstü bilgisayarda deneyimledim ve grafiklerin şahane olmaması ile birlikte hem ekran kartı, hem de işlemci bu oyunu çalıştırmak için gerçekten kendisini zorluyordu. Bu da oyunun optimizasyonunun pek sağlıklı olmadığını gösteriyor. Diğer incelemelere baktığım zaman benzer donanımlara sahip oyuncuların da aynı sıkıntıyı çektiğini görebiliyorum. Ben bu incelemeyi yazdığım sürede oyuna sadece 1 adet güncelleme geldi ve o da sadece 6 adet hatayı düzeltti; hiçbiri benim yaşadıklarım değildi.
Bu tarz “eurojank” oyunları seviyorsanız bile Zoo Simulator ile sunulan deneyim, istediği fiyata kıyasla pek uygun değil. Yani, eğer kendisini %50 gibi bir indirim ile bulursanız tabii ki alın, bir deneyin ama sadece hayvanat bahçesi deneyimi yaşamak istiyorsanız, Planet Zoo halihazırda hem modern, hem de kusursuza yakın olan bir deneyim. Piyasada öyle derin, özenli ve kaliteli bir oyun varken, bu tip oyunlara bakmanın bir anlamı yok bence.
Sunum elementlerine gelecek olursak, görselliğin laf arasında güzel olmadığını zaten söylemiştim. Performansın da başarısız olduğuna değinmiştim. Geriye sadece sesler ve müzikler kalıyor; tahmin edersiniz ki o kategoride de başarılı olan bir şey yok. Müzikler tatsız ve kendilerini çok tekrar ediyorlar; dinlemeye değer değiller. Seslendirme adına pek bir şey yok, olanlar da başarısız. Ses efektleri de uzun vadede kulak tırmalamaya başlayan cinsten.
Zoo Simulator ile sunulan konseptin ilgi çekici olduğunu söylemem gerekiyor. Hatta bu tip “eurojank” tarzı simülasyon oyunlarından başka bir şey geliştirmeyen bir ekip için elmas niteliğinde bile olabilirdi ama diğer oyunlarına verdikleri minimum emek ile geliştirilmiş ve var olan potansiyeli kumun altına gömülmüş. Yoksa, Planet Zoo gibi bir oyuna tepeden değil de birinci şahıs açısından bakıp, hayvanat bahçesini o şekilde yönetmek bence kaliteli yapılsa, şahane bir deneyim olabilir.
Ne yazık ki o kalite, bu video oyununda yok ve Zoo Simulator isimli bu oyunu da sadece “eurojank” tarzını seven oyunculara, %50 gibi büyük bir indirim döneminde önerebilirim. Eğer canınız hayvanat bahçesi temalı bir oyun istiyorsa Planet Zoo veya benzeri olan diğer deneyimlere bakın. İncelediğim bu oyunun herhangi bir oyuncuyu şu anda tatmin etmesi, özellikle de bu fiyat etiketi ile pek mümkün görünmüyor. Bu yüzden de kendisini öneremiyorum sizlere.